Bu koltukta fazla oturdum!
Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’nun (TOSFED) son 10 yıldır Başkanı olan Mümtaz Tahincioğlu ile çok samimi bir söyleşi gerçekleştirdik.
Koltuk meraklısı olmadığını vurgulayan Mümtaz Tahincioğlu belki de son dönemde seçilmesinin bile yanlış olduğunu söyledi. Özerkliği yaşamak için yeniden başkan olduğunu dile getiren Tahincioğlu, yeni başkanın kendisi ile paralel düşüncelere sahip birisi olmasını çok arzu ettiğini de söyledi. Başkanlık için adı geçen Faruk Süren’in doğru isim olduğunu da dile getiren Tahincioğlu, federasyonda çok iyi bir ekip kurduklarını ve bu ekibin yola devam etmesini istediğini de belirtti. Tahincioğlu ayrıca kendi prensiplerini uygun bir başkanın seçilmesi durumunda yönetim kurulunda yer alabileceğini de söyledi.
Dile kolay tam 14 yıldır Mümtaz Tahincioğlu ismi motorsporlarının içinde var. İlk dört yılı yönetim kurulunda olmak üzere son 10 yıldır da başkanlık görevini yürüten Mümtaz Tahincioğlu ismi anlaşılan o ki aralık ayından itibaren başkan olarak anılmayacak. Motorsporlarının içinden hiçte kopma niyetinde olmayan TOSFED Başkanı Tahincioğlu ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Bu söyleşi başkanın içten cevapları ile çok keyifli bir hal aldı. Tahincioğlu ilk olarak başkanlık dönemi ile ilgili bilgiler verirken, "Başkanlık işi bir gönül meselesidir" diyerek söze başladı. Tahincioğlu, "Ben bu işe soyunduğumda motorsporlarının varlığını doğurmak ve Avrupa hatta dünya standartlarına ulaşmak istiyordum. Kurallar ve tesisleşme açısından bir şeyler yapmak istiyordum. Başkanlık konusunda çok hassasım. Prensip olarak bir koltuğu çok oturanın verimli olmadığını düşünüyorum" diyerek daha en başından gündem yaratacak bir açıklama yaptı. Tahincioğlu sonrasında yaptığı açıklamada, "4 yılı yönetim kurulunda olmak üzere 14 yılım geride kaldı. 10 yıldır fiilen başkanım. Bana göre ben bu koltuğu fazla ve gereksiz işgal ettim. Bu birincisi. İkinci olarak bu koltukta fazla oturmanın getirdiği başka dezavantajı da yaşadım. Yani yeni kan yeni düşüncenin her zaman faydalı olduğunu geride tuttum" dedi.
YÖNETİMDE YER ALIRIM
Yerine gelecek başkanın nasıl olmasını arzu ettiği yönünde açıklamalarda yapan Tahincioğlu şunları söyledi, "Yeter ki yeni gelecek arkadaş bugüne kadar yapılanların üzerine bir inşaat yapabilsin. Bu potansiyeli bünyesinde en azından geçmişinde yaptığı işlerle ispatlamış birisi olsun. Ayrıca hepimizin kabul edeceği bir insan olmasını da arzu ediyorum. Bu koltukta oturmak istemiyorum. Bu benim tüm prensiplerime aykırı. Bu koltukta başka kimse oturamaz gibi bir düşünceye sahip değilim. Bu yılın sonunda da görevi bırakıyorum. Benim bugüne kadar yaptıklarıma paralel düşünce ve kültürü olan bir arkadaş gelecekse ben fiilen yönetim kurulu üyesi olarak otururum. Öyle bir sıkıntım da yok. Yani yeni başkanın yönetim kurulunda da görev alırım. Hatta yurtdışı iletişimi bile yürütebilirim. Bu sayede yeni kan gelmiş olur ve yeni fikirler ortaya çıkar ve bende prensiplerime sadık kalmış olurum. 14 yıldır bu işin içindeyim ama bu spor için yapmam gerekenin belki de yüzde 30’unu yapabildim. Tesisleşme konusunda halen zayıfız. Çünkü tesisleşme işin en pahalı kısmı. Bu spor ucuz değil. Katılması, yapması ve altyapısı pahalı. Bu nedenle tesisleşme bu açıdan en önemli kural. Biz kullandığımız malzemeler, sürücü güvenliği ve bunun gibi konularda dünya standartlarına uygunuz. Formula 1 ve WRC yapabiliyorsak artık dünya standartlarını rahatlıkla yakalamışız demektir."
TERCİHİM SÜREN OLACAKTIR
Federasyonun devamlılığının da kendisi için çok önemli olduğunu dile getiren Tahincioğlu, "10 yıl içinde çok ciddi bir ekip yatırımı yaptım. Bu ekip inandığı birisi ile devam etmek ister. Ben ayrılıyorum dediğimde onlar bizde ayrılacağız dedi. Bu ekibin bu işin içinde kalması lazım. Bu ekip diğer ekipleri aşılayarak büyüyebilir. Bu devamlılığı sağladığımız süre içinde aynı kalitemizi devam ettirerek daha iyi yerlere gidebiliriz" dedi. Faruk Süren’in doğru bir aday olduğunu da dile getiren Tahincioğlu şöyle devam etti: "Konuşulanlar doğrudur. Faruk beyle bir görüşmemiz daha olacak. Bu görüşmenin ardından Faruk bey adaylığını koyup koymama konusunda karar verecek. Bilinen bir isim, motorsporlarından gelme, eski şampiyonumuz, konudan uzak değil, yönetici ve temsil etme sıfatı var. Bunun hepimiz için doğru bir karar olacağını düşünüyorum. Benim tercihim elbette Faruk Süren olacaktır. Az önce söz ettiğim kriterleri taşıdığı için olayı bir yerde bırakmak yerine devam ettirmek gibi olur. Ayrıca bu benim işaretlediğim seçim değil, ben kimseyi işaretlemiyorum. Pratikte bakıldığında bu tip bir durum doğru olabilir ama benim etik kurallarıma uygun olmaz. Bir kere başkan olacak olan adamın isteği ve arzusunun da olması gerekir."
SEÇİMLER ARALIKTA YAPILACAK
Tahincioğlu aynı zamanda seçim tarihini de açıkladı: "Tahmin ediyorum aralık ayında seçim olacak. Federasyonun karar verdiği bir tarih olacak. Olimpiyatlardan altı ay sonra seçimler yapılır kuralı son kez uygulanıyor. Bizde bunu uygulayacağız. Aslına bakarsanız ben bu son dönemi de gereksiz yaptım. Ama bir gereğim vardı. Federasyonun özerk olma durumunu ben yaşamak istedim. Belki olmasaydım daha iyi olurdu. Ama bugüne kadar özerk ruhla yaşayan bir federasyonun özerk olmadan ayrılmak belki çok doğru olmazdı."
Eccleston hataydı
İstanbul Park’ın kullanılamayışının bir sebebi olarak gösterilen Tahincioğlu bu konu hakkında da önemli açıklamalar yaptı: "İstanbul Park Pisti’nin yapılmasının amaçları bir tane değildi. Dünya standartlarında bir altyapıyı sağlamak ve sporcu yetiştirmek istiyorduk. Ulusal ve uluslararası organizasyonları düzenleyerek bu yönde kalitemizi artırmak istiyorduk. Daha pist yapılmadan konuştuğumuz anlarda bu pisti işletmesi gerekecek birisinin olması gerektiğini söylüyorduk. İşletme çok kolaydır ama en zor iştir. Bilen birisi yaparsa hiçbir problem olmaz ama maalesef bu söylendi, yine maalesef başımıza bu problem geldi ve onu aşamadık. Bunun aşılacağını düşünmeme rağmen haklı olarak parayı veren kurumlar bu işin başında olmak istediler. Fazla kurumların birleşmesinin getirdiği ortaklığın ve çok seslilikten dolayı işletme istenen düzeye gelemedi. Sonrasında Bernie Ecclestone fotoğrafın içine girdi. Onu ikna ettiler. Bende açık açık söyleyeyim en başta çok mutlu oldum. Onun varlığı Türkiye’ye artı getirir ve pistin kullanımı konusunda ciddi artılar sağlar diye düşündüm ama düşündüğüm gibi olmadı. Orada hatalıyım. Keşke düşündüğüm gibi olsaydı. Onun kendine göre haklı olduğu yerler var. Diyor ki, "Ben bu alanın kapısını açtığımda tamiratı ve tadilatı için aldığım para yetmez. Ben çok spesifik organizasyonlar getireceğim ve bu tip organizasyonlar için de şu parayı istiyorum." Bu konuda ben onu ikna edemedim. Oranın kullanılamamasının suçu benim değil. Az önce saydığım nedenler burada en önemli rolü oynadı. Bu benim için çok acı bir tablo. Ancak dışarıda konuşulanları da haklı buluyorum. Çünkü bu kadar güzel bir tesis yaptıran bir kitle bunu nasıl kullanamaz diye söylenmesini bende doğal karşılıyorum. Dışarıdan biri gelse ve bu yaşananların fotoğrafını çekse aynı yorumu yapar."
İstanbul Park’ı almak isterim
Tahincioğlu hakkındaki bir başka söylenti olan Galatasaray yönetimine geçmesinin ardından motorsporlarını ikinci plana ittiği yönündeki iddiaları da yanıtladı: "Benim GS yönetimine geçmemle birlikte motorsporları asla ikinci plana inmedi. Ben bu dönemi tesisleşme dönemi olarak görüyordum. Organizasyon olarak yapabilecek her şeyi yapmıştık. Bir iki tane tesisimiz olması ve onların da yarım yaşıyor olması, onlarında kendi içinde sorun yaşaması benim tesisleşme konusundaki fikrimi güçlendiriyordu. Ben sessiz durmama rağmen görülmeyen bir çaba harcıyorum. Niyetim tesisleşmeyi başlatıp gelecek federasyona en azından bir şeyler bırakmak. Ankara ile çalışıyoruz, İzmir’i geliştiriyoruz, Körfez’i geliştiriyoruz, İstanbul Park’ı almak istiyoruz, Bursa’daki tesisi canlandırmak istiyoruz. İstanbul Park’ın işletmesini almak isterim. Bunu bir federasyon başkanı olarak değil ben burayı bu işi bilen birisi bir danışman olarak çıkabilirsem birilerine yaptırırım. Çünkü işletme çok kolay ama biz bunu çok zora soktuk."
