18
Mayıs
2024
Cumartesi
BOR - NİĞDE
BOR

Niğde Bor Çocuk Yuvası

NİĞDE BOR ÇOCUK YUVASI
Ö. Fethi GÜRER

Niğde Çocuk Esirgeme Kurumu kuruluşunun 1940’lı yıllara uzanan bir dünü var. Niğde’de yıllarca faaliyet veren bu kurumda sahiplenilmesi gereken çok çocuğun merkezi oldu.

Bor’da da Milli Savunma Bakanlığının kışla iken boşaltılan alanının bir bölümü huzur evi bir bölümü de çocuk yuvası binaları yapıldı. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunun tesislerinden Çocuk yuvası bölümü de İsmet ve Dinçer Atlı kardeşler tarafından yaptırıldı ve çocuk yuvası babalarının adı verildi.

Huzurevi ile aynı arsa üzerinde yer alan Çocuk yuvası da 26 Kasım 1990 tarihinde inşaası tamamlandı.100 çocuk kapasiteli tesiste 7-12 yaş çocukların kalması amaçlanarak 31 Ocak 1992 tarihinde 30 çocukla hizmete açıldı. Yuvada halen hepsi okula giden 24 kız,49 erkek çocuk bulunurken kuruluşa başvurusu bulunan çocuklarda gereken değerlendirme yapılarak alınıyor.

Beden,ruh ve ahlak gelişmeleri, sahsi güvenlikleri tehlikede olup;ana veya babasız yada her ikisi tarafından terk edilen anne babası yanında her türlü ‘sosyal tehlikelere’ ve ‘kötü alışkanlıklara’ karşı savunmasız bulunan, başıboşluğa sürüklenen çocuklardan muhtaç tanımına uyanlar yuvaya alınıyor.

Kuruluş müdürü,sosyal çalışmacı,öğretmen,psikolog,çocuk geliştirmeci, ile 18 personel görev yaptığı yuvada kitaplık,bilgisayar oyunları,oyun salonu,değişik spor etkinlikleri yapılmaktadır.

Yuvada bakım ve koruma altında bulunan çocuklara eğitimleri dışında boş zamanlarını değerlendirmek amacıyla gönüllü kişi,dernek ve kuruluşların da katkılarıyla sağlanan etkinlik alanları yanında Gönüllü annelik uygulaması ve her tür bağış huzurevi ve yuva için makbuz karşılığında kabul ediliyor.

Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın yaşama gelişlerinde anne ve baba kararı önemli ama toplum dokusu içinde eğitimsizliğin yarattığı sorunlar sağlıklı evlilikleri de azaltıyor.Son yıllarda bakıma muhtaç çocuk sayısı hızla artıyor.

Büyük kentlerde çocuk yuvaları dolmuş durumda ,sokakta kalan çocuklarda kötü yaşam şartları içinde toplumun sorunlu kesimi oluyor. Tiner gibi kötü alışkanlıklar kap kaç gibi hırsızlıklar sonuçta aç ve açık sorunlu insanın yaptığı olumsuzluklar olarak gündemde ilk sırada yer alıyor.

Ülkemizde ciddi bir çocuk planlaması sağlanamadı. Sayıları düzineyi bulan yoksul ailelerde çocuklar var.Durumu konumu iyi olanlar 2 yada 3 çocuktan fazlasını yapmaz iken bakması olası olmadığı halde ondan çok çocuğu olanların sayısı giderek artıyor.

Toplumsal dokunun gelecekte en önemli sorunlarından biri sahipsiz muhtaç çocuklar olacağı görülüyor.O nedenle bu konuda ciddi çaba ve çalışmalar yapılması gerekiyor.

Aile planlaması zorunlu olarak takip ve kontrol altına alınıp kırsal kesimde zorlayıcı uygulamalara gidilmesi şarttır. Bu herkesin geleceğini ilgilendiren bir konudur.Bakamayacağın çocuğu yapmanın ne alemi vardır.Kimsesiz sahipsiz sokak çocuklarını gördükçe içim yanıyor.

Özellikle büyük kentlerde tam bir dram yaşanıyor. Otomobilinizin camını silmek için uğraşanlar,ekmek parası diye peşinizde koşanlar, kıyafetleri yırtık dökük, bedenleri daha mini mini iken yorgun tek umutla alacakları beş on kuruş için gözlerinin içi gülen sahipli sahipsiz çocuklar.Kimbilir hangi anne baba sorumsuzluğunun eseri küçük bedenler, geleceğe umutla değil mafya olurum diye bakan yoklukla olanlara kin duyarak dünyada varlığını devam ettirecek yüzler.

Siz hiç açlık nedir bilir misiniz? Sokakta bir gününüz aç açık geçtimi? Yorgan üzerimizden kaysa soba yanan, kaloriferli evde üşüdüm diyenler hepimiz ama hepimizin bu konularda düşünüp yapması gerekenler var.

Ömer Fethi GÜRER / Kenthaber / Bor
Yayın Tarihi : 23 Nisan 2005 Cumartesi 18:37:04


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?