30
Mayıs
2024
Perşembe
POLİS/ADLİYE

Kadın polis bana tokat attı

İstanbul'da sevgilisiyle kaldığı Fatih'teki bir otelde fuhuş baskını sonrası gözaltına alınan ve sınır dışı edilmek için 46 gündür Yabancılar Misafirhanesi'nde tutulan Kanadalı Jeanette Tulluy’la (38) Kumkapı'daki Yabancılar Misafirhanesi'nde misafirhanede görüştük. Misafirhanenin giriş katındaki salona bir polis memuru tarafından getirilen Tulluy, yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarını hakim olamadı.

‘Bir odada 40 kişiyiz’

Başından geçenleri anlatırken konuşmakta güçlük çeken Tulluy, kaldığı odada 40 kişi olduklarını ve çok fazla çocuk olduğunu söyledi. Sandalye ve masa olmadığı için ya yerde ya da yatağında oturmak zorunda kaldığını anlatan Tulluy, normalde bir yatakta birkaç kişinin yatabildiğini, ancak kendisinin tek başına bir yatak sahibi olduğunu da belirtti.
Misafirhanede sürekli kavga ve gürültü olmasından yakınan, ışıkların gece geç saatlere kadar açık bırakılması nedeniyle çok uyuyamadığı anlatan Tulluy, "Herkes çok stresli, hiç ümit yok. Çok az yemek var. Bazen bir küçük parça ekmek veriyorlar ve 'işte yemek' diyorlar, fakat ekmek bir yemek değil!
Sanki insanları yavaş yavaş açlıktan ölüme terk ediyorlar. Yiyecek satın alabiliyorsunuz fakat aldığınız yiyecek ödediğiniz paraya göre çok az. Burada her şey kirli. Size bir köpek gibi davranılıyor. Polis tarafından bir köpek ya da hayvan gibi yaşayacağınız söyleniyor" diye konuştu.
Birlikte kaldığı kadınlardan korkmadığını ancak polisten korktuğunu anlatan Tulluy, şöyle devam etti:
"İlk tutuklandığımda emniyette kadın bir polis beni tokatladı. Fakat başka şeyler de oldu burada. Buraya geldikten iki hafta sonra sabah 04.00'te polisler beni çağırdı. Sabahın dördünde ne var ki? Sadece benim yüzüme bakıp, odama geri gönderdiler. Neden? Bu çok korkutucu, çünkü size ne yapacakları hakkında bir fikriniz yok. Bir gece bir kadının rahatsızlandığını gördüm, erkek bir doktor geldi. Kadına bağırmaya başladı. Ve bu kadını çok korkuttu ve kadın 'Bana yardım etme' dedi. Kadınlar burada hasta, benim gibi. Herkes öksürüyor. Burada olanlar sadece bundan ibaret değil. Fakat bu size söyleyebileceğim kadarı. Bana yapılanın bir suç olduğunu düşünüyorum ama bu misafirhanede olanlar daha büyük suç."

'Burada yaşamak istiyorum'
Tulluy "Suç işlediğinizi düşünüyor musunuz?" sorusuna ise "Ben bir tane bile yanlış yapmadım. Ama ben buradayım ve benim erkek arkadaşım serbest. Birisi bunun nedenini bana söyleyebilir mi? Neden ben buradayım, neden mahkemeye gitmek zorundayım?" şeklinde cevap verdi.
Tek isteğinin bir an önce eve gitmek olduğunu da ifade eden Tulluy, "Bu ülkede bir problem olduğunu düşünüyorum ama hâlâ bu ülkeyi seviyorum. Burada yaşamak istiyorum. Ama böyle bir şeyin tekrar olmasını istemiyorum" dedi..



Tulluy için gereken yardım yapılacak
Kanada'nın Ankara Büyükelçiliği yetkilileri, büyükelçilik ve İstanbul'daki fahri konsolosluğun, Tulluy’la ilgili durumdan haberdar olduklarını belirtti. Devam eden bir yargı süreci olduğu için konu hakkında fazla bir şey söylemek istemediklerini kaydeden yetkililer, Tulluy'la ilgili davada gereken tüm yardımın büyükelçilik ve fahri konsolosluk tarafından yapılacağını söyledi.

Milliyet
Yayın Tarihi : 16 Ekim 2008 Perşembe 18:14:27


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Gönül Aydemir IP: 88.235.241.xxx Tarih : 16.10.2008 19:25:22

Evet,burasını gördüm, misafirhane gibi değil.Hijyen koşulları yok.İnsanlar kafeste yaşıyor.Gerçekten oda kavramı da yok.Tuvaletler pislik içinde.Buraya hayırseverlerin el atması lazım.Bir işadamımız,belki yüreği merhamet dolu biri,Lütfen gidin görün.Koşullar çok kötü.