22
Mayıs
2024
Çarşamba
DEVELİ - KAYSERİ

İlhami Peker Develi'de!

Doğum yeri Develi olan İlhami Peker yeni eserini yazmak için baba ocağında..

İlhami Peker kimdir

İlhami Peker Kayseri’nin Develi ilçesinden Almanya'ya göç etmiş bir gurbetçinin çocuğudur.

Peker, 8 Nisan 1975 de Kayseri’de doğdu...

Daha sonra ilk ve lise eğitimi ile üniversite öğrenimi Almanya'da geçti..

Güney Almanya’nın Freiburg sehrinde ingiliz ve Alman edebiyatı eğitiminin yanında Heidelberg sehrindeki eğitiminde ögretmen formasyonu aldıktan sonra hayata atıldı...

Almanya’da bilgisayar hocalığı ile İskoçya’da Alman dili asistanlığında bulundu...

Kısa bir süre sonra anavatanına gelerek Türkiye’deki İstanbul Erkek Lisesi’nde, bu yaz başına kadar Almanca ve İngilizce öğretmeni olarak görev yaptı....

Almanya’da bir şiir kitabı basıldı.

Şiir ve fotoğraf sanatını harmanlayan kitabını yine Almanya’daki bir Türk arkadaşıyla birlikte tasarladı.

İlmami Peker, şimdilerde konusu göç ve gurbetle ilgili olan bir roman üzerine çalışıyor.

Bu nedenle İlhami Peker, baba ocağı olan Develi ilçesine kısa bir süreliğine yerleşti...

Eserlerini Almanca yazan Peker, babasının ve dolayısıyla kendi yaşamına yön veren göç ve gurbet temasını işleyen kitabını tamamladıktan sonra yeni eserlerine ilham kaynağı olacak serüvenine başlayacak.

İlk şiir kitabından bir örnek...

Küpeli kız

Papatya dedikleri,
çiçek kılığında bir peri saçlarında,
kulağında dört beş tekerlekli küpe.
Ufak bir sigara ve iki çaydan sonra
İstanbul yokuşlarında yer delenlerin aralarından
denize doğru giderken
papatya dedikleri takı kılığında
bir çiçek
bir an soluğumu kesti.
Çiçeğin bir an soluğumu kesti kız,
dedim,
gülümsedi mi güldü mü emin değilim,
sonuçta gitar teline benzer bir şey
kulağının altından ayaklarımın önüne
sıçrayıp
can kurtaran melodisiyle
önümüze düşüp
denize kadar rehberlik etmeseydi
herhalde ne denizi ne müzeyi bulurduk.
Meğer müze dedikleri şey
iki saat kulesinin arasına saklanan
vinç ve altın kubbeli bir cami arasında
güneşlenen
dört boyutlu bir bahçeymiş.
Adamlar yüzlerce kitaba delik delip
telle asmışlar tavana.
Gözler havada (ki) kitapları koklarken
eller ufak tefek tesadüfi tarzı dokununca
soğuk kanlı çıktı kızcağız.
Neyse,
yani sonra,
yanı çay bahçesine oturduktan sonra
vaso gibi ince belli
iki çay getirdiler.
Herhalde, dedim, mola zamanı,
biraz nefes alırız,
kendimize geliriz,
keşke; çiçeği bir defa daha kulağına taksana kız,
demeseymişim,
mola mı tersledi
çaymı bilmiyorum
yokuşu çıkarken
ne su ne soluk ne yol alabildik.
Porselen dükkanı gördük takıldık.
araba gördük kız takıldı,
kara bir duvarın önünde dallardaki plastik şişelere ben takıldım.
Sonuçta
yuvarlanarak gülerek
yokuşu çıktık ama
nevizadede 0,7 lik biraymış
asıl can kurataran.


Iletişim:lollybuster@yahoo.de

kenthaber
Yayın Tarihi : 5 Ağustos 2007 Pazar 15:01:21
Güncelleme :5 Ağustos 2007 Pazar 15:14:46


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
cetin elkiran IP: 88.161.134.xxx Tarih : 8.01.2008 03:47:08

YINE anlamadim ama develi den bir siir yazari cikmis sevindim kendini birazda tanit avrupada kalmissin ben seni hic tanimadi ben de strasbourg sehrinde frasanin yani kaliyorum bende tomarza tatar koyundenim avsarelliri yolu temiz su farah guzel bir yerdir gidip gezmeni gormeni ister gelecek kitabinda basarilar dilerim kayserilere bolbol selamlar ne mutlu turkum diyene mustafa kemal.ataturk selamlar AVSARLARA TATAR KUYUNE YATIRIM yok ama gururluyom