Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde, doğumun ardından aşırı kan kaybettiği ve Diyarbakır'a götürülürken yolda öldüğü iddia edilen kadının eşi Fidullah Çelik, Sağlık Bakanlığı ve Siverek Devlet Hastanesi Başhekimi Mehmet Dede aleyhine, 480 bin YTL'lik maddi ve manevi tazminat davası açtı.
Ailenin avukatları Şeyhmus İnal ve Serdar Çelik, Siverek Asliye Hukuk Mahkemesi'ne verdikleri şikayet dilekçesinde, Meryem Çelik'in 23 Temmuz 2005 tarihinde doğum sancıları çekmesi üzerine, yakınları tarafından yaşadığı Güvercin köyünden, Siverek Devlet Hastanesi'ne getirildiği belirtildi.
Bunun üzerine hastanede görevli hemşirelerin, günün konuyla ilgili ”Nöbetçi-icapçı doktoru” olan ve şimdiki hastane başhekimi Mehmet Dede'ye telefonla bilgi vermeleri üzerine, Dede'nin hastayı kendi özel muayenehanesine getirilmesini istediği iddia edildi.
Ailenin yoksul olduğu için hastalarını doktorun özel muayenehanesine götüremediği ifade edilen dilekçede, doktorun hastaneye gelmemesi üzerine Çelik'in görevli hemşirelerin yardımıyla doğum yaptığı kaydedildi. Ölü doğan bebeğin ardından, annenin de durumunun fenalaşması üzerine söz konusu kadının ambulansla Diyarbakır'a sevk edildiği aktarılan dilekçede, Çelik'in yolda yaşamını yitirdiği belirtildi.
“SORUŞTURMA SÜRÜYOR”
Olayın ardından ailenin savcılığa suç duyurusunda bulunduğu ve Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmanın halen devam ettiği bildirilen ve söz konusu doktorun bu uygulamasıyla ”Hipokrat Yemini”ne sadık kalmadığı öne sürülen dilekçede şöyle denildi:
“Yukarıda izah etmiş olduğumuz üzere davalılardan doktor tedbirsiz ve dikkatsiz hareketleri sebebiyle hem müvekkilin eşi hem de bebeğinin ölümüne neden olmuştur. Diğer davalı Sağlık Bakanlığı da müvekkillerin uğramış olduğu zarardan müteselsilen sorumludur. Zira davalı doktor bakanlık bünyesinde çalışan bir personeldir. Bu anlamda Bakanlık, adam çalıştıranın sorumluluğu çerçevesinde sorumludur.” Avukatlardan Şeyhmus İnal, gazetecilere yaptığı açıklamada, dava dilekçelerinin Siverek Asiliye Hukuk Hakimliği'nce kabul edildiğini belirterek, “İhmal sonucu vefat eden Meryem Çelik'in eşi Fidullah Çelik ile küçük çocukları Abdulkadir, Şengül, Keziban ve Melek Çelik adına 440 bin YTL maddi, 40 bin YTL de manevi olmak üzere toplam 480 bin YTL tazminat davası açtık. Davanın ilk duruşması önümüzdeki günlerde başlayacak” dedi.
Siverek Devlet Hastanesi Başhekimi Mehmet Dede ise olayda kasıt ve ihmalinin bulunmadığını ve gerçeklerin yargılama sonucunda ortaya çıkacağını ifade etti.
OLAY
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde, 4 çocuk annesi Meryem Çelik (26), 5'inci çocuğunu doğurmak için 23 Temmuz 2005 Cumartesi günü eşi Fidullah Çelik tarafından Siverek Devlet Hastanesi'ne götürülmüş, burada bebeğini ölü doğuran ve aşırı kanama nedeniyle Diyarbakır'a sevk edilen Meryem Çelik, yolda hayatını kaybetmişti. Çelik'in eşi Fidullah Çelik, kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Mehmet Dede hakkında “ölüme sebebiyet verme” suçundan savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.
aa
Yayın Tarihi :
27 Mart 2006 Pazartesi 14:00:06
Güncelleme :27 Mart 2006 Pazartesi 14:30:45
Yorumlarınız
DR.Mehmet DEDE IP: 85.98.3.xxx Tarih : 26.05.2006 21:51:55
Hasta yakınları yanlış bilgi ile kışkırttılar.Bana bilgi verildiğinde geldim ve sayın siverek ağırceza reisi çocuğunun rahatsızlığı nedeniyle hastane bahçesinde çocuğu ile oturuyordu hastayı gördükten sonra geldim reis beyle bir 30 dakika orada oturdum. o sırada siverek emniyet müdürüde oraya yanımıza geldi ve yanımızda siverek kaymakamına telefon ederek reis ve baş savcı beylerle sinamaya gitmek istediğini izin istedi ve sayın kaymakam beyde o anda izin dönüşü yolda olduğunu ifade ederek kindisine izin verdi ve reis bey başsavcı ile emniyet müdürü diyarbakıra telefon ederek yer ayırdılar ve gittiler.bu geilşimi sayın avukat şeyhmus beyde aynı gece çocuğunu eşiyle birlikte acile getirdiklerinde bana acilde itiraf etti .ikinci gelişimde yine kayıtlarda bellidir.hastanenye gelerek hastayı muayene ederek teşhisi koyarak sevk eden bendim ister doğumhanede sedyeye ister ambulansa hastayı taşıyan bendim.hastadada hiç bir kanama bulgusuda olmadı.doğum sonrası amniyon sıvısı embolisi öntanısı koydum ve sevk ettim.Bu iftiranın nedeni beni siverekten kaçırtıp reçete yolsuzları rahat rahat reçete yazarak devleti soymak istemelerinden gelmektedir.Ben devlet hastanesinde bulunduğum sürede hiçbir muvazza eczacıya veya özel sağlık kuruluşunun sahte reçete yazdırma ve kayıt ettirerek yasallaştırmaya izin vermedim ve vermiyeceğimi çok iyi bildikleri içindir 03.02.2006 tarihinde suikasta maruz kaldım.Suikast failide malumdur elbet hak yerini bulacak ve cezasını çekecektir.bu ölüm hadisesinde hiçbir kusurumun ,olmadığı yarın da ortaya çıkacaktır inancındayım