Gayrimenkul sektörü ‘genç'leşiyor

İnşaat sektöründe genç patronların sayısı hızla artıyor. Sektördeki birçok şirkette 40 yaşın altındaki patron ve yöneticiler görev yapıyor.

Yurtdışında eğitim gören, birkaç dil bilen ve mühendislik eğitimine sahip yeni nesil inşaatçılar sektörün değişen yüzünü temsil ediyor.


İş dünyasında yönetici ve patron profili hızla değişiyor. Yaşını başına almış, 'kelli ferli' patronlar ve yöneticilerin yerini artık genç kuşaklar alıyor. İş dünyasının büyük bir çoğunluğunu oluşturan aile şirketlerinde ikinci hatta üçüncü kuşağın başa geçmesi, profesyonel yönetici kadrolarında gençlere yer verilmesi bunun en önemli nedeni. Bu değişim son yılların en gözde sektörlerinden biri olan gayrimenkulde de çok bariz bir şekilde kendisini gösteriyor. Sektördeki büyük birçok inşaat şirketi ve GYO'larda (Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı) 40 yaşın altındaki patron ve yöneticilerin ağırlığı her geçen gün artıyor. Genç kuşakla birlikte klasik inşaatçı imajı da hızla değişiyor. Eğitim almadan alaylı olarak yetişen inşaatçıların yerini, yurtdışında eğitim almış, birkaç dil bilen, hatta uluslararası şirketlerde çalışmış yeni nesil genç patron ve yöneticiler alıyor. Gayrimenkul sektörünün popüler olmasıyla son yıllarda göz önünde olan ve adını daha çok konut, alışveriş merkezi projeleriyle duyduğumuz genç patron ve yöneticilerin dünyasına yakından bakalım istedik. İşte size gayrimenkul sektörünün 40 yaşın altındaki genç patron ve yöneticileri …

Kendini kabul ettirmek en zoru…

Yurtiçinin yanı sıra yurtdışında imza attığı konut projeleriyle adını duyuran Regnum'un patronluk koltuğunda genç bir isim, 36 yaşındaki Ufuk Öztürk oturuyor. Opet'in kurucularından Fikret ve Nurten Öztürk'ün üç çocuğunun en büyüğü olan Ufuk Öztürk, Regnum'da kız kardeşi Filiz Öztürk'le birlikte işleri idare ediyor. Bilkent Üniversitesi'nde işletme eğitimi alan Öztürk, iş hayatına Opet'te çalışarak başlamış. Burada en alttan en üst kademeye kadar farklı pozisyonlarda görev almış. Üç yıl öncesine kadar Opet'te yönetim kurulu başkanlığı yürüten Öztürk, ardından Regnum'la bambaşka bir alana, inşaata yönelmiş.

Öztürk, genç bir yönetici olarak başlangıçta, kendisi kabul ettirmek konusunda biraz zorlandığını belirtiyor. "Eğer 30 yaşın altındaysanız ciddiye alınmak, kendinizi kabul ettirmek kolay değil. Başlangıçta zorlandım fakat ardından kendimi kabul ettirdim. Bilginiz ve görgünüzle kendinizi kabul ettiriyorsunuz. Bu nedenle kendinizi yetiştirmeniz son derece önemli. TÜSİAD, TÜGİAD gibi birçok derneğin üyesi olmak ve buradan edindiğim çevre bana avantaj sağladı. Okuyorum, bir yandan da kendimi yetiştiriyorum" diyor.

Tüm sektörlerde genç yöneticilerin sayısının hızla artığını söylen Öztürk, gayrimenkul sektöründe genç patron ve yönetici sayısının artmasının bunun doğal bir sonucu olduğunu düşünüyor. Eski kuşakla yenisi arasındaki en büyük farkın vizyon olduğunu söyleyen Öztürk, "Eski kuşakla yeni kuşak arasındaki en büyük fark geleceğe yönelik planlamada. Geçmiş kuşak biraz kara kuşak gibi, rüzgar nereden eserse oraya göre hareket ediyor. Yeni kuşak dünyayla daha barışık, bilgi sahibi ve daha fazla okuyor" diyor.

Her sektör gibi gayrimenkulün de zorlukları olduğundan sözeden Öztürk, bu konuda şunları söylüyor: "Gayrimenkulün zorluğu likit olmayan yapısı. Bu nedenle hesabınızı iyi yapmanız gerekiyor. Finansal gücünüz yoksa iflas edersiniz. Bu işin en büyük tehlikesi bu."

"Genç kuşak yöneticilerdeki en büyük tehlike gençliğin verdiği heyecan nedeniyle kendilerini aşacak işlerin altına girmeleri" diyen Öztürk, genç yönetici ve patron adaylarına şu önerilerde bulunuyor: "Ayağınızı yorganınıza göre uzattığınızda aynı zamanda vizyon sahibiyseniz başarılı olma şansınız yükseliyor." Öztürk'e göre genç yönetici adaylarının dünyayı gezip görmeleri de çok önemli. "Çin'e, Dubai'ye, ABD'ye, İngiltere'ye gitmeden gayrimenkul sektörünün nereye gittiği konusunda çok fazla bir fikriniz olmaz" diyor.

Babamla aynı meslekte olmamız avantaj

Bünyesindeki genç yönetici ve patronlarla dikkat çeken inşaat şirketlerden biri de Teknik Yapı. Şirketin patronu Nazmi Durbakayım'ın oğlu Umut Durbakayım, yönetimde aktif olarak rol alıyor. Teknik Yapı'nın yönetim kurulu başkanlığını yürüten Umut Durbakayım, 1975 doğumlu. Durbakayım, Yıldız Teknik Üniversitesi'nin inşaat mühendisliği bölümünden mezun. Durbakayım, üniversite eğitiminin ardından Amerika'da University of California'da kısa dönemli işletme eğitimi de almış. İş yaşamına öğrencilik yıllarında babasının yanında çalışarak hazırlanmış. Çocukluğunun şantiyelerde geçtiğini anlatan Durbakayım, ilkokuldan itibaren çivi düzeltmekten ilerleyen yıllarda duvar ve harç yapmaya kadar çeşitli işler yaptığından sözediyor. Sektörde çalışan birçok profesyonel yöneticiye göre şanslı olduğunu belirten Durbakayım, "Babam iş yaşamındaki deneyimlerini bana ilkokul çağımdan bu yana sürekli aktarmaya devam ediyor" diyor.

Durbakayım da profesyonel yöneticiliğe başladığında bazı zorluklarla karşılaşmış. "İlk başta otoritenin sağlanması, kendimi ispat etmek gibi zorluklardı bunlar. Çünkü şantiyelerimizde askerlikte olduğu gibi emir komuta zinciri vardır. Bunun sağlıklı olabilmesi için alt kademedekilerin benim bilgime inanmaları gerekiyordu. Öncelikle babamdan aldığım deneyimleri ve üniversiteden edindiğim mühendislik bilgilerini bir ara getirerek işimde başarılı olduğumu göstermem gerekti" diyor.

Durbakayım, yöneticiliği başarıyla yürütüyor ama bunun çok da kolay olmadığını belirtiyor bir yandan da "Teknik Yapı'yı yoktan var eden babam Nazmi Durbakayım'ın geldiği noktadan aynı kararlılıkla yürümek ve başarısını büyütmek hiç de kolay bir şey değil" diyor. Eski kuşak inşaatçılarla yenileri arasında önemli farklar olduğunu söyleyen Umut Durbakayım, inşaat mühendisliği eğitimi almış eski ve yeni kuşak arasında çok fark olmadığını düşünüyor. "Çünkü" diyor, "İnşaat mühendisliğinin tanımı bir. Dolayısıyla mühendislik nosyonunu almış, teknolojiyi takip eden, yönetmeliklerdeki değişiklikleri, dünyadaki yeni trenleri ve uygulamasını bilenler arasında eski veya yeni kuşak diye bir fark olduğunu düşünmüyorum." Durbakayım, babasının mühendislik eğitimi almasının da birlikte çalışmaların daha kolaylaştırdığını söylüyor.

Eski kuşakların altyapısı daha iyi

Teknik Yapı'nın CEO'luk koltuğunda ise 1968 doğumlu olan Teoman Metehan var. Boğaziçi Üniversitesi'nde inşaat mühendisliği eğitimi alan Metehan, aynı üniversitede yüksek lisans yapmış. Metehan ayrıca Amerika'da MBA eğitimi de almış.

Teknik Yapı'da iki yıldır CEO'luk yapan Metehan, daha önce inşaat ve bilişim alanında ABD ve Türkiye'de uluslararası firmalarda çalışmış. Metehan, " Bu, vizyonumu geliştirmeme yardımcı oldu" diyor. Metehan, "İnşaat sektörünün en önemli zorluğu özellikle konut sektöründe yüzlerce kalem işin bir proje kapsamında yapılıyor olmasından dolayı süreçlerin kontrol altında tutulmasını sağlamak" diyor.

Metehan, gayrimenkul sektöründe genç yönetici ve patronların ağırlığının artmasıyla ilgili olarak ise, "Pek çoğu ikinci kuşakta olan bu firmaların genç yöneticileri bugünün daha da zorlaşmış olan iş koşullarına uyum sağlayabilmek için kurumsallaşmanın gereğinin farkına varmış durumdalar. Onun için de aileden gelen iyi yetişmiş ve donanımlı genç kuşağın yanı sıra vizyon sahibi genç profesyonellerin de ağırlıklı olarak yönetimde yer aldığını görüyoruz" diyor. Metehan, eski kuşakların çok zor koşullarda çalışmalarından dolayı mühendislik altyapılarının çok daha iyi olduğunu düşünüyor. Yeni neslin ise çok daha şanslı olduğunu söyleyen Metehan, teknolojinin sağladığı olanaklarla mesleki bilgilerini kolaylıkla geliştirebildiğinden söz ediyor.

Çocukluğum şantiyelerde geçti

"Küçük yaşlardan itibaren inşaat işine ilgim çok fazlaydı. İnşaat işi ile uğraşan bir ailenin içinde olmam nedeniyle çocukluğum şantiyeler, iş makineleri, demir, beton ve çiviler arasında geçti. Bunlar hayatımda o yaşlarda bile zevk aldığım şeyler oldu" diyor Varyap'ın genç CEO'su Erdinç Varlıbaş

Varyap İnşaat'ın patronu Süleyman Varlıbaş'ın oğlu olan Erdinç Varlıbaş, sektördeki en genç yöneticilerden biri. 31 yaşında. Varlıbaş, aynı zamanda Varlıbaş Holding'in yönetim kurulu başkan vekilliğini yürütüyor. Yıldız Teknik Üniversitesi'nde inşaat mühendisliği eğitimi alan Erdinç Varlışbaş'ın çocukluğundan beri en büyük hayali inşaat mühendisi olmakmış. Erdinç Varlıbaş, mühendislik eğitiminin ardından İtalya'da bir yıl dil eğitimi almış ve ardından London Study Center'da (RBS) uluslararası iş yönetimi dalında yüksek lisans yapmış. Eğitimini tamamladıktan sonra Türkiye'ye dönerek aile şirketinde profesyonel olarak çalışmaya başlamış. İş hayatına üniversite döneminde aile şirketinde çalışarak adım atan Erdinç Varlıbaş dil ve yurtdışındaki yüksek lisans eğitiminin kendisine çok büyük katkısı olduğunu, avantajlar sağladığını belirtiyor. Varlıbaş, "20'li yaşlardaki bir insanın almayacağı sorumluluklar alıp, zaman zaman hatalar da yaparak kendimi geliştirmek için çalıştım" diyor.

Varlıbaş, çok genç yaşta yöneticilik koltuğuna oturmasından dolayı pek fazla zorlanmamış. "Kendine güveni yüksek olan biriyim ve kolay kolay pes etmem. Bilmediklerimi hep sorarak öğrenirim ve bundan hiç çekinmem. Bu nedenle pek fazla zorlanmadım" diye konuşuyor.

Varlıbaş, gayrimenkul gibi direkt insan hayatıyla ilgili bir sektörde genç yaşta büyük sorumluluklar almanın çok kolay olmadığı görüşünde. "Güven vermek zorundasınız ve o güveni sözle değil, kişiliğinizle, kurum olarak duruşunuzla sağlayabilirsiniz ancak" diyor.

Gayrimenkul sektörünün son 3 -5 sene içerisinde genç yöneticilere kapılarını açtığını söyleyen Varlıbaş, "Çünkü eğitimli, dünya görüşü yüksek, kendine güvenli ve vizyon sahibi yeni bir nesil geldi. Bu nesil klasik yöntemlerden ziyade daha deneyimci, yaratıcı ve kuşkulu fikirler üretti ve bunda genç yöneticilerin cesaretinin çok etkisi oldu" diyor.

Gayrimenkul sektöründe genç kuşakların daha iyi şartlarda eğitimler alıp dış dünyaya uyum sağladığını belirten Varlıbaş, eski kuşakların ise zor koşullarda ve daha az olanaklarla çalıştığını vurguluyor. Varlıbaş, eski kuşaklarla çalışmanın zorluğuyla ilgili olarak ise, "Eğer ikna edemezseniz bazı uygulamalarınızı gereksiz bulabilirler ve rakamların öne çıktığı sonuçlara daha çok önem verebiliyorlar" diyor.

Toray İnşaat'ın 27 yaşındaki yöneticisi


Torunlar, gıdanın ardından gayrimenkul sektörüne giren ve son dönemlerde bu alandaki yatırımlarıyla dikkat çeken bir grup. Grubun inşaat şirketinin başında ise ikinci kuşaktan çok genç bir isim, 27 yaşında Emre Torun var. Marmara Üniversitesi iktisat bölümünden mezun olan Emre Torun, Torunlar Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyeliği'nin yanı sıra Torunlar Gıda'da genel müdürlük yapıyor. Torun, yönetime küçük yaşlarda şirkette pişerek hazırlanmış. "Çok küçük yaşlarda okuldan kalan tüm zamanlarımı şirketin üst kademelerini tanıyarak değerlendirdim" diyen Torun, 18 yaşından itibaren ise üniversiteyle iş yaşamını birlikte sürdürmeye başlamış. Muhasebeden pazarlama ve dış ticarete kadar şirkette farklı departmanlarda çalışmış. "Aile şirketlerinde ikinci kuşağın en büyük sıkıntısı patron çocuğu olarak görülmekten kaynaklanan önyargı ile karşılaşmak" diyen Torun, çok küçük yaşlarda şirkette çalışmaya başlamasının bu zorluğu aşmasında büyük katkısı olduğunu anlatıyor. Emre Torun, Türkiye ve dünyadaki tüm gelişmeleri takip ederek sürekli kendisini geliştirmeye çalıştığını vurguluyor. Torun, inşaat grubunda amcası Aziz Torun ile birlikte çalışıyor. Kuşak çatışması yaşamadıklarını söyleyen Torun, "Aksine kendisinin tecrübe ve birikimlerinden, iş yapma stilinden çok ders çıkarıyorum" diyor.

Finanstan gayrimenkule
…

Marmaris Martı bünyesinde geçen yıl faaliyete başlayan Martı GYO'nun (Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı) genel müdürlüğünü sekiz aydır Emre Narin yürütüyor. Narin, Marmaris Martı'nın ortağı Halit Narin'in oğlu. Genel müdürlük koltuğuna yeni oturan Narin, yurtdışındaki eğitim ve iş deneyiminin yanı sıra genç yaşıyla da dikkat çekiyor. 35 yaşında olan Narin, lise eğitiminin bir bölümünü İsviçre'de tamamladıktan sonra Amerika'da Syracuse Üniversitesi'nde finans konusunda eğitim almış. İş hayatına New York 'ta, The Park Avenue Bank'ta başlayan Emre Narin, Londra'da Cantor Fitzgerald International'da uluslararası piyasalarda aracılık yaptıktan sonra geçen yılın başına kadar bu şirketin Türkiye temsilciliğini yapan şirketin ortağı olarak görev yapmış. Narin, GYO'nun başına geçerken genç olmasından ziyade daha çok sektör değiştirdiği için zorlandığını anlatıyor. "Finans piyasalarında yarım saat içinde onlarca işlem olabilirken reel sektörde herhangi bir konunun başlayıp bitmesi günler, aylar ya da yıllar alabiliyor" diyor. Ablası Oya Narin'le birlikte çalışan Emre Narin, "Babam son iki yıldır turizm ve gayrimenkul konusunda ablamla neleri daha iyi yapabileceğimizi söylemek dışında işlere karışmıyor. Fakat onun varlığından güç alıyoruz" diyor. Eski kuşağın olaylara pratik yaklaştığını söyleyen Narin, yeni kuşağın ise şeffaflık ve kurumsallığı ön planda tutmaya çalıştığından söz ediyor. Son birkaç yıldır gayrimenkul sektörünün hızla büyüdüğü söyleyen Narin, sektördeki genç yönetici sayısının daha da artacağını düşünüyor.

Diğer genç patron ve yöneticiler

+ 36 yaşında olan Soyak İnşaat Genel Müdürü Emre Çamlıbel, Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği mezunu. Çamlıbel, Amerika Birleşik Devletleri, Massachusetts Institute of Technology (MIT)'de yüksek lisans derecesine sahip.

+ Yapı Kredi GYO'nun Genel Müdürü Yücel Ersöz 35 yaşında. Ersöz Boğaziçi Üniversitesi İnşaat mühendisliği bölümünden mezun.

+ CHP'nin Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in 35 yaşındaki oğlu Burak Öymen ise Kazak merkezli Capital Partners'ın ortağı. Temple Üniversitesi'nden mezun olan Öymen MBA de yapmış.

+ 1970 doğumlu olan Seba Gacemer, Sinpaş GYO'da genel müdür yardımcısı olarak görev yapıyor. Gacemer, Anadolu Üniversitesi, işletme bölümünden mezun.

+ Aşçıoğulu İnşaat'ın patronu Yaşar Aşçıoğlu'nun iki oğlu Cenk ve İrfan Aşçıoğlu, Mesut Yılmaz'ın oğlu Yavuz Yılmaz'la birlikte kurdukları Selenium İnşaat'la taahhüt işleri yapıyorlar. Yeditepe Üniversitesi
'nde eğitimlerine devam eden Aşçıoğlu kardeşlerden Cenk 25, İrfan ise 26 yaşında. 30 yaşında olan Yavuz Yılmaz ise Washington Üniversitesi'nden mezun.

+ Okan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı olan Ömer Okan 33 yaşında