Eğitim öğretim yılı açılışı

Rize Üniversitesi’nin 2008-2008 Eğitim Öğretim Yılı açılış töreninde konuşan Rize Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazmi Turan Okumuşoğlu, Türkiye’nin yeni dostluklar kurarak Avrasya ve Türk Dünyası olgusunu dikkate alması gerektiğini söyledi.

Rize Üniversitesi bugün düzenlenen törenle 2008-2009 Eğitim Öğretim yılına başladı. Açılış dolayısıyla Rize Üniversitesi Milli Piyango Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen törene Rize Valisi Kasım Esen, Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı ve Rize Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazmi Turan Okumuşoğlu başta olmak üzere bürokratlar, öğretim üyeleri ve öğretim görevlileriyle az sayıda öğrenci katıldı.

Törende konuşan Rize Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazmi Turan Okumuşoğlu, insanlar ve ülkeler arasındaki var olma yarışında galip gelebilmek için bilimin gerekliliğine dikkat çekerek, “İnsanlık tarihi boyunca yeni hedeflere varmak için hem bilim ile hem de doğa ile mücadele edilmiştir. İnsanlık var olduğu sürece bu mücadele sürecektir. Bilim ve teknolojideki gelişme dünya nüfusundaki artış.

Aşırı tüketim ve kaynaklardaki azalma insanlar arasındaki, ülkeler arasındaki bu mücadeleyi daha da acımasız bir hale getirmiştir. Hukuksuz ve ahlaksız bir hale getirmiştir. Bu nedenle yaşamak, gelişmek ve güçlü olabilmek için çok çalışmamız hiç durmamamız gerekmektedir. Çalışmalarımızı bilgiye dayalı, bilgiyi üreten, yayan bir biçimde yani gelişmiş çağdaş ülkeler gibi yapmalıyız. Gelecek bilgi temelli toplumlara aittir. Bilgi toplumu olmak ancak sorgusuz uygulamamız bir eğitim yerine ezbercilikten uzak, sorgulayıcı, araştırıcı ve yaratıcı çağdaş bir eğitimi sistemi olması ile mümkündür” dedi.

Türkiye’nin Avrasya ve Türk Dünyası olgusunu dikkate alması gerektiğini de vurgulayan Okumuşoğlu “Türkiye elindeki gücünü daha iyi kullanabilir. Enerji ve su kaynaklarını iyi kontrol edebilirse bölgesinde ve uluslararası politikada öne çıkabilir. Dengelerde söz sahibi olabilir. Onları kendi menfaatine çevirebilir. Ancak bu bazı ülkelerin işine gelmediğinden; yaklaşık 20 yıldır çektiğimiz PKK sorunu gibi sorunlarımız, sözde dost Avrupa ülkelerinin bize yaptırtmak istedikleri, önümüze koydukları milli ve coğrafi bütünlüğümüzü tehdit eden koşullar bugün olduğu gibi ilerde de olacaktır. Türkiye zamana göre dost ve düşmanını iyi bilmelidir. Duygusallıktan uzak olarak gerektiğinde çıkarları doğrultusunda yeni dostluklar edinmelidir. Türkiye; Balkanlar, Ortadoğu ve Güney Kafkasya dışına çıkmalı. Avrasya ve Türk Dünyası olgusunu dikkate almalı, Karadeniz Havzası’nın değerlerinden istifade edecek çalışmalar başlatmalıdır” diye konuştu.

Törende söz alan Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, Rize Üniversitesi Kampüsü’nün tek bir noktada yapılması fikrini yineleyerek Isırlık mevkiine kampüs kurulması fikrinden vazgeçilmesini hata olarak nitelendirdi. Bakırcı, “Rize Üniversitesi’nin genişlemesi için kullanabileceğimiz bir Serbest Bölge alanı kalmıştır. Benim kanaatim bu alan Rize Üniversitesi için yeterli olmayacaktır. Bu nedenle yineliyorum. Isırlık mevkiine tekrar bakalım. Burası şehir merkezine 5-6 kilometre mesafededir. Burada 200 dönümün üstünde kamu arazisi vardır. Milli Emlak ve Orman İdaresi’nin alanlarıyla birlikte çok geniş bir araziye sahiptir. 10 bine yaklaşan öğrenci potansiyeli var. Bu önümüzdeki 10 yıl içinde 30-40 bine çıkabilir. Eğer kampüs yeriyle ilgili hata yaparsak bu öğrenci sayısını arttıramaz, Rize Üniversitemizi geliştiremeyiz” şeklinde konuştu.
Bakırcı’dan sonra söz alan Rize Valisi Kasım Esen ise Rize Üniversitesi Kampüsü’nün tek bir noktada değil de farklı noktalarda çoklu kampüs sistemi ile yapılması fikrini savundu