17
Haziran
2024
Pazertesi
DÜZCE

12 Kasım Depreminin yıldönümü

Viya Eğitim ve Psikolojik Danışmanlık Merkezi Yöneticisi Psikolog Nevin Küçük, 12 Kasım Düzce depreminin yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı.

Küçük, dünya üzerinde her yıl milyonlarca insanın bu afetin doğrudan ya da dolaylı etkilerine maruz kaldığını, fiziksel, ekonomik ya da psikolojik kayıplar yaşandığını söyledi.


Özellikle son dönemlerde yaşanan afetler sonucu afete hazırlık konusunun kamuoyunu meşgul ettiğini ve afetlere nasıl hazırlıklı olacağız gerçeğinin sık sık gündeme geldiğini ifade eden Küçük, "Ancak bütün bunlar konuşulurken de aslında çok önemli bir nokta gözardı edilmektedir. Çocuklar ve çocuklarımız. Şu bir gerçektir ki, eğer çocuklar afet öncesi afetler hakkında yeterince bilgilendirilmemişse, afetin çocuklar üzerinde yarattığı etki, yetişkin üzerinde yarattığı etkiden daha kalıcı ve kaçınılmaz olacaktır" dedi.


Çocukların afete vermiş olduğu tepkilerin ailenin tepkisinden hiçbir zaman bağımsız olmadığını anlatan Küçük, şöyle konuştu: "Örneğin aile afetle ilgili gerekli açıklamayı çocuğuna yapamazsa bu çocuğun yaşamış olduğu afeti ve kayıpları çok daha farklı yorumlamasına neden olacaktır. Her şeyden önce ebeveynler çok iyi birer dinleyici olmalıdır. Çocuğa doğa olaylarını anlatırken yaşına uygun açıklama yapmak önemlidir. Aile bireylerinin afetle ilgili yaşamış oldukları kaygı ve korkuyu da çocukla paylaşması, bu kaygı ve korkunun dozunu ayarlaması son derece önemlidir. Özellikle okul çağındaki çocuklarda ders çalışmalarını sağlayabilecek kendilerine ait bir yerin olmaması bile çocuğun olayları çok çözümsüz bir şekilde yorumlamasına neden olabilmektedir." Psikolog Nevin Küçük, 1999 yılında yaşanan iki büyük depremin izlerinin sürmekte olduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti. "O dönem çocuk olanlar şimdi ergen bir birey olarak hayatlarına devam etmektedir. Afetin etkilerinin can ve mal kaybı dışında çocukların eğitiminde ve yeni yaşama uyumda çok büyük değişikliklere neden olduğu aşikardır."


Küçük, yaptığı açıklamada, "Depremin üzerinden 9 yıl geçmesine rağmen uyku bozuklukları, parmak emme ya da yalnızlıktan korkma gibi şikayetlerle bizlere çok sayıda kişi başvurmaktadır. Bu da gösteriyor ki afet sonrası yapılan çalışmalar özenle ve dikkatle yapılmalı ve en önemlisi sürdürülmelidir. Çocuklarımızın afetlerden en az hasar görerek çıkmalarını istiyorsak, ebeveynler olarak öncelikle afetler karşısında gerekli tutum ve davranışları öğrenmeli ve hazırlıkları yapmalıyız" dedi.


Afetlere her insanın farklı psikolojik tepki gösterebileceğini ifade eden Küçük, şunları söyledi: "Bu tepkiler normal. Bu tepkiler olağanüstü durumlara verdiğimiz olağan tepkilerdir. Bu nedenle afet sonrası kendimizde ve çocuğumuzda birtakım davranış değişiklikleri olduğunda paniğe kapılmamalı, bu tepkilerin geçici olduğunu unutmamalıyız."


UZMAN DESTEĞİ ŞART
Tepkilerin şiddeti devam ederse bir uzmandan mutlak destek almak gerektiğini anlatan Küçük, sözlerini şöyle tamamladı: "Afet sırasında afetin şekline göre güvenli davranış hareketlerini mutlaka öğrenmeli, çocuklarımıza da öğretmeliyiz. Aile bireyleri olarak aile afet planımız hazır olmalı, bir afet olduğunda nasıl davranacağımızı bilmeli, evimizin güvenli yerlerinin belirlenmesi, evdeki eşyalarımızın özellikle sarsıntı sırasında bize zarar vermemesi için sabitlenmesi ya da yerlerinin değiştirilmesi gibi küçük ama hayat kurtarıcı önlemleri mutlaka almalıyız. Bu hazırlıkları yapmamızafetlerden korkmamıza engel olacak ve korkularımızın yerini güven alacaktır. Afet deneyiminiz olsa da olmasa da çocuklarınızın afetle ilgili korkularını yenmekte zorlanıyorsanız lütfen uzmanlardan destek alın. Afetlerin hem çocuklarımızın hem de kendimizin ruh sağlığı üzerinde yaratacağı etkiler düşündüğümüzden çok daha büyük olabilir. Çocuğunuzla birlikte yaptığınız, yapacağınız tüm hazırlıklar çocuğunuzun daha güvenli bir
yaşam sürmesine katkı sağlayacaktır."

İha
Yayın Tarihi : 11 Kasım 2008 Salı 17:56:16


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?