2
Mayıs
2025
Cuma
OTOMOBİL

Kış lastiklerinin önemi anlaşılmaya başlandı

Kış lastiğinde satış patladı ciro 100 milyon doları buldu

25 yıldır Türkiye’de pazarlanmasına rağmen, kullanımı bir türlü yaygınlaşamayan kış lastikleri, zincir takıp, çıkarmakla uğraşmak istemeyen sürücüler sayesinde 600 bin adetlik satış rakamına ulaştı.

Yılda 1 milyar dolarlık satışın gerçekleştiği lastik pazarından, kış lastiklerinin aldığı pay, 100 milyon doları buldu.

KAR yağışı başta İstanbul olmak üzere bir çok ilde hayatı felç ederken, lastik üretici ve ithalatçılarının yüzüü güldü. 25 yılı aşkın süredir üretim ve ithalatı gerçekleştirilmesine rağmen, Türkiye’de ilk kez kış lastiği satışları son bir yılda iki kat birden artarak, 600 bin adedi buldu. Otomobilden kamyona, otobüsten motorsiklete kadar tüm araçlar için yılda 1 milyar dolarlık lastiğin satıldığı pazarda, kış lastiklerinin aldığı pay artık, 100 milyon dolarlık hacme ulaştı.

1980’DE TANIŞTIK: Arkadaşımız Ayşegül Akyarlı Güven’in yaptığı araştırmaya göre, ilk 1980 yılında kış lastikleriyle tanışan Türkiye’de, son üç yıldır kış lastiği satışları katlayarak, artıyor. Bunda da, tüketicilerin her kar yağışında zincir takıp, çıkarmakla uğraşmak istememesi etkili oluyor. Bu da, irili ufaklı 150 farklı markanın rekabet ettiği pazarda, pay kapma yarışını da beraberinde getiriyor. Lastik satışlarını artırmak isteyen firmalar, yer sorunu yaşayan tüketiciler için "yaz lastiklerini kışın, kış lastiklerini de yazın saklama" seçeneği sunmanın yanı sıra, "4 lastik alana biri bedava" ya da ücretsiz yol yardımı" gibi kampanyalarla ön plana çıkmaya çalışıyor. Pazardaki hızlı büyümeden düşük fiyat avantajıyla pay kapmak isteyen Uzakdoğu ürünlerinin peş peşe pazara girmesiyle birlikte rekabetin kızıştığı pazarda, Lassa ve Bridgestone markalarıyla Brisa lider konumda bulunuyor. Brisa’yı, Goodyear, Michelin, Pirelli ve Continental izliyor.

FİYAT FAKTÖRÜ: Türkiye iklim koşullarına göre her yıl ekim ayı ile nisan ayı arasında kullanımı önerilen kış lastikleri, - 40 dereceye kadar etkili olabiliyor. Fiyatları, lastiğin ebadından kauçuğun karışımına kadar bir çok faktör etkiliyor. Otomobillerin kış lastik fiyatları, 100 YTL’den başlayıp, 260 YTL’ye kadar çıkabiliyor. Diş derinliği dört mevsim lastiklere oranla daha fazla olan ve üretimde kullanılan özel kauçuk karışım sayesinde lastiklerin düşük ısılarda bile yumuşaklığını koruması sağlanıyor. Ayrıca, lastiğin üzerinde yer alan lamel adlıı kılcal damarlar da yol tutuşunu artırıyor. Bu damarların arasına dolan kar, zemindeki karla yapışarak, aracın kaymasını engelliyor.

BUZDA ÇİVİLİ GEREKİYOR: Çivisiz kış lastikleri, buzlu zeminlerde tam tutunma sağlayamıyor. Buzlu zeminler için çivili kış lastiklerin kullanılması gerekiyor. Ancak, satılan kış lastiklerinin yüzde 98’ini çivisizler oluşturuyor. Bu da buzlu zeminde daha iyi sonuç veren çivili lastiklerin, buzlanma olmayan zeminlerde, hem araca hem de yola zarar vermesinden kaynaklanıyor. Kış lastikleri, kaygan zeminde standart lastiklere oranla yüzde 50’ye varan oranda daha iyi yol tutuşu ve fren avantajı sağlıyor. Ancak, bunun için de dördünün de kış lastiği olması gerekiyor. Ancak, Türk tüketicileri, zincirde olduğu gibi çekişi gerçekleştiren iki tekerleğe kar lastiği takmayı yeterli buluyor. Bu da, aracın savrulma riskini artırıyor.

Lastik 3 yılda değişiyor

CONTINENTAL’in Binek ve Performans Lastikleri Ürün Müdürü Murat Yemenici, Türkiye’de binek otomobil kullanıcılarının ortalama 3 yılda bir lastik yenileme yoluna gittiğini belirterek, "Yenileme sıklığı ticari araçlarda yılda 1’e kadar çıkıyor. Türkiye’de otomobil kullancılarının yalnızca yüzde 5’i kış lastiği taktırmak için yetkili servislere başvururken, bu oran Avrupa’da yüzde 45’e kadar yükseliyor" dedi.

Batı Avrupa’da zincir yasak

BRISA Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Gökhan Cüceloğu, Batı Avrupa’da birçok ülkede zincir kullanımının yasak olduğunu söyleyerek, "Şu anda İstanbul’da yaşadığımız iklim koşullarında kış lastiği kullanımı yeterli oluyor. Ancak, yasalar gereği araçta zincir, takoz ve çekme haladı bulundurma zorunluluğu var. Bunu yanlış bir uygulama olarak görmüyor, gerekli durumlarda önem taşıyor" dedi.

İstanbullu kış lastiği için hep kar bekliyor

GOODYEAR Lastikleri Halkla İlişkiler Müdürü Nedret Türkkuşu, İstanbullular’ın kış lastiği almak için kar yağmasını beklediğine dikkat çekerek, "Oysa, kış lastikleri sadece karda değil, çamurlu, yağmurlu ve soğuk havalarda da etkili oluyor. Son dönemlerde, İstanbul’un yanı sıra Ankara ve Bursa gibi illerden de yoğun talep geliyor. Doğu Anadolu Bölgesi’nde ise kış lastiği kullanımı daha çok yolcu otobüsleriyle sınırlı kalıyor" dedi.

Fren mesafesini kısaltıyor

MICHELIN Lastikleri Pazarlama Müdürü Jean-Pierre Gérard, kış lastiklerinin 7 derecenin altındaki tüm yol şartlarına uygun olarak tasarlandığını söyleyerek, "Kışın, ıslak zeminde saatte 80 kilometre hızla giderken, kış lastikleriyle 34 metrede tamamen durmak mümkün olurken, bu mesafe yaz lastikleriyle 40 metreye çıkıyor. Kış lastiğinin kauçuk karışımı düşük sıcaklıklarda bile esnekliğini korurken, yaz lastiği 7 derecenin altında sertleşmeye ve etkinliğini yitirmeye başlıyor" dedi.


Erkan Çelebi Hürriyet
Yayın Tarihi : 12 Şubat 2006 Pazar 14:17:52
Güncelleme :22 Nisan 2006 Cumartesi 12:26:49


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Murat D.ÖZER IP: 85.98.214.xxx Tarih : 13.02.2006 08:54:44
Haberde Türkiye'nin kar lastikleri ile 1980 lerde tanıştığı ifade edilmekte ise de;bence bu konuda yapılan araştırma biraz eksik olmuş.Biz Ankara'da 1973 yılından itibaren çivili ve çivisiz kar lastikleri kullanmaya başlamıştık.Ve bu lastikler bize yurt dışından getirilmedi;Ankara'dan satın alındı.Sanırım yapılan araştırma bu yönden biraz eksik olmuş.(Hatta,o yıllarda 3 nokta olmasa da aracımızda 2 ön 2 arka olmak üzere çapraz emniyet kemerleri de mevcuttu.Hatta hatta MADE İN TÜRKİYE alarm sistemi de"bu konuda başkaca araştırma yapan var ise bir not olarak arz edeyim"). Trafik ve güvenlik şakaya ve ihmale gelmez.Biz bunu 70 li yıllardan beri bir prensip olarak benimsedik.Dilerim,araç üstüne çıkıp direksiyon tutunca şoför olduğunu düşünen pek çok insan,şoförlüğün sadece direksiyon tutabilmek olmadığını idrak eder. Memleketimizdeki kazaların çoğu hem sürüşde hem de teknik donanım kullanımında DÜŞÜNCESİZCE DAVRANIŞLARDAN KAYNAKLANMAKTADIR.Lütfen unutmayalım! Aracı el ayak değil,Beyin kullanır.Düşünen insan tedbir alır;Tedbir alanın kaza riski azalır. Saygılarımla.