27
Mayıs
2024
Pazertesi
POLİS/ADLİYE

Sauna'dan ikinci Susurluk çıktı

sauna küre çete tatlıses zengin çakır
Kamuoyunda 'Sauna Çetesi' olarak bilinen ve aralarında ünlü türkücü İbrahim Tatlıses ile eski Emniyet Müdür Vekili Ertuğrul Çakır'ın da bulunduğu 18 sanıklı davanın görüşmesine başlandı. 

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına 9'u tutuklu 16 sanık ve sanık avukatları katıldı. Sanıklardan ünlü türkücü İbrahim Tatlıses'in İstanbul'da talimatla ifade vereceği öğrenilirken, diğer sanık Ertuğrul Çakır sağlık sorunları nedeniyle mahkemeye mazeret dilekçesi vererek duruşmaya katılmadı. Duruşmada kişilik tespitinin ardından savunmalarına geçildi. 

İlk ifadeyi çetenin lideri olduğu iddia edilen Kasım Zengin verdi. 1998 yılında Ertuğrul Çakır ile bir yola çıktıklarını söyleyen Zengin, "O yolun sonunda buradayız" dedi. Kendisinin İstanbul'da bulunan Mahmut Ustaosmanoğlu yönetimindeki İsmail Vakfı'nda ebcet ilmi öğrendiğinin belirten Zengin, daha sonra Ankara'ya gelerek Aydınlıkevler'de şifalı bitkiler satan bir dükkan açtığını anlattı. 

Burada kendisini 'MİT'çi Osman' olarak tanıtan sanık Osman Hüseyin Selçuklu ile tanıştığını belirten Zengin, Selçuklu'nun kendisini o dönemin Emniyet Genel Müdür Yardımcısı olan Ertuğrul Çakır ile tanıştırdığını söyledi. Çakır ile sohbetlerde bulunduğunu ifade eden Zengin, Çakır'ın kendisine 'Senin bu bilgilerinden, becerilerinden devletçe yararlanalım' dediğini anlattı. 

Bu amaçla İstanbul'a gittiğini söyleyen Zengin burada spor, sanat ve mafya camiasının içine girdiğini buradan aldığı bilgileri dosya halinde hazırlayıp Çakır'a verdiğini söyledi. Çakır'ın ünlü türkücü İbrahim Tatlıses'in PKK ile bağlantısı olduğunu ve bu konuda bilgi toplamasını istediğini belirten Zengin, kendisinin de bu amaçla İstanbul Etiler'de bulunan 'Cilveli Bar'ı kiraladığını söyledi. 

Tatlıses'in barın, yanında bulunan 'Keoks' adlı barda sahneye çıktığını ve burada Tatlıses ile samimiyet kurduğunu anlatan Zengin, Tatlıses ile öğrendiği bilgileri Çakır'a dosya halinde sunduğunu söyledi. Mafya camiasına da girdiğini belirten Zengin, Sedat Peker ve Sedat Şahin'den aldığı bilgileri Çakır'a verdiğini söyledi. Daha sonra Tatlıses ile samimiyetini ilerlettiğini belirten Zengin, Tatlıses ile 10 tane konser için anlaştıklarını belirtti. Masraflarını kendilerinin karşılayacağını söyleyen Zengin, bu kapsamda Ankara'da bir organizasyon firması kurduklarını asker kaçağı olduğu için de firmayı başkalarının adına kurduğunu söyledi. 

Tatlıses'in konser vereceğini Çakır'a anlattığını belirten Zengin, düzenlenecek konserden elde edilecek paranın yüzde 25'inin Emniyet Vakfı'nın alacağını, geri kalanın ise kendilerine kalacağını ifade etti. Zengin, Çakır'ın ünlü türkücünün vereceği konserler için kendisine destek verdiğini belirterek, 'İbrahim Tatlıses'i Emniyet'e sevdirelim' dediğini anlattı. Daha sonra bir güvenlik şirketi kurduğunu belirten Zengin, Tatlıses'in de korumalığını da aldığını ifade etti.

"TATLISES'İ EMNİYETE SEVDİRMEK İÇİN 10 TANE KONSER ORGANİZE ETTİK"
Müşteki 'Geyşan' salonu sahibi Zeliha Tüfekçi'nin işlettiği masaj salonunda önceleri müşteri olarak gittiklerini belirten Zengin, Tüfekçi'nin yanında çalışan 'Hakan' isimli kişinin kendisine Zeliha Tüfekçi'nin zorda olduğunu, polislerin Tüfekçi'den rüşvet yediğini ve bundan kurtulmak istediğini söylediğini ifade etti. 

Kendisinin bu durumu Ertuğrul Çakır'a ilettiğini anlatan Zengin, polislerin yerlerinin değiştirildiğini söyledi. Polislerle Tüfekçi arasındaki irtibatı sağlayan ayakkabıcı Yaşar Kaplan'ın Tüfekçi'yi sıkıştırdığını belirten Zengin, durumu yine Ertuğrul Çakır'a bildirdiklerini söyledi. Her ikisinin de Güdüllü olduğunu belirten Zengin, sorunu böylelikle hallettiklerini ifade etti. Tüfekçi'nin Dikmen'de daha lüks bir yer tutacağını ve havuzlu bir otel bulduğunu söylediğini belirten Zengin, Tüfekçi'nin kendisine ortaklık teklif ettiğini anlattı. Müşteki Alev Banu Şahin'in sahibi olduğu saunayı almaya karar verdiklerini belirten Zengin, Tüfekçi'nin kendisine ortaklık payı olarak 70 milyar lira para verdiğini söyledi. Alev Banu Şahin'in daha önce Tüfekçi'nin yanında çalıştığını ve aralarında sorun bulunduğunu belirten Zengin, Şahin'in saunayı Tüfekçi'nin alacağını duyunca bu alışverişten vazgeçtiğini kaydetti. 

Tüfekçi'nin getirdiği 70 milyar paradan Ertuğrul Çakır'ın kredi kartı borcu olduğunu söyleyerek, 15 milyarını aldığını, paranın 32.5 milyarını ise Selçuklu'nun aldığını söyledi. Tüfekçinin parasını istemek için devamlı kendisini aradığını söyleyen Zengin, durumu Ertuğrul Çakıra anlattığını, Çakır'ın da kendisine 'Zeliha'ya çok iyilik yaptık. Yaptığımız bu iyiliklerin maddi karşılığı en az 500 milyar lira' dediğini söyledi. Zengin, parayı borç olarak aldığını dolandırmanın söz konusu olmadığını söyledi. Ünlü türkücü İbrahim Tatlıses'in hayat arkadaşı Derya Tuna'yı vuran Hüseyin Bozan ile Tatlıses arasında yaşanan olaya ilişkin ise Zengin şunları söyledi:
"Ankara'da bir düğündeydim. Tatlıses beni aradı. Hüseyin Bozan isimli birisinin kendisini tehdit ettiğini 2 milyon dolar para vermediği takdirde Derya Tuna'yı İbrahim Tatlıses'in vurdurttuğunu, Savaş Ay'ın programında açıklayacağı tehdidinde bulunduğunu söyledi. Tatlıses çok sinirliydi. Hüseyin Bozanı vurduracağım diyordu. Ben de kendisine sakin olmasını söyledim. Hüseyin Bozan'ı cepten aradım. Silahları keleşleri hazırlayın şeklinde rol keserek konuştum. Bu sefer İbrahim Tatlıses beni sakinleştirdi. Zaten gayem de bu idi. Ertesi gün İbrahim Tatlıses'in şov programı vardı ve o gün de beraat kandiliydi. Hüseyin Bozan'a bu işlerin iyi olmadığını söyledim ve onları barıştırdım."

"SAUNAYA GİZLİ KAMERA KOYMADIK"
Bu arada duruşmada bazı isimleri hatırlamayan Zengin, mahkeme heyetine, "Bir bu dünyadayım bir öbür dünyadayım. O yüzden isimleri hatırlayamıyorum" dedi. Zengin'in bu sözleri üzerine Mahkeme Başkanı Süreyya Gönül, "Öbür dünya kalsın, bu dünyadaki olayları anlat" dedi. Zengin, Başkan Gönül'ün sözleri tepki göstererek, "Benim inancımla dalga geçmeyin" dedi. Zengin'in bu sözlerine sinirlenen Mahkeme Başkanı Gönül, "Bana bak çizmeyi aşma. Atarım seni dışarı. Burası mahkeme, anlatacaksan anlat" tepkisini verdi. Mahkeme Başkanı Gönül'ün tepkisinin ardından savunmasını yapmaya devam eden Zengin, Salata Bar'ın otoparkının işletmesinin alınmasıyla ilgili olay hakkında bilgi verdi. Salata Bar'ın otoparkını Fatih Bucak'ın işlettiğini barın sahibinin kendilerine otoparkı işletip işletmeyeceğini sorduklarını belirten Zengin, bu konuda sorunlar yaşadığın söyledi. otopark için 10-13 adamını görevlendirdiğini belirten Zengin, anlaşmazlık devam edince araya Korkut Eken'in girdiğini ve bu işten vazgeçtiklerini söyledi. 

Tüfekçi'nin saunasına kamera koymadıklarını belirten Zengin, "Böyle bir şey yapsak sauna sahibine bir şey söylemezdik. onu gizli yapardık" dedi. Askerlerin çatışmasının arasında kaldığın öne süren Zengin, "Ertuğrul Çakır bana askeriyede gizli istihbarı örgütlemeler olduğunu bunların içine sızmamı söyledi. Ben de bildiklerimi kendisine ilettim. Bunları eski bir savcılıkta da anlattım" diye konuştu. MİT'te 2 ay kaldığını öne süren Zengin, istendiği takdirde kamera görüntülerinden bunun ortaya çıkacağını ileri sürdü. Başbakan ile de 6 defa görüştüğünü iddia eden Zengin, görüşmelerde kimlik vermeden rahatça girip çıktığını belirtti. Zengin'in duruşmada en ilginç olayı ise ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'nin sahibi olduğu güvenlik şirketine eleman temini edilmesini açıklaması oldu. 

Sanık Yüzbaşı Nuri Bozkır'ın Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi olayı ile ilgili kendisine "Çuval geçirdiler. Namusumuzu kurtaracağız" dediğini söyledi. Bozkır'ın Cheney'in Irakta koruma şirketi olduğunu ve buraya 150 kişilik güvenlik görevlisi gönderileceğini söylediğini belirten Zengin, bu kişilerden yüzünün piyasadan toplanacağını geri kalanının ise Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan gönderileceğini kendisine bildirildiğini söyledi. Zengin, operasyon yapılınca bu olayı gerçekleştiremediklerini belirtti. 

'KASIM ZENGİN'İN ANLATTIĞI IRAK OLAYI TAMAMEN SAÇMALIKTIR'

Kasım Zengin'in ifadesinin ardından çete üyesi olduğu iddiasıyla yargılanan Yüzbaşı Nuri Bozkır savunma yaptı. Bozkır, savunmaya geçmeden önce duruşmaya verilen arada Zengin'in kendisine 'Hadi yakıyorum seni. Özel Kuvvetler Komutanlığı kurtarsın' dediğini söyledi. Bozkır'ın bu sözleri tutanağa geçmedi. 

Manevi lideri Emniyet Genel Müdür Yardımcısı olduğu iddia edilen bir çetenin liderinin yüzbaşı olamayacağını savunan Bozkır, emniyetin kendisine bir komplo düzenlediğini ileri sürdü. Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şubesi'nde gözaltındayken polislerin kendisine 'bir general ismi ver, serbest bırakalım' dediğini belirten Bozkır'ın, bu sözleri de duruşma tutanağına geçmedi. 

Bozkır, 2004 yılının Temmuz ayında ve 2005 yılının Ocak ayında evinin 2 kez soyulduğunu ve cep telefonu, CD ve bilgisayarlarının hard diskinin çalındığın söyledi. Bununla ilgili Çankaya Emniyet Müdürlüğü'ne başvurduğunu belirten Bozkır, askeri savcının emniyetten bununla ilgili raporu istediğini, ancak hala aradan üç ay geçmesine rağmen raporun gönderilmediğini savundu. 

Babasının emekli bir albay olduğunu belirten Bozkır, orada görevli başkomiserin bu hırsızlıkla ilgili evrakları babasına gösterdiğini, ancak askeri mahkemenin bu raporları istediğinde yok denildiğini belirtti. Babasının daha sonra aynı karakola gittiğini belirten Bozkır, oradaki görevli bir polisin babasına organize şubeden birisinin gelip zabıt tutulmadan aldığını söylediğini belirtti. Evine gerçekleşen 2 hırsızlık olayı ile ilgili olay yeri inceleme ekibinde raporları bulunduğunu belirten Bozkır, bu raporların istenmesini talep etti. 

Bozkır, Zengin ile Aralık ayında tanıştığını ancak samimiyetlerinin bulunmadığını söyledi. Diğer sanık Ömer Faruk Çalışkan'ın rehberden telefonunu bularak kendisini aradığını söyleyen Bozkır, Zengin ile Çalışkan vasıtasıyla tanıştığını söyledi. Zengin ile tanıştığı dönemde geçirdiği bir kaza sonucu kolunun kırıldığını ve bu nedenle izinli olduğunu belirten Bozkır, bu süreçte Zengin'in bürosuna ziyaret amacıyla gittiğini söyledi. Ocak ayından itibaren Zengin ile görüşmediğini belirten Bozkır, 'Salata Bar' olayını ise organize şubede öğrendiğini söyledi. Bozkır Zengin'in ifadesinde belirttiği Irak olayının ise tamamen saçmalık olduğunu belirtti. Bozkır suçlamaları da kabul etmedi.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Kasım Zengin ve yüzbaşı Nuri Bozkır'ın savunmalarının ardından 'MİT'çi Osman' lakaplı sanık Osman Hüseyin Selçuklu savunmasını yaptı. Lakabının MİT'çi Osman olduğunu ve arkadaşlarını kendisini bu isimle çağırdığını söyleyen Selçuklu, MİT ile ilgili hiçbir bağlantısının olmadığını belirtti. 

Selçuklu, "Ben kimseye MİT'te çalıştığımı söylemedim" dedi. Zengin ile Aydınlıkevler'de dükkanı olduğu dönemde tanıştıklarını belirten Selçuklu, Zengin'in daha sonra İstanbul'a gittiğini ve görüşemediklerini anlattı. Zengin'in 3-4 sene sonra kendisini aradığını ve Köroğlu Organize adı altında bir firma kurduğunu belirten Selçuklu, Zengin'in kendisine iş teklif ettiğini ve kendisininde bunu kabul ettiğini söyledi. Selçuklu, yaklaşık 20-25 gün çalıştıktan sonra parasını alamayınca ayrıldığını ifade etti. Zengin'in ifadesinde belirttiği 32.5 milyar lirayı almadığını savunan Selçuklu, Ertuğrul Çakır'ın da para almadığını söyledi.
Bir kısım sanıkların ifadelerinin alındığı duruşma pazartesi gününe ertelendi.
.
Yayın Tarihi : 23 Haziran 2006 Cuma 19:29:47
Güncelleme :23 Haziran 2006 Cuma 20:07:29


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?