Tekstil atölyesinde 25 kişi çalıştıran Ayşegül Köseoğlu, 17 Ağustos 1999'daki depremde her şeyini kaybetti. Ancak ümidini kaybetmeyen Köseoğlu, dört sene sonra emanet bir makine ile işini yeniden geliştirmeyi başardı.

Marmara Depremi'nde tekstil atölyesi enkaz altında kalan ve tüm sermayesini kaybeden Ayşegül Köseoğlu, emanet aldığı dikiş makinesi ile atölyesini yeniden ayağa kaldırdı. Bir yangın ve bir deprem geçiren girişimci kadın, şimdi krizde ayakta kalabilme mücadelesi veriyor. Adapazarı'nda penye dikimi yapan Köseoğlu'nun atölyesi, 17 Ağustos 1999'daki depremde enkaz altında kaldı. 25 kişiyi çalıştırdığı atölyesi ile birlikte her şeyini kaybettiğini anlatan Köseoğlu, "Depremden 2 ay önce atölyemde yangın çıkmıştı. Makinelerim ve kumaşlarım yanmıştı. Onun yaralarını tam sarmıştım ki deprem oldu. Makinelerim ve kumaşlarım yıkılan binanın enkazında kaldı. Enkazla birlikte tüm umutlarımı kaybettim." dedi. Bir süre hastanelerde felçli hastalara bakarak geçimini sağlamaya çalıştığını ifade eden Köseoğlu, 2001 krizinde borçları yüzünden evini de satmak zorunda kaldığını söyledi.

Çıraklıktan yetişen bir işveren iken işçi durumuna düştüğünü belirten Köseoğlu, başından geçenleri şöyle anlattı: "Depremde enkazı görünce 'Bir daha toparlayamam, ayağa kalkamam.' dedim. Çok şükür bir evim duruyordu. O günlerde aldığımız malların borcu vardı. Deprem zamanı her şeyimi kaybedince felçli hastalara bakmaya başladım. 'İnsanların duasını alayım, hem de ekmeğimi çıkarayım.' dedim. Kendimi ayakta tutabilmek için bunu yaptım. Varlıktan yokluğa alışmak çok zor. 2001 krizinde dolar yükselince depolara olan borcumu ödemek için evimi satmak zorunda kaldım. Şimdi kirada yaşıyorum."

2004 yılına kadar hasta bakıcılıkla geçimini sağladığını kaydeden Köseoğlu, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı'ndan aldığı 750 liralık mikro kredi ve bir adet emanet makine ile yeniden tekstil işine döndüğünü belirtti. Yılmadan çalışarak atölyesini yeniden ayağa kaldırdığını söyleyen Köseoğlu, "Bir arkadaşımla birlikte ortak olarak yeniden tekstil işine başladım. Ortağımın sermayesi kısıtlıydı. Benim ise hiç yoktu. Bir vakıftan 750 liralık kredi kullandım. Eski piyasam yoktu. Ancak 'Yeniden mücadele ederek yapabilirim.' dedim. Vakıftan bana 1 yıllığına emanet dikiş makinesi verdiler. 750 liraya bir dükkân kiraladık. İstanbul'a gidip eski kumaşçılarımı buldum. Onlardan da destek gördüm. Biraz para verip açık hesap yaparak mal aldım. 750 lira ve emanet makine ile yeniden işime başladım. Şimdi eskisi kadar olmasa da 5 makine ile atölyemi döndürüyorum." dedi.

Ancak şimdi de ekonomik kriz nedeniyle zor günler yaşadığını belirten Ayşegül Köseoğlu son durumunu şöyle anlattı: "Günlerdir hiç iş yapamadan dükkânımı kapatıyorum. Önce yangın, sonra deprem, şimdi de kriz beni vurdu. Çok zor ayakta kalacağım gibi gözüküyor. Bankalara kredi borcum var. Bunlar yetmezmiş gibi Çin malları da işimizi vurdu. Hükümet kalitesiz ve sağlıksız Çin mallarının ülkeye girmesini engellemeli. Yoksa ayakta duramayız."

Zaman

Yayın Tarihi : 12 Mart 2009 Perşembe 08:35:00