Mimar Boysan'dan hayat dersi

86 yaşındaki Mimar Aydın Boysan, 45'li yıllarda yaşadığı zorlukları şöyle anlattı.....

Ekim ''Dünya Mimarlık ve Konut'' günü etkinlikleri çerçevesinde 86 yaşındaki Mimar Aydın Boysan, Mimarlar Odası Adana şubesinin konuğu oldu.

Boysan, etkinlik kapsamında, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde bulunan Akif Kansu Toplantı salonunda "Yazmak-Çizmek-Yaşamak" konulu söyleşiye konuşmacı olarak katıldı.

Pogramda 1940-45'li yıllarında yaşantısının zorluklara dikkat çeken Boysan, ağır şartlar altında yarı aç çalıştığını, ayda bir kere mahalle hamamına gittiğini ve yaşadığı tüm zorluklara rağmen geleceğe dair umudunu hiç yitirmediğini dile getirdi.

Boysan, "Yaşamak üzerine iyi de, kötü de söyleniyor, gülmeyi bilmek gerekiyor. Geçmişle ilişkisini kesen zaten ölmüş demektir. İnsanlar hak ettiği yaşamı yaşıyorlar. Ömür boyu çırpınmayı bırakmamak gerekir. Hiçbir şey için geç kalınmış değildir." dedi.

O yıllarda dünya enerjisinin yarısı insan kol ve bacakları ile elde edildiğini vurgulayan Boysan, uzun süren petrol şımarıklığına dikkat çekti. Boysan, dünyada petrolün bitişiyle bunalımların kaçınılmaz hale geleceğini vurguladı.

Bir çocuğa konuşma ve okumada gramerin önemi neyse, mimarlığın gramerinin ise taşıyıcı sistem olduğunu bildiren Boysan, tek taşla başlanan inşaatlara önce kemerler, kapı, pencere derken yığma yapılara geçildiğini bildirdi. Boysan, son 200 yıldan günümüze de betonarme ve çeliğin hayata geçtiğini kaydetti.

17 Haziran 1921 İstanbul doğumlu olan Boysan, 61 yaşında Hürriyet gazetesinde köşe yazarlığına başladı. İlk kitabını 63 yaşında yazdı. Bugüne kadar tam 32 kitap yazdı. Yazdığı kitaplardan bazıları Mizah Paldır Güldür, Yangın Var, Umut Simit, Yalan, Oldu mu Ya! Fısıltı, Dostluk, Aldanmak, Söylesem Bir Türlü, Gezi Dünyayı Severek I, II, III, Yollarda, Uzaklardan, Roman Yıl 2046 Uzay Anıları ,Deneme-Anı İstanbul Esintileri, Leke Bırakan Gölgeler, Yaşama Sevinci, Sev ve Yaşa, Damlalar, Zaman Geçerken, Aynalar, Yüzler ve Yürekler, Felekten Bir Gün, İstanbul'un Kuytu Köşeleri, Neşeye Şarkı, Nereye Gitti İstanbul?