20
Mayıs
2024
Pazertesi
POLİS/ADLİYE

Baroda seçim heyecanı

Mebuse Tekay: Siyasetin gündemindeki ‘hukuksuzluk’ kötülüğü yüreklendiriyor Kemal Aytaç: Yargı gerici kadrolaşmayla baskı altına alınmaya çalışılıyor.

Dünyanın en büyük üçüncü barosu olan İstanbul Barosu’nda seçim heyecanı başladı. Başkanlık yarışının tek kadın adayı olan Katılımcı Avukatlar Grubu’nda Mebuse Tekay dün ekibiyle yönetime talip olduklarını açıklarken, Çağdaş Avukatlar Grubu’ndan avukat Kemal Aytaç da, İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. 24 bin üyesi bulunan İstanbul Barosu’nda 25-26 Ekim’de yeni yönetim belirlenecek.
Şu ana kadar Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu’ndan Muammer Aydın, Katılımcı Avukatlar Grubu’ndan Mebuse Tekay, Çağdaş Avukatlar Grubu’ndan Kemal Aytaç, Hukukun Üstünlüğü Platformu’ndan Şadi Çarsancaklı ile Çağdaş Avukatlar Birliği’nden Uğur Yetimoğlu başkan adayı oldu.

Tek kadın aday
Daha önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu’yla seçimlerde üç kez üst üste başkan seçilen Kazım Kolcuoğlu ise bu kez adaylığını koymadı.
Cezayir Restoran’da dün ekibiyle birlikte basın toplantısı düzenleyen Tekay, İstanbul Barosu’nun 130 yıllık tarihinde artık kadın bir başkanın da göreve gelmesi gerektiğini belirtti.
Siyasetin gündeminde ‘hukuksuzluk’ olduğunu söyleyen Tekay, hukuksuzluğun kötülüğü yüreklendirdiğini söyledi. Tekay, “Ne ülkede, ne de İstanbul Barosu’nda güvensizlik, kaygı ve hoşnutsuzluk yaratan bu duruma tesadüfen girilmedi. Çözüm için bir araya geldik” dedi.
Tekay, grubun oluşturduğu Bilim Kurulu’nun ile de yasama, yürütme ve yargıyı mercek altına alacaklarını söyledi. Tekay’ın yönetim kurulu adayları arasında Bahri Bayram Belen, Ergin Cinmen, Prof. Dr. Nihat Saban gibi isimler de bulunuyor.
Çağdaş Avukatlar Grubu’ndan Kemal Aytaç da, “Avukata, demokrasiye, hukuk devletine, laikliğe, yargı bağımsızlığına sahip çıkan bir baro için İstanbul Barosu yönetimine aday olduklarını” bildirdi.
Aytaç, “Terörle Mücadele Kurulu’nun ana gündem maddesi; güvenlik gerekçesiyle hak ve özgürlüklerin kısıtlanması. Güvenlik ya da başka herhangi bir nedenle özgürlükler ve demokrasi kısıtlanamaz, savunma ve adil yargılama hakkına dokunulmaz. Demokrasinin ve özgürlüklerin budanmasına izin vermeyeceğiz” dedi.

Ergenekon örneği
AKP iktidarının ‘yargıda gerici kadrolaşma’yı sürdürdüğünü söyleyen Aytaç, “Siyasal iktidar ve diğer güç odakları yargıyı kendine bağımlı kılmaya, denetlemeye ve baskı altına almaya çalışıyor. Bunun somut göstergelerinden biri Ergenekon davası” dedi.

Milliyet
Yayın Tarihi : 11 Ekim 2008 Cumartesi 07:33:27


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?