3
Mayıs
2024
Cuma
ANKARA

Aksu: 'Saldırılar endişe verici'

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu, İsrail'in Gazze'ye yönelik orantısız güç kullanımı şeklinde başlayan hava saldırılarının, kara harekatıyla birlikte yeni ve daha vahim bir boyut kazandığını belirterek, aldıkları haberlerin endişe verici boyutlarda olduğunu söyledi.

Aksu, yaptığı yazılı açıklamada, dün akşam saatlerinde İsrail tanklarının Gazze'ye girdiğini ve yaşanan insanlık dramını daha da derinleştirdiğini belirtti. ''İsrail'in orantısız güç kullanımı şeklinde başlayan hava saldırılarının, kara harekatıyla birlikte yeni ve daha vahim bir boyut kazandığını'' vurgulayan Aksu, ''aldıkları haberlerin endişe verici olduğunu'' bildirdi.

''Türkiye'nin bu konuda Filistin'in yerel siyasi dengeleri içinde nüfuz ve çıkar hesapları yapmadan tamamen insani saiklerle hareket ettiğini'' ifade eden Aksu, Filistin içinde ulusal uzlaşının sağlanamamış olmasının ve süren ihtilafların, sıkıntıyı daha da ağırlaştırdığını belirtti.

Aksu, şunları kaydetti:

''Başbakanımız, saldırılarla ilgili olarak en net tutumu takınan lider olmuştur. İsrail'in masum insanları ve sivilleri hedef alan saldırıları Sayın Başbakanımız tarafından net bir biçimde kınanmıştır. Bununla da yetinilmeyip, henüz bir hafta öncesinde Suriye ile yürütülen dolaylı görüşmeler sebebiyle görüştüğü İsrail Başbakanı Ehud Olmert'e, yaşatmış olduğu derin hayal kırıklığı için gerekli mesajı da vermiştir. Türkiye geçmişinden ve bugününden aldığı sorumlulukla bölgesel barışın sağlanması için gereken duyarlılığı ortaya koymuştur ve bundan sonra da koyacaktır. 1 Ocak itibariyle BMGK üyesi olan Türkiye, bölge ülkelerini çözüm için hareketlendirmek için inisiyatif alarak kısa zaman içinde Suriye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan'la görüşmeler gerçekleştirmiştir. Bu temaslarda vurgulanan mesajlar şunlardır: İsrail saldırılara derhal son vermelidir. Bir an önce ateşkes sağlanmalıdır. Ambargo kaldırılmalı, sınır kapıları açılmalıdır. Filistin içinde ulusal uzlaşı sağlanmalıdır.''

Abdulkadir Aksu, 'kara operasyonuyla ilgili olarak, özellikle AB'nin dönem başkanlığını üstlenen Çek Cumhuriyeti'nin sözcüsü Frantisek Poyuznik'in 'İsrail'in Gazze'ye girişi saldırı değil, savunma amaçlıdır' demesinin, itidal tavsiye etmek yerine, neredeyse saldırıları meşru göstermesinin akıllara durgunluk verdiğini'' kaydetti. Aksu, ''Hele hele NATO Genel Sekreteri Jaap De Hoop Scheffer'in 'İsrailin Gazze'ye yönelik orantısız güç kullandığına inanmıyorum' demesi hem kendisinin hem de NATO'nun inandırıcılığına gölge düşürmektedir'' ifadesini kullandı.

Aksu, açıklamasını şöyle sürdürdü:

''Bugün bölgede ve dünyada herkes biliyor ve kabul ediyor ki bir barış olacaksa bu Türkiye'nin de samimi gayret ve çabalarıyla olacaktır. Bu noktada sorunun tüm tarafları sağduyu ve sorumlulukla hareket etmelidir. İsrail'in saldırıları kabul edilemez. İsrail, sivillerin özellikle de kadın ve çocukların kurban oldukları bu saldırılarını ne bugün ne yarın kimseye izah edemez. Camilerin, üniversitelerin, evlerin bombalanmasını, Allah'ın evinde ibadet eden insanların, üniversitede eğitim gören gençlerin, annelerinin kucağında öldürülen çocukların acısını ve sancısını bir kenara bırakmak, hissetmemek, görmezden gelmek mümkün değildir. Nitekim, İsrail'in içinden ve İsrail dışında yaşayan Musevilerden de bu konuda sağduyulu sesler yükselmeye başlamıştır.''

Gazze'de yaşayan 1.5 milyon insanın 500'e yakınının öldüğünü, 3 bine yakınının yaralandığını, on binlercesinin evsiz ve hemen hemen hepsinin gıdasız, enerjisiz, aç, susuz kaldığını ifade eden Aksu, ''Zaten ablukadan dolayı perişan olan insanlar, bir de bombalar altında hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Gazze bir açık hava hapishanesiydi, şimdi harabeye, savaş zeminine döndürülüyor'' görüşünü dile getirdi. Bu insanlık dramına tüm dünyanın haklı tepkisini göstermek durumunda olduğunu belirten Aksu, hiçbir gerekçenin masum insanların öldürülmesini haklı çıkaramayacağını, insanlık vicdanında meşru gösterilemeyeceğini bildirdi.

İsrail'in güvenlik endişelerinin, daha büyük güvenlik sorunları üreterek giderilemeyeceğini ifade eden Aksu, ''Bu olaylar daha vahim gelişmeleri tetikleyerek bölgesel barışı daha da olumsuz etkileyebilir. Sonuçta olan masumlara olmaktadır. Bir Hamas yetkilisini öldürmek için ailesindeki 10'u çocuk 14 kişiyi öldürmeyi kim hangi sözle, hangi gerekçeyle, hangi amaçla izah edebilecektir? Bunun hukuki veya insani bir izahı olamaz. Uluslararası toplum bu acıların büyümesini ve yayılmasını önleyecek girişimleri yapmakta daha fazla geç kalmamalıdır. Başta BM, AB ve İKÖ olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlar barışın sağlanması, bu saldırıların sona ermesi ve ateşkesin sağlanması için acilen devreye girmelidir. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Tayyip Erdoğan, konu karşısında gösterdiği duyarlılıkla ve duruşla bu dramın sona ermesi konusunda en net adımları atmıştır, atmaya da devam edecektir. Filistin yalnızca Orta Doğu'nun değil, bütün dünyanın kanayan yarasıdır. Filistin meselesi sadece Filistinlilerin meselesi değildir. Bu mesele bölgesel ve küresel barışı etkileyen en hayati konuların başında gelmektedir. İsrail'in operasyonunu bir an önce durdurmasını, ateşkesin sağlanmasını, ambargoların kaldırılmasını ve diplomatik süreçlerin devreye sokulmasını istiyoruz. Barışı ve barış çabalarını destekliyor, tüm dünyanın gereken duyarlığı göstermesini diliyoruz'' şeklinde konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 4 Ocak 2009 Pazar 15:45:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?