Serdivan Sultan Sarayında verilen iftar yemeğine MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Münir Kutluata, MHP İl Başkanı Mehmet Erdoğan, Adapazarı İlçe Başkanı Ömür Çakar, il, ilçe yönetiminin yanı sıra Sandık Müşahitleri ve Mahalle Temsilcileri katıldı.

Seminerin açılış konuşmasını yapan MHP Adapazarı İlçe Başkanı Ömür Çakar, 12 Eylül referandumunun yapıldığı gün sandık müşahitlerine ve mahalle temsilcilerine büyük görev düştüğünü ifade ederek, yapacakları çalışmalar hakkında bilgi verdi.

MHP İl Başkanı Mehmet Erdoğan yaptığı konuşmada AK Parti iktidarını eleştirerek, 12 Eylül referandumunda AK Partinin gizli hesaplar peşinde olduğunu iddia etti. Erdoğan, ” Mecliste halledilmeyen meclisten referandum kararı ile geçen meclis kararının anayasa mahkemesince de büyük bir kısmı onaylandı. Biz de millet olarak 12 Eylül'de sandığa giderek bir tercihte bulunacağız. MHP bildiğiniz gibi bu referandumda vatandaşlarımızın milletimizin hayır, yönünde oy kullanmasını ısrarla telkin ediyor ve takdiri milletimize bırakıyor. 8 yıla yakın AK Parti iktidarında bugün itibariyle buralarda 1 yıl sonra yapılacak seçim giderine milletimizin dertleri yerine milletimizin sıkıntıları yerine, bu dertleri halletmekle alakalı hiçbir çözümü olmayan, sadece iktidarın kafasının arkasındaki projesini gerçekleştirmeye milleti alet etmekle alakalı bir referanduma gidiyoruz. 7,5 yıldan beri iktidarda olan AK Parti tüm devlet kurumlarındaki kadroları eline geçirmiş, yandaşlarını partililerini, odacıya varına kadar, elinde tutmaktadır. Partizanlık yapılmıştır. Türkiye Cumhuriyetinde bu AK Parti'nin olduğu dönemdeki kadar partizanca, bürokrat, memur atamaları, kapıcıya varıncaya kadar bu atamalar yapılmamıştır. Millete hizmet etmekle alakalı kendi kadrolarını oluşturmakla alakalı ellerinde her imkan vardır. Sermayeyi de yandaş sermaye haline getirmişlerdir. Bütün değerlerimizi, Cumhuriyet döneminde yaptığımız kazanımları da gerek uluslararası firmalara gerekse kendi yandaşlarına vererek sermayenin de AK Parti'lileştirilmesini temin etmişlerdir. Özgür basını da eline geçiren iktidar tek taraflı bir psikolojik bir baskı yapmaktadır. Bu kadar imkanlarını elinde olan iktidar 12 eylülde niye milleti sandığa götürmektedir. Hangi gizli pazarlıklar peşindedir” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Münir Kutluata ise AK Partinin Anayasa oylaması ile bir takım gizli hesaplar peşinde olduğunu, iktidarın kafasında bölücü başını da kapsayan bir af konusunun gündeme getirilmek istendiğini ileri sürdü. Kutluata, “Çok önemli bir dönem ve süreçteyiz. Bu sürecin sonunda eğer iktidarın arzu ettiği sonuç çıkarsa, Türkiye'yi bundan sonra bir başka yerde bir başka şekilde, bu kötü gidişten durdurmak çok daha zor olacaktır. Millet bir referanduma götürülüyor. Sandığa götürülüyor. Bütün Türkiye aylardır bu işle meşgul ediliyor. Ama iktidar diyor ki, esas anayasa değişikliği bundan sonra, yani bu anayasa değişikliğine evet derseniz, esas değişiklik bundan sonra diyor. Şimdi hepiniz düşününüz ve sorunuz. Madem ki aklınızda bir şeyler vardı. Bu milleti yazın bu sıcağında bu mübarek ayda, böyle zorlayacaktınız. Bütün değişikliklerinizi getirseydiniz ya, bundan sonraki anayasa değişikliği acaba ne demektir. Bundan sonraki anayasa değişikliği bölücü örgüt temsilcilerinin, yetkililerinin İmralı'nın son pazarlıkta dile getirdiği ortaya koyduğu şartlardan bir tanesidir. Af istiyorlar ve anayasayı esas kafalarındaki anayasa değişikliği için söz istiyorlar. Bunu kendilerince birinci etap olan ince adım olan anayasa değişikliğine evet demek için. Daha başka bir sürü şartları var. Ayrı parlamento, ayrı demokratik özerkliğin kabulü, özerk Kürdistan vesaire, ve bu yola gidecek anayasa değişikliği. Şimdi bu anayasa değişikliğinin içinde çocuklarla, ilgili şu var, memurlarla ilgili bu var, maddelerinin hepsinin esasen bu gizli maksatı saklamaya yönelik olduğunu daha önce söyledik .şu anda iktidarın başı bunu itiraf etmektedir. Esas anayasa değişikliği bundan sonra Hele bunu benimsetelim diyorlar. Bu hazmettirerek gideceğiz iddiasının da bir devamıdır. Burada vatandaş olarak hepimize çok büyük görevler düşüyor. Ama sandık görevlisi olarak sizlere hepimizden fazla görev düşüyor” diye konuştu.

Evet demenin Türkiye'nin içine sokulmak istendiği ayrıştırma projesine evet demek anlamına geleceğini belirten Kutluata şunları söyledi; “Çünkü iktidarda kalabilmek için, uluslararası bu projeyi hedefine götürmek için her yola başvuran, insanlarla karşı karşıyayız. O bakımdan sandıkların itibarının size emanet edilmiş olması, sandıklarda verilen oyların size emanet edilmiş olması son derece önemlidir. Verilen evet iktidardan memnun olunduğunu gösterecektir, azmasına sebep olacaktır. Evet demek yoksulluğa, açlığa, işsizliğe itirazımız yok. En önemlisi Türkiye'nin içine sokulmak istendiği ayrıştırma projesine evet demek anlamına gelecektir.”

Konuşmaların ardından sandık müşahitleri ve mahalle temsilcilerine eğitim verildi.