Şirketlere elemanlar havuzdan

Şirketlere eleman havuzu kuruluyor

Londra merkezli I Work Life, yeni mezun gençlere iş ve staj yeri buluyor. Şirket, yedekleme havuzu ve üniversite işbirlikleriyle iddialı

İnsan kaynakları şirketleri, müşterilerine genç yetenekler kazandırmak konusunda üniversitelerle işbirliğini keşfetti. Aslında bu gecikmiş bir birliktelik ama hızlı geliştiği konusunda hakkını teslim etmek lazım. 2008 Eylül’ünde Türkiye’de hizmet vermeye başlayan ve kriz döneminde yayılmaya çalışan I Work Life (IWL), özellikle üniversitelerin son sınıflarında okuyan, yeni mezun ve iki yıl deneyimi olan gençleri işe yerleştiriyor. Öncelikli hedeflerinden biri de üniversitelerin belli bölümleriyle ilişkiye girip, öğrencilerle daha kampustayken ilişki kurmak.

IWL, üst düzey yönetici yerleştirme hizmeti veren Londra merkezli Antal International’ın alt şirketi. 28 ülkede faaliyet gösteren Antal, 1997’den bu yana 12 ülkede IWL şirketini devreye sokmuş.

Antal Türkiye Genel Müdürü Mine Batıyel, geçen yıl bu genç şirketin Türkiye’ye de gelmesini talep ettiklerini söylüyor ve süreci şöyle anlatıyor: “Ciromuzun yüzde 40’ı bizi tekrar tercih eden müşterilerimizden geliyor. Bir şirket orta ve üst düzey yöneticilere ihtiyaç duyduğu kadar yetiştirmek üzere yeni mezuna, stajyere ya da dönemsel elemana da ihtiyaç duyabiliyor. Müşterilerimizden bu yönde gelen talepleri karşılayamıyorduk ve İngiltere’yle IWL için görüşmeler başlattık.”

IWL Türkiye’de şu anda beş kişilik bir ekip hizmet veriyor. Eylül 2008’de çalışmaya başlayan şirket, krize rağmen Antal Türkiye’nin toplam cirosu içinde yüzde 30 pay almayı başarmış. 2008’de 31, 2009’un ilk beş ayında ise 15 kişiyi işe yerleştirmişler.
Satış yine başı çekiyor

Mine Batıyel, IWL Türkiye kurulmadan önce de bu hizmeti bekleyen bir müşteri kitlesi olduğunu söylüyor. Şirketlerden en çok giriş seviyesinde satış elemanı talebi aldıklarını, hem deneyimsiz hem de bir-iki yıl tecrübeli elemanların istendiğini söylüyor. Bunun dışında telefonla pazarlama elemanları, çağrı merkezi elemanları ve mağazacılık da eylülden bu yana en çok talep edilen pozisyonlardan olmuş.

Veri tabanına günde 25 adet öz geçmiş kaydı alındığını belirten Batıyel, bunu bir başarı olarak görmüyor. “Çünkü kriz dönemindeyiz ve insanlar iş arıyorken sizin şu kadar CV alıyorum demeniz çok anlamsız” diyor. Gelen CV’ler, öncelikle gençlerin bitirdiği okullara, öğrenciyken edindikleri deneyime bakılarak bir elemeden geçiriliyor. Ardından telefonla mülakat, daha sonra da yüz yüze davranışların ölçüldüğü ikinci bir mülakat yapılıyor. Batıyel, “Bütün bu elemelerden sonra biz firmaya öyle bir CV’ler göndermeliyiz ki şirket bunlardan hangisini seçeceği konusunda kararsız kalsın. Bizim görevimiz bu” diyor.

Potansiyeli olan bölümler mercek altında

IWL üniversitelerle işbirliğinde her bölümle bağlantıya geçmeyi düşünmüyor. En çok aranan, gelecekte en çok ihtiyaç duyulacağını düşündükleri mesleklere eleman yetiştiren bölümlerle yakın olmayı planlıyorlar. Batıyel, enerji sektörünün özellikle de alternatif enerji konusunun bunlar arasında yer aldığını söylüyor. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde bu tür mühendislik bölümleri olduğu için ilk olarak burayla görüşmüşler. Teknoloji, bilgi teknolojileri sektörleriyle ilgili bölümler için de aynı anda düğmeye basılmış. Bu kapsamda ilgili bölümlerin son sınıf öğrencileriyle toplantılar düzenlerek, onlara “sektör neleri bekliyor, ne tür elemanlara ihtiyaç duyuyor, nasıl hazırlanmalı?” gibi konularda eğitimler verilecek. Batıyel, bu gençlerle sürekli ilişki içinde olmak istediklerini ve staj gibi olanaklar sağlayarak bu sektörlere donanımlı elemanlar kazandırmayı hedeflediklerini anlatıyor: “Gerek Türkiye’de gerekse global alanda müşterilerimizin taleplerini inceliyoruz. Hangi sektörlere yöneliyorlar, nerelere yatırım yapıyorlar gibi detaylara bakarak gelecekte ne tip eleman ihtiyacı olacak belirlemeye çalışıyoruz. Buna göre de meslekleri belirliyoruz.”

Yedekleme havuzu oluşturuluyor

IWL’ın bir başka programı da şirketlerin sirkülasyonun yoğun olduğu bölümlerde yaşadığı sıkıntıları çözmeye yönelik. Bunun için bir yedekleme havuzu projesi geliştirilmiş. Projeye göre şirketlerin en çok sirkülasyon olan departmanları belirleniyor. Bir plan hazırlanıyor ve şirketle görüşmeye gidilip “Siz bu departmanda yoğun sirkülasyon yaşıyorsunuz. Bu da zaman kaybı ve verimsizliğe neden oluyor. Yedekleme havuzu yapalım buradan anında eleman temin edin” teklifinde bulunuyorlar. Müşteri kabul ederse, kültürüne ve işin yapısına uygun bir yedekleme havuzu kuruluyor. Burada kaç kişi olacağını yine şirket belirliyor. Havuzdaki adaylar IWL’ın IPC kriterlerine uygunluğu belirlenmiş, mülakatları yapılmış halde hazır oluyorlar. Bir aday yerleşirse havuz hemen yenisiyle dolduruluyor.

Batıyel, bu hizmetin ücretiyle ilgili bilgi vermiyor ancak, ödemenin üç aşamalı yapıldığını söylemekle yetiniyor: Yüzde 40’ı projeyi başlatırken, yüzde 40’ı havuzu oluşturduktan sonra, yüzde 20’si de işe yerleştirme yapıldıktan sonra.

IPC kriterlerine uygun aday neyi ifade ediyor?

IPC kriterleri, I Work Life’ın “işe yerleştirilebilir aday” dediği kişilerde olması gereken özellikleri içeriyor. Bunlar dört ana maddeden oluşuyor:
1- Çok aranan bir yeteneğe sahip olmalı ya da ender rastlanan bir eğitim, beceri edinmiş olmalı. Örneğin rüzgar enerjisi alanında uzmanlık gibi.
2- Unvan, pozisyon takıntısı olmamalı. Kendine güvenmeli, şirkete girdikten sonra kendini kanıtlayacağını düşünmeli.
3- Lokasyon sorunu olmamalı. Çalışma yeri konusunda esnek olmalı.
4- IWL içinde her adaydan sorumlu olan danışmanlar var. Adaylar kendisinden sorumlu olan danışmanlarla birebir iyi çalışabilmeli.

Bir adayın IPC olup olmadığını anlamak için önce CV’ye bakılıyor. CV’de gencin bitirdiği okul, daha önce çok iş değiştirmemiş olması gibi kriterler elemede etkili oluyor. Bunu da uzman danışmanlar belirliyor. Sektörlerden uzman danışmanlar üniversitelerin öne çıkan bölümleri belirleyip CV’leri buna göre tarıyorlar. Ancak bir kişinin IPC olup olmadığını mülakat yapmadan anlamak zor. Bu kriterlere uygun biri bulununca uygun şirketlere bildiriliyor. Aday, şirketle tanıştırılıyor. Mutlaka şirketlerden bir talep gelmesi beklenmiyor.