Yurt Partisi (YP) Genel Başkanı, eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, Türkiye'de terörle, organize suçlarla, çıkar amaçlı suçlarla ve yolsuzluk suçlarıyla mücadele edecek etkin bir yasa olmadığını vurgulayarak ''Suç işlenmeden önce önleyici istihbarat çalışması ise hiç yok. Suç işlendikten sonra, takip ve kovuşturma açısından, istihbarat çalışmaları ve yetki kullanımında da sınırlamalar var'' dedi.

Tantan, özel hukuk ve ceza hukuku ile ilgili düzenlemelerin yanı sıra sınır aşan suçlarla, bombalamayla, terörü besleyen kaynaklarla ilgili sözleşmelerin de Türk hukuk sistemine girmesine karşın, ilgili yasaların çıkarılmadığını belirterek ''Adi suçlar, çıkar amaçlı suçlar ve organize suçlar bölücü terör örgütünün hâkimiyetine girdi. Bu sayede, insan, hayvan, uyuşturucu, petrol, silah, gümrük kaçakçılığını denetleyerek büyük bir nakit paraya hükmediyor. Barzani de bu paradan komisyon alıyor. Türkiye'de, Batı'nın bildiği anlamda mafya tipi bir örgütlenme yok. Yerel ve bölgesel anlamda birilerinin kullandığı, birilerini büyütürken, kendileri de büyüyen suç örgütleri var'' diye konuştu.

1999'da yürürlüğe giren Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Yasası'nı, AKP hükümetinin kaldırdığını anımsatan Tantan, şöyle devam etti:

''Oysa bu yasa, 1990'larda Avrupa'da çıkarılan yasaların benzeriydi. Avrupa, terörle ilgili bir dizi ilke kararı aldı. Milli istihbarat birimlerini teknolojik açıdan kuvvetlendirdi. Onlara, mahkeme kararı aranmaksızın, dinleme, izleme, takip imkânı verdi. Polis ve jandarma birimlerinin yetkilerini genişletti, teknolojik altyapılarını güçlendirdi. Suç işlenmeden önce önleyici anlamda, suç işlendikten sonra ise takip ve kovuşturma anlamında, mahkeme kararına dayanarak gerekenleri yapabilmeleri için önlerini açtı.''

Tantan, ülkemizde terörün de, küresel terörün de tanımı olmadığını, dolayısıyla terör yasası olmadığını anlatarak, 11 Eylül saldırıları sonrasında Batı'nın hızla yasalarını yenilediğini, 40 yıldır terörle mücadele eden Türkiye'nin ise 1991 yılında çıkardığı ve zaten yetersiz olan yasanın içini, geçen yıl daha da boşalttığını söyledi. Tantan, şunları kaydetti:

''Sadece terör örgütlerinin liderlerinin telefonlarını dinleyen Başbakanlık'a bağlı bir birimle terörün önüne geçilemez. Bir savcı başkanlığında ve sadece terör suçlarıyla ilgili olarak çalışan bu birimin verdiği görüntü, kendi kurumlarına güvenmeyen ve başbakanı telefon dinleyen bir Türkiye görüntüsü.''