Kılıçdaroğlu'na Diyojen benzetmesi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu 'Diyojen'e benzeterek, "Şimdi CHP bakıyorsunuz İstanbul'a ithal bir aday koymuş. İstanbul'da çamurlu sokak arıyor. Herhalde inşaat şantiyesinde dolaşıyor. Mercekle Romen Diyojen gibi dolaşılmaz" dedi.

Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş hakkında yolsuzluk dosyalarını açıklayacağını söyleyen Kılıçdaroğlu'na "Git savcılara başvur. Savcılar gereğini yapar" diye seslendi.

AK Parti Ankara Belediye Başkan adaylarının tanıtım toplantısı, Başbakan Erdoğan, bakanlar ve milletvekillerinin katılımıyla Atatürk Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleştirildi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile yan yana oturan Başbakan Erdoğan, kürsüye 'Dik duran, onurlu Türkiye'nin lideri' anonsu eşliğinde çıktı. Erdoğan'ın konuşması sırasında bazı partililerin 'Osmanlı geliyor, Osmanlı' sloganı atması dikkat çekti. Salonda 'Zulmü sevemem zalimi asla sevemem' pankartında Siyonizm işareti kullanılması da dikkat çekti.

Başbakan Erdoğan, tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, Davos çıkışına yönelik eleştirilere üstü kapalı cevap verdi. Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşı'na atıfta bulunan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bizim Kurtuluş Savaşı'nda kazanmaktan başka seçeneğimiz yoktu. Ya istiklal ya ölüm dedik. Tarihte görülmemiş destan yazdık. Kalkınma mücadelesinde de bizim kazanmaktan başka seçeneğimiz yok. Atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyet hedefine çıkacağız. Bunu illa başaracağız. Türkiye sıradan bir ülke değildir. Türkiye özgüveni yüksek, itibarı yüksek, saygınlığı yüksek bir ülkedir. Türkiye akıntıya kapılan, rüzgara göre yol alan bir ülke değil, akıntıya yön veren, rüzgara rota çizen, gerektiğinde fırtınalar dahi estiren ülkedir. Türkiye gündemin arkasına takılıp giden ülke değil, gündem belirleyen ülkedir. Türkiye başkaları ne der diyen değil, Türkiye ne der sorusunu tüm dünyanın zihninde var eden ülkedir. Bizim Çanakkale'den aldığımız ruh, bizim Kurtuluş Savaşı'ndan edindiğimiz ruh budur. Biz milletimizin onurunu bugüne kadar çiğnetmedik, bundan sonra da asla çiğnetmeyeceğiz. Zaman zaman birileri çıkar, sağda solda yazılı, görsel medyada birilerinin Türk'ün ve Türkiye'nin dışında avukatlığına soyunabilir. Biz diyoruz ki; işte hizmet, işte millet diyoruz."

'BABAMIN MÜHÜRLÜ NÜFUS CÜZDANI'
Başbakan Erdoğan, konuşmasında ana muhalefeti de sert bir dille eleştirerek, "Yıllardır demokrasi, CHP ne derse o olur anlayışıyla süregelmiştir. Benim milletim onlara tek başına iktidar vermeyecek. Çünkü bu ülkede geçmişinden bugüne neler yaptıklarını benim milletim çok iyi biliyor. Çünkü benim milletim babalarımızın, dedelerimizin nüfus kağıtlarında gazyağı, un, şeker damgalarının, mühürlerinin olduğunu çok iyi biliyor. Rahmetli babamın nüfus kağıdında da ben gördüm. Sayın Baykal'ın Enerji Bakanlığı döneminde de benzin kuyruklarında da nasıl zaman kaybettiğimizi çok iyi biliriz. 12 Eylül öncesi bu ülkede neler çekildiğini çok iyi bilirsiniz. Şimdi çıkıyor konuşuyor, hangi yüzle neyi konuşuyorsunuz? Türkiye'nin stratejik önemi var, önemli ülkeyiz, Türkiye'nin üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili dediler. Peki siz Türkiye'nin önemini çıkarmak için ne yaptınız? Başınızı iki elinizin arasına alın, iktidara geldiğinizde bu sorulara nasıl cevap vereceksiniz, düşünün. Türkiye'nin potansiyelini açığa çıkartmak için, barış, güven, demokrasiyi güçlendirmek için ne yaptınız?" dedi.

KILIÇDAROĞLU'NU HEDEF ALDI
"Başbakanlığa gökten zembille inmedim" diyen Erdoğan, çöp dağları olan susuz bir İstanbul devraldığını söyledi. İstanbul'u CHP'den devraldığını, bundan daha güzel bir örnek olamayacağını dile getiren Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş hakkında yolsuzluk dosyalarını açıklayacağını söyleyen Kılıçdaroğlu'na "Git savcılara başvur" diye seslendi. Erdoğan, "Almış eline dosyalar dolaşıyor. Şu yolsuzluklar var, bu yolsuzlukları var diye. Git savcılığa suç duyurusunda bulun. Türkiye hukuk devleti. Savcılar bir suç varsa gereğini yapar. Bu kadar kendini yormana gerek yok. Bugüne kadar bağırıyorsun çağırıyorsun ortada bir şey yok. Belediye başkanlarının dokunulmazlığı da yok. Bizim var, onların da yok. Müracaat et, bir şey varsa hemen alsınlar. Ama milleti aldatıyorlar. Yoksulluk, yolsuzluk, yasakların bu ülkede kimlerin döneminde olduğunu benim milletim bilir" şeklinde konuştu.

'ANKARA'NIN METRO SORUNUNU ÇÖZECEĞİZ'
Başbakan Erdoğan, yeni dönemde Ankara'nın metro sorununu da çözeceklerini açıkladı. Bu konuda Ulaştırma Bakanlığı ile bir çalışma yaparak sorunu çözme yoluna gideceklerinin altını çizen Erdoğan, "Keçiören, Çayyolu ve Sincan'ı metroyla buluşturacağız" dedi. CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Karayalçın'ın her ay yoksul ailelere 600 TL yardım vaadini de eleştiren Erdoğan, Karayalçın'ı ve CHP'yi halkı aldatmakla suçladı.

Erdoğan, şunları söyledi: "Ben buna üzülüyorum. Niye halkı aldatıyorsunuz. Ben her ay yoksul aileye 600 TL vereceğim diyor. Bu yaklaşık yılda 1 milyar TL yapar, eski parayla 1 katrilyon lira. Biri de diyor ki 25 bin kişiyi işe alacakmış. Bu da 1.4 milyar TL yapar yılda. Melih Başkan'a senin gelirin nedir diye sordum, 1.3 milyar TL dedi. Diğer yatırımlara girmiyorum, bunları neyle yapacaksınız. Çöp, çukur, çamur, bunları neyle halledeceksin? Aldatıcı ifadelere prim vermeyin. Bir belediye başkanının görevi işsize iş vermek değildir. Geldiğimizde 10.7 işsizlik oranı vardı. Bu kadar iddialı olmamıza rağmen düşüremedik. Çırpınıyoruz ama olmadı, biz yapamazken sen nasıl yapıyorsun kardeşim. Biz sana izin vermeden nasıl alıyorsun kardeşim. Ha alırsın şirket elemanı olarak, sigortasız. Bunlar sadece oya yönelik kuru vaatlerdir. Yıllardır belediyeleri ideolojik olarak doldurdular, ondan sonra belediyeler bu yükün altında ezildi. Biz bunlardan devraldığımızda belediyeler felaketti."

'DOĞALGAZDA YENİ GELİŞMELERE GÖRE İNDİRİM OLABİLİR'
Başbakan Erdoğan, doğalgaz tartışmalarına da değinerek, doğalgaz indirimini 'müjde' olarak vermesini eleştiren CHP'ye tepki gösterdi. Erdoğan, petrol fiyatlarındaki düşüş sebebiyle böyle bir şey söylediğini ifade ederek, yeni gelişmelere göre doğalgazda yeniden bir indirim olabileceğini kaydetti. Erdoğan, şunları söyledi:

"Ben müjdeli haber derken, bunu petrol fiyatlarındaki düşüş sebebiyle söylüyorum. Onlar gibi adeta hah bulduk gibi, onlar doğalgaz zammına sarıldı. Biz gerçeğe sarılıyoruz. Petrol fiyatları 26 dolardı, 150 dolara çıktı. Bunun için de doğalgaz fiyatları sürekli yükseldi. Biz bunu devletin kasasından ödersek başka alanlarda zam yapmak zorunda kalırdık. Niçin milletime zulmedeyim, vatandaşımın da bizi anlayışla karşılayacağını biliyorum. Enflasyonun zulmeden anlayışına halkımızı mahkum etmedik. Karşılıksız para basmayan tek hükümet biziz. Şu anda bu kadar, yarın başka gelişmeler olursa yine indiririz ama zam gelirse yine zam yaparız, yine yaparız. Niye, dürüstlüğümüzün gereği bu da onun için."

Erdoğan, konuşmasının ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve ilçe belediye başkan adaylarıyla toplu fotoğraf çektirdi. Erdoğan, partililere karanfil dağıtarak salondan ayrıldı.