'Yön bulmak' kazılan yola takıldı

TÜRKİYE’de 2005’te devreye girebilen navigasyon (yön bulma) cihazlarında rekabet kızıştı. Sistemin yaygınlaşmasıyla birlikte otomotiv firmaları, birçok modelde navigasyon cihazlarını opsiyonel donanımlar arasına soktu.

Pazar iki yılda 15 milyon dolara ulaştı. Ancak, sürekli kazılan yollar, değişen güzergahlar, cihazların beynini karıştırıyor, yol bulma yeteneğini azaltıyor.

AVRUPA’da cep telefonlarından sonra ikinci büyük elektronik ürün pazarını oluşturmasına rağmen, güncel haritaların bir türlü hazırlanamaması yüzünden Türkiye’de 2005 yılında devreye sokulabilen navigasyon cihazlarında rekabet, NavTurk’ün ardından, Infotech, İkinokta, Navia gibi yerli yazılım firmalarının ve Blaupunkt, TomTom, Garmin gibi ithal cihaz markaların devreye girmesiyle daha da kızıştı. Sistemin yaygınlaşmasıyla birlikte otomotiv firmaları, bir çok modelde navigasyon cihazlarını opsiyonel donanımlar arasına soktu. Pazar iki yıl gibi kısa sürede 15 milyon dolarlık hacme ulaştı. Fiyatlar, taşınabilir cihazlarda 350 YTL’ye kadar geriledi. Yılda satılan cihaz sayısı da 22 bini buldu.

46 İLİN HARİTASI TAMAM: Bunda, İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak ayrıntılı haritası oluşturulan il sayısının 46’ya ulaşması etkili oldu. Firmalar, daha şimdiden pazarı önümüzdeki yıl 50 milyon dolara ulaştırmanın hesaplarını yapmaya başladı. Ancak, sürekli kazılan yollar, değişen güzergahlar, 3 ayda bir yapılan yazılım güncellemelerinin yetersiz kalmasına yol açıyor. Değişen bu yol güzergahları yüzünden, cihazların beyni karışıyor, yol bulma yeteneğini kaybediyor. Firmalar, bu sorunu aşmak için belediyelerle ortak paket hazırlamak için çalışmalar yürütüyor. Bu çalışmalar, belediyelerin güzergahlarda yaptığı değişikliklerin, uydu üzerinden navigasyon cihazlarına anında aktarımını kapsıyor. Proje gerçekleştiği taktirde, sistem sadece değişen yol güzergahlarını değil, trafiğin yoğunluğuna göre alternatif seçeneklerin de sunulmasını sağlayacak.

17 YILDIR UYGULANIYOR: Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, Türkiye için yeni bir sistem olan navigasyon, özellikle Amerika ve Avrupa’da 1990 yılından bu yana kullanılıyor. Gelişim öncelikle kağıt üzerinde yer alan haritaların bilgisayara yani, dijital ortama aktarımıyla başladı. Ardından haritalar daha da geliştirilerek, her bir cadde ve sokak için yol yönleri girildi. Fiziki olarak kısıtlı yollar, otoban çıkışları, kavşaklar, caddeler, tek yön, çift yön sokaklar gibi ayrıntılara da yer veren navigasyon cihazları, toplu taşımacılık, dağıtım, nakliye, kurye gibi bir çok sektörün yanı sıra, kişisel kullanıcılar, outdoor, acil yardım amaçlı polis, askeriye, itfaiye, ambulans gibi alanlardan da talep görüyor.

KAFASI KARIŞIYOR: Firmalar, İstanbul başta olmak üzere bir çok ilde gerçekleştirilen alt yapı çalışmaları navigasyon cihazlarının kafalarını karıştırmasından yakınıyor. Belediyelerin yapmış olduğu bu altyapı çalışmalarını anında sisteme entegre etmekte zorlandıklarına dikkat çeken yetkililer, "Navigasyon cihazlarında kullanılan dijital haritaların güncellenme işleminin çok kısa sürelerde, hatta anında yapılması gerekiyor. Çünkü, kazı çalışmaları, yön değişiklikleri ve benzeri durumlar navigasyon cihazlarının doğru yönlendirme yapabilmesini engelliyor. Ayrıca, eczane, hastane, lokanta yerleri gibi ekstra bilgilerin de sürekli güncellenmesi gerekiyor. Bu nedenle, yazılım kuruluşlarıyla belediyelerin işbirliği şart. Yazılım firmalar ile belediyelerin sistemleri entegre edilebilirse, trafik sorununa da önemli katkılar sağlanabilecek. Bu yolla, kullanıcıların kapalı yollar yerine farklı güzergahları kullanmaları sağlanabilecek" dediler.