Diyarbakır'ın Dicle İlçesi Uğrak Köyü Gezik Tepesi'nde 16 Temmuz 1994 tarihinde terör örgütünün yaptığı katliamının 11. yıldönümü dolayısıyla anma töreni düzenlendi. Törende konuşan Dicle İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Hacı Özbek, "Yıllardır örgütün sözde lideri olanlar ve bu eli kanlı örgütü savunanlar, sizlerin kanı üzerinden ticaret yaparak ceplerini doldurdular" dedi.

16 Temmuz 1994'te Diyarbakır'ın Dicle İlçesi Uğrak Köyü Gezik Tepesi'ne patos yapmak için giden 7 vatandaş, terör örgütü PKK militanları tarafından katledilmişti. Terör örgütü tarafından öldürülen Mustafa Biçer (63), Ensari Dinç (38), Mahmut Kaya (35), Ramazan Biçer (31), Hüseyin Kaya (28), Ömer Dinç (16) ve Zahide Kaya (15) için Uğrak Köyü'nde tören düzenlendi.

Törene, Dicle Kaymakamı Ümit Cavuldak, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Hacı Özbek ile şehit yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Anma töreninde konuşan İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Hacı Özbek, "Eli kanlı terör örgütü, uzaktan patlatılan mayın ve bombalarla masum insanların canına kastetmekte, hain ve kalleşçe savunmasız insanlara zarar vermeye devam etmektedir. Halk için mücadele demek, masum vatandaşları hedef alan terörist saldırılar yapmak, onları katletmek değil, halkın emeğine, huzuruna ve değerlerine saygılı olmak demektir. Halen terörün bir kimlik taşımadığını, kimi zaman Kürtlüğü, dini ve devrimci söylemleri kullandığını, sonuçta hep kan ve gözyaşından başka bir şey elde edemediğini hepimiz görmekteyiz. Yıllardır örgütün sözde lideri olanlar ve bu eli kanlı örgütü savunanlar, sizlerin kanı üzerinden ticaret yaparak ceplerini doldurdu. Demokrasi ve insan haklarını savunduklarını iddia eden terör örgütü militanları ile uzantıları, en doğal insan hakkı olan yaşam hakkını hiçe saymakta ve masum insanları hedef almayı sürdürmektedir. Devlet ve milletimizin, eli kanlı çocuk katillerine vereceği cevap açıktır. Huzur ve güven için bir 20 yıl ve 40 bin can daha vermeye tahammülümüz yoktur" dedi.

"Şehitler Ölmez, Vatan Bölünmez", "Kahrolsun PKK", "Kürt Türk Kardeştir, PKK Kalleştir" sloganlarının atıldığı anma töreninde, katliam olayını yaşayan ve iki çocuğunu kaybeden Mehmet Kaya, saat 17.00 sıralarında patosu harmanlamak için Gezik Tepesi'ne gittiklerini anlatarak, "Saat 18.00 sıralarında bir anda üzerimize ateş açıldı ve sadece herkesin yere düştüğünü gördüm. Açılan ateş sonucunda ben de kolumdan yaralandığım için bayıldım ve daha sonra olanları görmedim" dedi. Açılan ateşten şans eresi kurtulan ve teröristler tarafından tarladan alınarak dağa çıkarılan Ahmet Biçer de, "16 Temmuz 1994'te tarlalarda harmanı patosa vururken, bilmediğimiz bir yerden bize ateş açıldı. Babam ve 3 kişi, olay yerinde hayatlarını kaybetti. Daha sonra bizimle birlikte 4 kişiyi alıp dağa çıkardılar. Hepimizi iki taşın arasında sıraya dizdikten sonra uzun namlulu silahlarla taradılar. Ben arkada olduğum için önde ölenler benim üzerime düştü ve ben altta kalmıştım. Kendime geldiğimde saat 21.00 sıralarıydı. Her tarafımdan kan geliyordu, ben de 3 kurşun darbesiyle yaralanmıştım. Teröristler, öldüğümü zannederek beni bırakıp kaçmışlardı. Tedavi olduktan sonra iki sene boyunca bu olayın şokunu atlatamadığım için Diyarbakır'a göç ettim" şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından ellerinde Türk Bayrakları ve sloganlar eşliğinde şehit mezarlığına yürüyen vatandaşlar, burada şehitler için dua etti.

Yayın Tarihi : 16 Temmuz 2005 Cumartesi 17:53:05

Güncelleme :23 Kasım 2005 Çarşamba 12:01:40