20
Mayıs
2024
Pazertesi
GAZİOSMANPAŞA - İSTANBUL

Taşocakları hastalık saçıyor

Gaziosmanpaşa’nın Cebeci semti halkı, yanıbaşlarındaki taşocaklarından kaynaklanan yoğun toz ve gürültü nedeniyle sokağa çıkamaz hale geldiklerini ifade etti. Bölgedeki yüzlerce insan astım hastası

Gaziosmanpaşa Cebeci semtinde oturan kadın ve çocuklar, taşocaklarında gereğinden fazla patlayıcı kullanıldığı ve bunun neticesinde yaşanan toz ve gürültü nedeniyle sokağa çıkamaz hale geldiklerini ifade ederek gösteri yaptılar. “taşocaklarına hayır”, “Toz solumak, ölmek istemiyoruz” sloganları atan göstericiler, toz nedeniyle birçok kişide başta astım olmak üzere birçok akciğer hastalığı yaşandığını ve yaşanan her patlamada deprem korkusu yaşadıklarını vurguladılar.
Sultançiftliği Cebeci Mahallesi bitişiğinde bulunan İstanbul’un en büyük taşocakları ve kum döküm alanları, gereğinden fazla kullanılan patlayıcıları, yarattığı toz, gürültü ve meydana gelen sallantılarla çevredekilerin korkulu rüyası haline geldi. Her patlamada deprem korkusu yaşayan vatandaşlar, bu patlamaların ayrıca yapıların zeminlerine zarar vermeye başladığını belirtti. Gereğinden fazla kullanılan dinamitlerin kullanıldığı taşocaklarında yaşanan toz bulutu nedeniyle Cebeci semtinde hastalananların sayısı gün geçtikçe arttı. Yetkililerin ilgisizliğinden yakınan mahalle sakinlerinden bazıları memleketlerine göç ederken bazıları ise yetkililere seslerini duyurabilmek için daha önce birçok kez toplanarak gösteri yaptı. Bununla da yetinmeyen semt sakinleri topladıklarını yaklaşık iki bin imzayı önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a gönderdiler.

‘DEPREM GİBİ’ • Çocuklarının ağızlarına maske takarak dün bir gösteri yapan anneler, “taşocaklarına hayır”, “Tozsuz yaşamak istiyoruz” yazılı pankartlar açtılar. Mahalle sakinleri, çoğunun ruhsatsız olduğunu iddia ettikleri 17 taş ocağında sulama yapılmadan zamansız ve gereğinden fazla dinamit kullanılarak gerçekleştirilen patlamalar sonucu oluşan toz bulutlarının özellikle yaşlılar ve çocukların ciğerlerine zarar vermeye başladığını, konu karşısında yetkililerin duyarsız, kendilerinin ise çaresiz kaldıklarını, UNECSO ve diğer çevre örgütlerinden yardım beklediklerini belirttiler.
Patlamaların yarattığı şiddetli sallantıların binalarında çatlaklar oluşturduğunu belirten Cebeci Mahallesi sakinlerinden Kübra Büyükorman (42) yaşadıklarını şöyle anlattı: “Daha önceden beri var olan taşocakları, 15 senedir yarattığı toz, gürültü ve sallantıyla hayatımızı zehir etti. Balkonlarımızda sürekli bir karış toz oluyor. Yıkayıp balkona astığımız çamaşırlar yarım saat içerisinde eskisinden kirli hale geliyor. Ayrıca sallantılar bazı binalarda çatlakların oluşmasına neden oldu. Bir şeylerin yapılması için bir binanın çökmesi mi lazım” dedi. Kübra Büyükorman ayrıca üç ay önce 62 yaşındaki annesini Zarife Büyükorman’ın karaciğere bağlı kalp yetmezliği nedeniyle kaybettiğini, doktorların kendisine hastalığın tozdan kaynaklanabileceğini söylediklerini belirtti.
Ali Cevat Özyürt İlköğretim Okulu ikinci sınıfta okuyan dokuz yaşındaki oğlu Yuşa’nın tozdan astım hastalığına yakalandığını ifade eden Gülşah Çalık ise, taşocaklarının hayatlarını olumsuz etkilediğini belirterek, “Patlama sesi sallantıdan beş saniye sonra geliyor. Dolayısıyla ses gelmeden sallantının deprem mi yoksa patlama mı olduğunu anlayamıyoruz. Deprem zannediyoruz. Her an depremin beklendiği Marmara’da bu sallantılarla yaşamak her şeyden önce ruh sağlığımızı bozuyor. Özellikle çocuklar gece geç saatlerde olan sallantılardan çok etkileniyorlar. Üç ay önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde gösteri yaptık. Belediye önüne kum döktük. Bizi zorla otobüslere bindirip evlerimize getirdiler. Bir ay sonra Çevre Koruma Müdürü Ali Oktar geldi, baktı gitti. Ama bir sonuç çıkmadı” dedi.
25 yıldır Cebeci mahallesinde oturduğunu söyleyen Gülten Aydoğdu ise (57) hem kendisinin hem kızı Fatma (30) ile hem de torunu Rabia’nın (12) astım hastalığına yakalandığını belirterek, “Çevrede bulunan 17 taşocağının 10’u Cebeci Mahallesi sınırlarında kalıyor. Dolayısıyla olumsuzluklardan en çok biz etkileniyoruz. Kanserden insanlar öldü. Halen tedavi görenler var.
Neyi bekliyorlar toplu insan ölümlerini mi” dedi.

Taraf
Yayın Tarihi : 7 Eylül 2008 Pazar 14:44:54


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?