Dilan sayesinde 150 genç okuyor

DİYARBAKIR'ın Eğil İlçesi Balaban Köyü'nde babasının terk ettiği anne ve 4 kardeşiyle dedesin yanında yaşayan 14 yaşındaki Dilan Tekin'in, Eğil Kaymakamı Memduh Tura'ya yazdığı mektup, okuyanları ağlatırken, 50'si kız 150 öğrenciyi liseli yaptı.

Tekin'in yazdığı mektubu okuduktan sonra gözyaşlarını tutumayan kaymakam Tura, Türkiye'de bir ilk olan projeyi hayata geçirerek, köylerde liseye gitmeyen çocukları taşımalı sistemle ilçeye getirerek lise eğitimi almalarını sağladı.

Tura, “Dilan mektup yazmasaydı bu kızlar liseye gidemeyeceklerdi. Ya evlendirilecek ya da tarlada çalıştırılacaklardı” dedi. Okuyup hemşire olmak istediğini ailesinin buna imkanı olmadığını belirten Dilan Tekin, “Mektubu okumayacaklarını sanıyordum. Ama mektubum sayesinde benim de aralarında olduğum 150 öğrenci lise eğitimine başladı. Çok mutluyum” dedi.

Eğil İlçesi'ne 30 kilometre uzaklıkta bulunan Balaban Köyü'nde oturan Dilan Tekin'i babası 8 yıl önce annesi ve 4 kardeşini terk ederek köyden ayrıldı. Tekin, annesi ve kardeşleri ile dedesinin yanında kalırken bir yandan da Sarıcık Köyü İlköğretim Okulu'ndan mezun oldu. Okuyup hemşire olmak olmak isteyen Tekin, ailesinin ekonomik durumu elvermediği için büyük üzüntü yaşadı. Lise hayalini sürdüren Dilan Tekin, geçen yıl başlatılan ‘Devlete Mektup Kampanyası' kapsamında Eğil Kaymakamı Memduh Tura'ya duygu dolu mektup gönderdi. Mektubunda, çaresiz olduğunu anlatıp, ölmek istediğini bildiren Tekin, liseye gönderilmesi için yardım isteminde bulundu.

Eğil Kaymakamı Memduh Tura, Dilan Tekin'in kendisine yazdığı duygu dolu mektubu gözyaşları arasındaki okuduktan sonra ertesi gün köye giderek kendisini ve ailesini ziyaret etti. Tura, ardından rehber öğretmen Mustafa Temel'i görevlendirerek, köy ve mezralarda ilköğretimini tamamlayan öğrencilerin liseye gelmeleri için proje hazırlamasını istedi. Mustafa Temel, önce köy ve mezraları dolaşarak öğrencileri tespit ederek hazırlığı projeye Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Genel Müdürlüğü, destek sağladı. Hayata geçen projeyle, Eğil’in 24 köy, 24 mezrasından 50'si kız 150 ilköğretim okulu mezunu öğrenci Türkiye'de ilk uygulanan sistemle liseli yapılarak taşımalı sistemle okula kazandırıldı.

Taşımalı eğitim sistemi ile köy ve mezralardan evlerinin önüne gelen servislerle ilçeye gelen kızlar, proje sayesinde eğitimlerine devam ettiklerini söyledi. Kız öğrenciler, çok mutlu olduklarını anlatırken bu proje sayesinde köyde ev işleri ve tarlada çalışmak zorunda kalmaktan kurtulduklarını anlattı.

“KIZLARI LİSEYE GETİRMESEYDİK, EVLENDİRİRLERDİ”

Eğil Kaymakamı Memduh Tura, projeyi Dilan Tekin'in kendisine yazdığı mektuptan sonra uygulamaya karar verdiklerini söyledi. Tura, proje kapsamında 50'si kız olmak üzere 150 öğrenciyi liseye taşıdıklarını bildirirken, “Eğil Lisesi'nin mevcudu proje kapsamında 460'a çıktı. Hazırladığımız ve hayata geçen proje Türkiye'de ilk olma özelliğini taşıyor ve inşallah birçok yere de örnek olacaktır. Bu kızları okula getirmesek köyde ev işlerinde ve tarlada çalıştırılacaktardı. Bazı kızlar ise ‘Bizi okutun yoksa bizi zorla evlendirecekler' diyerek bizden yardım istedi. Yani bu kızları eğitimlerini devam etmelerini sağlamak ile genç yaşta evlendirmekten de kurtarmış olduk” diye konuştu.

“MEKTUBU OKUMAZLAR DİYE DÜŞÜNDÜM”

Kaymakam Memduh Tura'ya yazdığı mektupla kendisi hemde 150 öğrencinin liseye gitmesini sağlayan Dilan Tekin, bu satırların okunacağına inanmadığını belirtirken, “Maddi durumumuz iyi değil. Babam 8 yıl önce bizi terk etti. Annem ve 4 kardeşim ile yaşam mücadelesi veriyorum. Ama sonra Kaymakam'ın mektubumu okuduğunu ve gelip bizi ziyaret ettiğini görünce çok duygulandım. Eğer mektubum ile maddi imkanı olmayan ve köy ile mezralarda kalan arkadaşlarıma lise kapısını araladım ise ne mutlu bana. Herkese teşekür ediyorum. Okuyup hemşire olmak istiyorum” dedi.

Dilan Tekin'in Eğil Kaymakamı Memduh Tura'ya yazdığı mektup
Sayın Kaymakam'ım:
Benim en büyük hayalim okumaktır. Ondan sonra bir hastalığım var. Nefesim kesiliyor. Benim için her dakika bir ölümdür. Annem beni gelecek yıl okula göndermeyecek, çünkü durumumuz yetmiyor. Sizden bir umut bekliyorum. Bizim evimiz yok. Dedemlerde kalıyoruz. Okula gidecek başka yerimizde yok. Onun için bütün hayallerim yıkıldı. Biliyormusunuz, insanın hayali bir kez yıkılsa artık geri gelmez. Aynen bir evin yıkıldığı gibi geri gelmez. Bizim bir evimiz olsaydı bende annemde artık üzülmeseydik. Benim istediğim bir şey var. O da ölmek. Öyle üzülüyorumki, öyle sıkılıyorumki, şu karanlık dünyada benim tek çarem ölümdür. Kendimi öldürmek istiyorum ama annem hasta. Babamdan çoktandır ümidi kesmişim. Benim yazdığım her yazıyı yırtıp atmak istiyorum. Genelikle bütün yazdıklarımı atıyorum. Bütün üzüntülerimi bir kağıda yazıp yakıyorum. Benim en iyi dostum, kağıt, kalem ve yazıdır. Size başka bir şey daha söylemek istiyorum. Beni okutun. Sizin için ne yapabilirim. Lütfen bana siz yardım edin. Bizlere bu yazıyı yazın dediğiniz için çok mutluyum. Zaten dertlerimi sadece bu kağıda ve sizlere anlatıyorum. Beni okutun başkada bir şey istemem. Okuyup büyük bir hemşire olmak istiyorum. Bir gün büyüdüğümde inanınki benimde size bir yardımım olacaktır. Ben nefesim kesilip ölmezsem orada görüşürüz. Teşekür ederim.
Dilan Tekin. 8/A Sarıcak Köyü İlköğretim Okulu.