AFP foto muhabiri Mustafa Özer'in Darfur'da objektifine yansıyan sefaletin fotoğrafları, Kızılay'ın desteğiyle Taksim Meydanı'nda sergilenmeye başladı.

Taksim Meydanı'nda kurulan 2 Kızılay çadırında sergilenen Darfur'da çekilmiş fotoğrafların yer aldığı sergi, insanları Darfur'a karşı duyarlı olmaya çağırıyor. Ölümü, sefaleti gösteren fotoğraflar, 4 yıldan beri iç savaşla boğuşan insanlığın bir yerlerde neler yaşadığını akıllara kazıyor. 400 bin kişinin ölümüne, yaklaşık 3 milyon kişinin mülteci konuma düşünmesine neden olan savaşın izlerini Özer'in objektifinden gösteren fotoğraflar, bir yerlerde yardıma muhtaç olan insanların var olduğuna işaret ediyor.

İç savaşla boğuşan Darfur'da yaşananları Taksim Meydanı'na taşıyan sergi, vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılandı. Fotoğrafları büyük bir şaşkınlıkla izleyen vatandaşlar, fotoğraf karelerini unutmamak için cep telefonlarının hafızasına kaydetti.

Sergiyle ilgili açıklama yapan Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Ahmet Lütfi Akar, Kızılay'ın 140 yıldan beri her türlü afete yardım ettiğini belirtti. Kızılay'ın bir hayır kurumu olduğunu ifade eden Akar, "Haberci olan Mustafa Özer Darfur'da çektiği fotoğrafları bizimle sergi açmak istedi. Özer bizim oradaki çalışmalarımızdan etkilenmiş. Bundan dolayı böyle bir karar almış. Gerek insanı gerek tabiat kaynaklı afetlerde üzerine düşeni yapmıştır yapmaya çalışmıştır. Endonezya'yı örnek verecek olursak Kızılay orada 200 bin konut yaptı. Orada okullar, hastaneler, camiler açtı. Bu yapılan hizmetlerin hepsi o bölge için toplanan bağışlarla yapıldı. Sayın Başbakan ve Sayın Genel Başkanımızın bölgeye yaptığı ziyaretler sonucu orada görülen ilaç, hastane, tedavi sıkıntıları üzerine orada ayrıca Sahra Hastanesi açtık. Açtığımız Sahra Hastanesi çok sayıda insana hizmet etmekte" dedi.

Mustafa Özer ise, "Bu fotoğrafları çekmeyi istemezdim. Bu fotoğrafları çekip bu sergiyi açtığım için mutlu değilim. Tek sevincim Kızılay'ın yararına açılmış bir sergi oluşudur. Ben bu fotoğrafları çekerken zorlandım. Deklanşöre basarken zorlanmadım ama bu sefaleti gösteren kareleri çekmek zor geldi. Ya ben onların yerinde olsaydım fotoğraf çekilmek hoşuma gider miydi?" diye konuştu.

Özer, bölgedeki vahşeti çekerken kendini, yemek kampına emekleyerek ulaşmaya çalışan çocuğu ve ölümünü bekleyen akbabayı görüntüleyen fotoğrafçı Kevin Carter gibi kötü hissettiğini belirtti.