Hollanda'da yaşayan gurbetçi Çağlayan Çevik, Yalova'nın Çiftlikköy ilçesine yaklaşık 2.5 milyon Euro'luk orkide üretim tesisi kurdu. 14 dönüm alana kurulan cam kaplı sera tamamen akıllı beyinle yönetilecek.

Hollanda'da yaşayan Çağlayan Çevik tarafından kurulan Çevik Flowers, Hollanda hükümetince desteklenen teşvik kredisi kapsamında Türkiye'ye yatırım yaptı. Başta Rusya, Almanya, Fransa gibi Avrupa ülkeleri olmak üzere 13 ülkeye kesme çiçek, iç ve dış mekan süs bitkisi ihraç eden firma, Hollanda hükümetinin Türkiye'de desteklediği 18 projeden birini Yalova'da hayata geçirdi.

Çeşitli sektörlerde gerçekleşen 18 Hollanda yatırımının süs bitkisi ayağını oluşturan Çevik Flowers, Yalova'nın Çiftlikköy ilçesinde 25 dönüm alana yaklaşık 2.5 milyon Euro'luk yatırım yaptı. 14 dönüm kapalı cam sera alanına sahip tesisle özellikle Rus ve Balkan pazarına yönelmek isteyen firmanın yöneticisi Sevcan Çevik, 3 yıldan bu yana şekillendirdikleri projelerinde sona gelindiğini, bugüne kadar 1.7 milyon Euro tutarında yatırım yaptıklarını dile getirdi. Türkiye'de çeşitli 5 yıldızlı otellerle
peyzaj alanında çalıştıklarını belirten Çevik, proje hakkında bilgi verdi.

Yatırım için Yalova'yı tercih etmelerinde İstanbul'a yakınlığının etkili olduğunu dile getiren Çevik, "14 dönüm cam seramızda özellikle orkide ve ileride dış mekan süs bitkisi üretimi yapacağız. Hollanda'da bulunan merkezimizle dünyanın hemen her yerine süs bitkisi ihraç ediyoruz. Özellikle Rusya pazarına giden çiçeklerimizi bundan böyle Türkiye'de üretip pazarlayacağız" dedi.

Maksatlarının 10 yıl içinde Türkiye'ye 70 milyon ağaç tohumu dikmek olduğunu da dile getiren Çevik, Mayıs ayında resmi açılışlarını yapacaklarını söyledi. Türkiye'de özellikle bürokrasi sıkıntısı yaşadıklarını da ifade eden Çevik, "Hollanda'nın satışlarının yüzde 70'i Rusya'ya. Şimdi biz bunu buradan yapmak istiyoruz" diye konuştu.

Projenin üretim ayağının başındaki Hollandalı ziraat teknikeri Hendrik Richard Keijzer ise kurdukları seranın teknik bakımdan Türkiye'de eşine rastlanmadığını söyledi. 13 yıldır Türkiye'de bulunan ve ana dili gibi Türkçe konuşan Keijzer, metrekaresi 50 Euro'ya mal olan seranın tamamen otomatik olarak çalışacağını belirtti. Keijzer, "Seramızda ısınma, damlama sistemli sulama ve havalandırma gibi sistemler tamamen otomatik olarak yapılıyor. Örneğin hava sıcaklığına bağlı olarak sistem otomatik olarak camları açıyor veya kapıyor. Havalandırmasından tutun da damlama sistemli sulamasına kadar her şey bilgisayar yardımıyla yapılacak. Ana bilgisayar sayesinde tüm serayı kontrol edebiliyorsunuz. Bir nevi el değmeden üretim diyebiliriz. Türkiye'de şu anda bir benzeri yok. Görenler hemen merak edip uygulamak istiyorlar, ama maliyeti duyunca vazgeçiyorlar. Dayanıklılık olarak da mükemmel durumda bir sera. Metrekare başına 40 kilo kar yükü çekebilir. En ağır fırtınalara bile -örneğin saatte 150 kilometre esen bir fırtınaya- dayanıklıdır. Son lodos fırtınalarında pek çok sera zarar görürken bizde hiçbir zarar olmadı. 6.5 şiddetindeki depremde bile sadece camları zarar görebilir. Kuracağımız doku laboratuarlarında yeni türler çeşitlemeleri üzerinde çalışacağız" diye konuştu.