28
Mayıs
2024
Salı
YALOVA

Tuzla'nın yükünü Yalova hafifletecek

 


Yalova'daki Sefine Tersanesi'nde, işçilerin güvenliği için gerekli tedbirler alınmış. Yüksekte çalışanlar için güvenlik kemeri ve düşmeyi engelleyici koruyucu çember bulunuyor. 

Peş peşe yaşanan ölümlü kazalarla gündeme gelen İstanbul Tuzla'daki tersaneler, yer darlığından şikâyetçi. Bu sebeple bölgedeki birçok büyük firma, Yalova'ya taşınıyor.

Bir yıl önce canlanan Yalova'daki tersanelerde ise çok farklı bir anlayış göze çarpıyor. Bölge, tamamlanan altyapısı ve işçi güvenliğine yönelik tedbirlerle dikkat çekiyor. İşçilerin büyük bölümü Tuzla'dan gelmiş. Her firma için ortalama 140 bin metrekarelik bir yer tahsis ediliyor. Bu, Tuzla'daki 6 tersanenin kapladığı alana bedel. Yalova'da eğitime de büyük önem veriliyor. Taşeronlar dâhil bütün çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği dersi alıyor. Sınavlarda başarılı olan işçilerin akciğer grafisi çekiliyor. 'Ağır ve riskli iş görebilir' onayını alanlar, tersane doktorunun kontrolünde işe başlıyor. Baret ve koruyucu ayakkabı giymeyenler para cezasına çarptırılıyor.

İş sağlığı ve güvenliği uzmanı, eğitim sınıfı ve doktoruyla güven veren Sefine Tersanesi, riski en aza indirme gayretinde. Yüksekte çalışanlar, güvenlik kemeri dışında düşmelerini engelleyici koruyucu çember içinde işini yapıyor. Oksijen tankları Tuzla'da olduğu gibi çalışma alanının içinde değil en az üç metre uzağında bulunuyor. Sertifikalı iş güvenliği uzmanları çalışma sahasında gün boyu risk değerlendirmesi yaparken, alanla ilgili 'gün sonu raporu' hazırlanıp sorumlu müdüre teslim ediyor. Eksikler belirlenip diğer gün iş başlamadan gideriliyor. Yaralanan olması halinde, grubun içinde yer alan ilkyardım görevlisi ilk müdahaleyi yapıyor. Sedyeyle revire kaldırılan yaralı, kurum doktoru ve sağlık memuru tarafından müdahale görüp hastaneye sevk ediliyor.

Sefine Tersanesi Müdürü Müjdat Uludağ, "Bunca önleme rağmen iş kazası yaşanabilir." diyor. Tuzla'daki işçi ölümlerinin en büyük sebebinin yer darlığı olduğuna işaret eden Uludağ, sektörün en önemli unsurlarından taşeronluğun yanlış anlaşıldığı görüşünde. "Tersanelerde taşeronluk sisteminin kaldırılması düşünülemez." diyen Uludağ, bu firmaların işlerin daha seri yapılmasında etkili olduklarını belirtiyor: "Bugün sektör dünyada ilk beşe girmişse bunu yeterli ve yetişmiş elemana borçlu. Ancak sektör öyle hızlı büyüdü ki işi bilmeyenler de bu işe girdi. Taşeronluk, küçük gruplar halinde çalıştığı için büyük şirketleri hantallıktan kurtarıyor. Türkiye'de hiçbir tersane taşeronsuz çalışamaz. Çünkü bu sektörün yüzde 80'ini bu kesim oluşturuyor." Tersanede çalışan işçilerden Recep Gül, Tuzla'dan gelmiş. Çalışma ortamının rahatlığına işaret eden Gül, her işçinin farklı bölgesi olduğunu söylüyor. Tuzla'da arkadaşının iş kazasında ölmesinden sonra üç yıl işe ara veren Gültekin Cindar da Sefine Tersanesi'nin sakinlerinden. Cindar, Tuzla'daki birçok işçinin psikolojisinin bozulduğunu, iş bulanların bölgeden adeta kaçtığını belirtiyor. İşçileri getiren taşeron firmanın sahibi Ahmet Sait Atasoy da çalışma şartlarından memnun. Bölgeye, Tuzla'dan işçi kayması olduğunu belirten Atasoy, "Altyapısı, düzen ve tertibiyle Yalova, diğer tersane alanlarına örnek." diye konuşuyor.

Beşiktaş, Özata, Selimoğlu gibi 48 tersane alanı bulunan Yalova'da, en küçük tersane 30 bin metrekare alana kurulu. Tuzla'dakilerin en büyüğü 20 bin metrekare olduğu hesaba katılırsa, çalışma tedbirlerinin uygulanması açısından müsait ortama sahip. Tuzla'daki işyerini Yalova'ya taşıyanlardan Sefine Tersanesi'nin sahibi Salih Zeki Çakır, sektördeki aşırı yoğunluğun hatalara davetiye çıkardığı görüşünde. Hükümetin tersanecilerin önündeki engelleri kaldırmasından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Çakır, Tuzla'daki sorunun uzun vadede çözüleceği inancında. "İşyerinin kapanması çözüm değil. Bu, ayağına kurşun sıkmak olur." diyen Çakır, 30 bine yaklaşan tersane işçilerinin eğitimden geçirilmesi gerektiğini ifade ediyor. Tersane taşıma işleminin kısa vadede mümkün olmadığını belirten Kaptan Salih Zeki Çakır, durumu, "Tersanenin sıfırdan kurulması ciddi bir zaman ve harcama istiyor. Bunu herkes göze alamıyor." sözleriyle özetliyor. Basının sadece işverenleri suçlayarak haber yapmasından yakınan Çakır, durumun ideolojik istismara varan olaylara yol açmasından şikâyetçi.

Bu arada, Yalova'da tersane alanının yapımı için gerçekleştirilen dolgu işlemi Danıştay 6. Dairesi tarafından durduruldu. 4,5 kilometrelik sahil şeridinde yaklaşık 80 tersane kurulmasını amaçlayan dolgu alanı imar planını iptal eden Danıştay, gerekçe olarak yapımcı firmanın Altınova ve Subaşı belediyelerinin sınırları içinde kalan bölge için 'uygun' görüşünü geç almasını gösterdi. Firmadan yeni 'uygundur' görüşü isteyen Danıştay, imar planına ilişkin görüşün Altınova ve Subaşı belediyelerince valilik teklifi ile birlikte Bayındırlık ve İskân Bakanlığı'na sunulmasından sonra yürürlüğe gireceğini açıkladı.

Zaman
Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2008 Çarşamba 13:21:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?