Ordu Belediyesi Veteriner Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, özellikle zoonoz denilen hayvan hastalıklarının kurban sonrası yüzde 30 artış gösterdiğinin bilimsel verilerle ispatlandığını, başlıca bruselloz, kist hidatid, sistiserkoz, sarkoplazmoz, verem, toksoplazmoz, şarbon gibi zoonotik hastalıklar ortaya çıktığını ve bu hastalıkların insanlara bulaşmasıyla ciddi sorunlara sebebiyet verdiğine dikkat çekildi. Veteriner Müdürlüğü, vatandaşların şu hususlara dikkat etmeleri gerektiğine dikkat çekti:

"Kurbanlık alırken, kasaplık hayvanların kayıtlı olduğunu gösterir kulak küpelerini ve pasaport belgelerinin bulunup bulunmadığına, kurbanlık hayvanların ehil kişiler tarafında yaş tayinin yapılarak hayvanların yeterli olgunluğa erişip erişmediğine, aşırı zayıf veya gebe olup olmadığına, vücudun çeşitli bölgelerinde yara şişlik ve ödem gibi oluşumların varlığına dikkat edilir.

Ayrıca aşırı öksürük ve aksırık olup olmadığına, göz, burun ve ağız akıntısının olup olmadığına, topallık, ağız kokusu, meme bölgesinde lezyonlara bakılır. Hayvanın vücut ısısının yüksek olup olmadığı, derisi ve kıllarının parlak ve canlı olması, durgunluk ve halsizlik olmamalıdır. Solunumda güçlük, yutmada zorluk, iştahsızlık olup olmadığına, ayakta durma ve hareket tarzına çevreye uyumunun olup olmadığına, geviş getirme, dışkının rengi, kokusu ve kıvamına bakılır. Kısmi ve genel felç belirtilerinin bulunup bulunmadığına, cinsiyet organları ve memede kötü kokulu akıntıların olup olmamasına bakılmalıdır."

HİJYENE DİKKAT
Yetkililer, kurban kesim ve kesim sonrası yapılacak işleri ise şöyle özetledi: "Kurbanlık hayvanların yorgun olmaması ve kesimden önce 6 saat yem verilmemesi, kesim öncesi strese sokacak kötü muamelelerden ve hareketlerden kesinlikle kaçınmak gerekir. Aksi takdirde et kalitesi olumsuz olarak etkilenir. Kesim yeri temiz olmalı akarsu bulunmalı, Kesim yapan kişinin sağlıklı ve temiz olması gerekir. Ayrıca, bu kişi karkastan kendisine bulaşacak hastalıklara (şarbon, bruselloz gibi) karşı gerekli tedbirleri (eldiven, çizme giyme, kesik-yaralı el veya parmaklarla etle temas etmemek gibi) almalıdır.

Kesim işlemi hayvanın yemek borusu ile boynun sağ ve solunda bulunan iki kalın damarı kapsayacak şekilde, boynun alt bölümü ile çene arasındaki boğaz çıkıntısına rastlayan yerden yapılmalıdır. Kesim mümkünse askıda yapılmalıdır. Belediye Kombinası ve mezbahası, Kurban hizmetleri komisyonunun gösterdiği yerler tercih edilmelidir. Kesim sırasında kan ve bağırsak içeriği gibi maddelerle çevrenin kirlenmesi engellenmelidir. Çevre temizliği ve halk sağlığı açısından bu tür atıklar sokak hayvanlarının erişemeyeceği şekilde derin çukurlara gömülmeli ya da yakılmalıdır."

ETLER HAVA ALMALI
Uzmanlar, kurban etini saklama metotları konusunda ise şu uyarılarda bulundu: "Kurban etleri, parçalar halinde temiz kaplara konulmalı ve önce güneş görmeyen serin bir yerde olmalıdır. Etlerin saklandığı ortamın 14 derece altında olmamasına dikkat edilmelidir. Etlerin hava alması sağlanarak kesim sıcaklığının oda ısısına düşmesi beklenmelidir, bu bekleme süresi 5-6 saati geçmemelidir. Daha sonra buzdolabı veya soğutuculara kaldırılmalıdır.

Böylece etin olgunlaşması ve sağlıklı kalması sağlanır. Kurbanlık etler henüz kesim sıcaklığında iken soğutuculara poşet içinde veya hava alamayacak bir durumda büyük parçalar halinde üst üste konulursa, soğutucu ısısı etin iç kısımlarını soğutmaya yetmez. Bu nedenle etin hava almayan kısımlarında çok kısa sürede bozulma ve kokuşma hatta yeşillenme görülür."

İha

Yayın Tarihi : 18 Kasım 2008 Salı 16:09:35