OSTERC’in 7’nci dakikada attığı gol, tribünleri hiç korkutmadı. Nitekim Malatyasporlular gol sevinci yaşarken, sarı lacivertli taraftarlar takımını alkışlıyor, ‘Fener’ sesleriyle Kadıköy’ü inletiyordu. Bu taraftarın takımına olan güveninin en büyük göstergesiydi.

Ancak gelin görün ki, yıldızlar topluluğu Fenerbahçe, 32. dakikaya kadar kendisine inananları neredeyse uyutuyordu. Hiçbir organize atak gelişmiyor, bir tek gol pozisyonu üretilemiyordu.

Her şey Ümit Özat’ın sağdan getirdiği topu Hooijdonk’un kafasına uzattığı andan itibaren değişti. Haftalardır ‘Kazanıyor ama kötü oynuyor’ diye eleştirilen Fenerbahçe, birden bire uyandı. İlk yarının bitimine 13 dakikaka kala haraketlenen sarı lacivertliler, bu süre içinde neredeyse her atağında golle burun buruna geldi.

İki tartışmalı pozisyon, hakem İsmet Arzuman ile Fenerbahçe taraftarının arasını açtı. Tribünler bir çok ikili mücadelede takdir hakkını Malatyaspor’dan yana kullanan Arzuman’a öfkesini artırıyordu. Hooijdonk’un Bülent Akın tarafından ceza alanında formasından çekilerek indirilmesine devam diyen Arzuman, olası bir yenilginin baş kahramanı olarak kenarda bekliyordu. Çizgiden çıkarılan toplar, şutlar, plaselerle renklenmeye başlayan maçın ilk yarısının bitimine 3 dakika kala Nobre önünde bulduğu topu tavana asarak seyirciye rahat bir soluk aldırdı ve devre 1-1 sona erdi.

İkinci yarının başından itibaren maç Malatyaspor yarı alanına taşındı. İlk yarının son çeyreğindeki görüntü devam ediyordu. 57. dakikada Alex’in pasıyla soldan ceza alanına sokulan Deniz’in kale içine ortasına Nobre ayak koyarak topu filelere gönderdi ve takımını 2-1 öne geçirdi. Nobre’nin golleri ‘Lorke’ sesleriyle birlikte farkın da müjdecisiydi sanki. Futbol kalitesi giderek yükseliyor, taraftarın da keyfi yerine geliyordu.

73. dakikada Alex korner kullandı. Defans uzaklaştırdı, Ümit Özat geriden doldurdu, Nobre indirdi, gerilerden gelen Deniz, düzgün bir vuruşla maçın skorunu belirleyen golü attı.