20
Mayıs
2024
Pazertesi
ÇERKEZKÖY - TEKİRDAĞ

Marmara Denizi nasıl öldürülür?

Çorlu ve Çerkezköy’deki sanayileşmenin bedelini önce atıkların bırakıldığı nehirler, ardından da Marmara Denizi ödüyor.

1 FABRİKA ATIKLARININ SON DURAĞI MARMARA

Su kaynakları her geçen gün kuruyan ve kirlilik yüzünden kullanılamaz hale gelen Trakya’da, alarm çanları uzun zamandır çalıyor ama aldıran yok... Özellikle Çorlu ve Çerkezköy’deki aşırı sanayileşme nedeniyle başta Ergene olmak üzere dere ve nehirler artık açık bir lağım kanalına dönüştü. 

Çorlu’ya 20 kilometre, E-5 Çorlu Kavşağı’na bir kilometre uzaklıkta Marmara Denizi’ne artık kirlilikten katrana dönüşmüş olan simsiyah bir dere akıyor. Derenin taşıdığı evsel ve sanayi atıkları denizi siyaha boyayarak, Marmara’nın kirliliğini daha da artırıyor. 

‘Zehir dereleri’
TEMA yetkilileri, akan derenin daha önce kuru bir dere olduğunu, ancak son yıllarda Çorlu ile Marmara Denizi arasında kurulan yaklaşık 15-20 fabrikanın atıklarıyla ve evsel atıklarla beslenerek açık bir lağım kanalına dönüştüğünü ve denize aktığını söyledi. Çevreciler, “Istranca’dan tertemiz doğan Ergene, Trakya’daki sanayi ve evsel atıklar yüzünden Meriç’e bir lağım kanalı olarak karışıyor. Bu gidişle Trakya’nın verimli ovaları zehir ovasına dönüşecek ve tarım tamamen yok olacak” diye konuştu.

2 YAZLIKÇILARIN ‘GİDERLERİ’ de MARMARA’DA

Foseptikten denize

Yazlıkçıların foseptiğini vidanjörle çeken özel şahıslar ile belediye, atıkları yazlıkçıların 1-2 kilometre uzağındaki dereye boşaltarak denizi ve sahili kirletiyor

Marmara sahilindeki evlerin foseptiğini para karşılığı çeken, özel şahısların ve belediyenin vidanjörleri, atıkları yazlıkçıların 1-2 kilometre uzağındaki dereye boşaltarak denizi ve sahili kirletiyor. 

Yazlıkçıları isyan ettiren bu durumun en belirgin örneği Tekirdağ ili Marmara Ereğlisi’ne bağlı Yeniçiftlik beldesinde yaşanıyor. Kanalizasyonu taştığı için yazlıkçılara 3 bin YTL para cezası kesen belediye, sahildeki evlerden para karşılığı vidanjörlerle çektiği foseptiği, yazlıkların önünden denize akan dereye boşalttı. Denize asit köpüğü şeklinde akan dere, foseptik ve diğer atıklar nedeniyle kumsalı yosun, denizi mikrop yuvası haline getiriyor. Denize giren, soluğu hastanede alıyor.
Vatandaşların isyanı üzerine gittiğimiz Yeniçiftlik’te, ters yöne hızla ilerleyerek trafik kurallarını ihlal eden vidanjörle karşılaştık. Sahildeki evlerden foseptiği çeken vidanjörlerin, atıkları, sahilden 1-2 kilometre uzaklaştıktan sonra, sitelerin içinden denize akan Meşe Deresi’ne boşalttıklarını görüntüledik. 

Vidanjör yarışları
Sadece Yeniçiftlik beldesinde biri belediyeye ait, 9 vidanjör aralıksız çalışıyor. Tarımla uğraşan köylü, “daha kârlı olduğu” gerekçesiyle traktörünü satarak vidanjör aldığını söylüyor. Belediyenin 30 YTL’ye çektiği foseptiği, özel vijandörler 60 YTL’ye çekiyor ve yine yazlıkçıların bulunduğu denize akan dereye boşaltıyor.
Vatandaş, sivrisinek, kanalizasyon kokusu ve mikrop saçan ortam nedeniyle isyan ediyor; evlerini satmak istediklerini ancak alıcı bulamadıklarını, denize girince de soluğu hastanede aldıklarını anlatıyor. Bazıları da, “Foseptik sızıntı yaptı diye belediye sitemize 3 bin YTL ceza kesti, peki belediyeyi kim cezalandıracak?” diye soruyor. 

Arıtma tesisi yetersiz’
Olayı doğrulayan Yeniçiftlik Belediye Başkanı Kadir Ünal şunları söyledi:
“Beldemizde 30 bin konut var. Yazın 80 bin, kışın 8 bin insan yaşıyor. 35 bin kişilik arıtma tesisimiz var. Bir sitenin yıllık foseptik maliyeti 10 bin YTL. Bu parayı vermemek için kendileri de denizi kirletiyor. Arıtma tesisimiz yeterli değil ve deşarj sorunu var. Atıkları, bu nedenle dereye boşaltıyoruz. Sorun önümüzdeki hafta giderilecek.” 

‘Valilik durumdan haberdar’
Vatandaşın Tekirdağ Valiliği’ne gönderdiği şikâyet dilekçesi üzerine 29 Eylül 2006’da Çevre ve Sağlık Komisyonu rapor hazırladı. 29 Eylül 2006’da hazırlanan raporda, belediyenin atıkları dereye boşalttığı tespit edildi. Sorunu çözecek projenin 13 Mart 2007’ye kadar tamamlanması ve yetkililer tarafından bu durumun ısrarlı takibinin yapılması karara bağlandı. Ancak raporun takibi yapılmadı.

Milliyet
Yayın Tarihi : 28 Temmuz 2008 Pazartesi 14:36:54


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
İsfendiyar Topçu IP: 88.235.43.xxx Tarih : 7.09.2008 22:10:43

Eskiden 40 metreden çıkan su şimdi organize tarafında 400 metreden çıkıyor. Sanayi atıkları tüm trakya toprağını ne hale getirdi gidip görmek lazım.Tonlarca kimyasalların çevreyi ve o verimli toprakları ne hale getirdiği ortada. Hibrit tohum adı altında bir yandan yerli tohumumuz yok oldu diğer yandan şimdi organik tarım diye yine kurtarılmaya çalışılıyor. Toprağımızın böylece heba edilmesinde de 3-5 paraya tav olup arazisini fabrikalara satan köylülerimizde de suç yokmu acaba.Tabi onların gözlerini boyayanların da. En ufak Tekstil boyahanesinden günde tonlarca atık toprağa gitmiyor mu.Arıtmalara giden suyun nasıl geri dönişü oluyor merak ediyorum.Her gün milyonlarca m3 su onlarca km uzaklara gidiyor. Ben çok üzülüyorum şahsen.