Yargıtay Başkanı Osman Arslan, yargının, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da laik Cumhuriyeti koruyup kollayacağını belirterek, “Yargı laikliği, laik cumhuriyeti yıkmaya teşebbüs edenleri cezalandırarak korur” dedi.

Türkiye Adalet Akademisinin 2006-2007 eğitim yılı açılış töreni, Akademinin Ahlatlıbel Kampüsü'nde yapıldı. 

Törene, Yargıtay Başkanı Osman Arslan, Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Haşim Kılıç, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, Danıştay Başsavcısı Tansel Çölaşan, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok ile bazı askeri ve sivil yargı mensupları katıldı. Yargıtay Başkanı Osman Arslan törende yaptığı konuşmada, hakim ve savcı adaylarına seslendi. Hukuk biliminin hiç bir zaman tam olarak öğrenilemeyeceğini belirten Arslan, 40 yılı aşkın hukuk hayatında kendisinin de hala yeni şeyler öğrendiğini söyledi.

Öğrencilere çok çalışmaları, bilgili hakim ve savcılar olarak mezun olmaları uyarısında bulunan Arslan, “Bu ülkenin hukuka ve iyi hukukçuya her zaman ihtiyacı olmuştur, olacaktır. Sizler, bizleri kat kat aşmalısınız. Hakim ve savcı olmakla her şey bitmiyor, bir bakıma o gün başlıyor. Onurlu ve vakarlı olarak adalet dağıtacaksınız” dedi.
Bir hukukçunun, dürüst ve namuslu olmasının zorunluluk olduğunu, ancak bunun yetmeyeceğini anlatan Arslan, iyi bir hakimin aynı zamanda bilgili, birikimli, kendisine güvenen, onurlu ve vakarlı olması gerektiğini kaydetti.

“LAİK BATI HUKUKUNU İLERİ TAŞIMAK GÖREVİNİZ”

Osman Arslan, Ulu Önder Atatürk'ün yaptığı devrimlerin en önemlisinin hukuk devrimi olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti'nde 1926 yılından bu yana, laik hukuk reformlarının uygulandığını anımsattı. Türk yargısının 80 yıldır laik batı hukukunu uyguladığını ve bunu içtihatlarıyla benimsediğini belirten Arslan, “Sizler, laik batı hukuku eğitimi alarak yetiştiniz, bunu daha ileriye taşımak göreviniz olmalıdır” diye konuştu.

Cumhuriyet'in getirdiği kazanımları, fırsat eşitliğini kimsenin göz ardı etmemesini isteyen Arslan, “Sizler, Cumhuriyeti korumayı görev bileceksiniz. Sizler gibi bilgili ve Cumhuriyete bağlı gençler olduğu sürece, Cumhuriyet sonsuza kadar yaşayacaktır” dedi. Yargının, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da laik Cumhuriyeti koruyup kollayacağını vurgulayan Arslan, “Bundan kimsenin şüphesi olmasın” diye konuştu.

Arslan, bu sözleri daha önce söylediğinde, nasıl koruyacağı yönünde sorularla karşılaştığını belirterek, “Yargı laikliği korur. Nasıl mı korur? Laik Cumhuriyeti yıkmaya teşebbüs edenleri cezalandırarak korur” dedi.

-ÇİÇEK'İN KONUŞMASI-

Törende konuşan Adalet Bakanı Çiçek de, Türkiye gibi, çok değişik toplumsal sorunları olan ülkelerin, çözüme kestirmeden ulaşma şansları olmadığını belirterek, bu nedenle eğitimin Türkiye'nin önceliği olması gerektiğini söyledi.
Eğitimin, yargı açısından diğer kurumlara göre daha çok önem taşıdığını kaydeden Çiçek, 2003 yılında yasal kuruluşu gerçekleştirilen Adalet Akademisinin de bu açıdan önemli bir yeri doldurduğunu ifade etti. Çiçek, Türkiye genelindeki 70'den fazla üniversitenin pek çoğunda Akademide sağlanan imkanlarının bir çoğunun bulunmadığını dile getirdi.

YARGIYA GÜVEN

Yargıya verdikleri önemden dolayı akademiye de önem verdiklerini belirten Çiçek, “Devlete güvenmenin ana kaynağı yargıya güvenden geçiyor. Bu alanda yapılacak çaba her türlü takdirin üzerindedir” diye konuştu. Bir ülkede yargı ne kadar iyi işliyorsa o toplumdaki kamu düzeninin de o kadar kolay tesis edileceğini ve korunacağını anlatan Çiçek, yargının, hak ve özgürlüklerin de en önemli koruyucusu olduğunu vurguladı. Çiçek, “Yargıya önem verir, eğitimin kalitesini artırırsak, hem kamu düzeninin tesisi ve korunması, hem de hak ve özgürlüklerin teminat altına alınması o kadar kolay olacaktır” dedi.

Cemil Çiçek, bir ülkedeki yargı kararlarının, hem uluslararası kuruluşların hem de siyasetin önemli gündem maddeleri arasında yer aldığını ifade etti. Demokratikleşme sürecinin özünü, yargı reformunun oluşturduğunu vurgulayan Çiçek, Türkiye'nin dış politikasıyla yargı arasında da doğrudan bir bağ bulunduğunu anlattı.

Türkiye'nin kalkınmada, yerli sermayenin yanı sıra yabancı sermayenin yatırımı için çaba harcadığını dile getiren Çiçek, Türkiye'de yatırım yapmak isteyen yabancı yatırımcıların, en önem verdikleri konunun Türkiye'deki yargının işleyişi olduğunu belirtti. Yabancı heyetlerin ziyaretlerinden bu kanıya vardığını dile getiren Çiçek, “Türkiye'de güvenli bir yatırım açısından iyi işleyen yargı, en önemli teminat” dedi.

“EĞİTİMİN KALİTESİ DÜŞÜK”

Türkiye'de çok sayıda hukuk fakültesi kurulduğunu, ancak yeterli öğretim üyesi olmaması nedeniyle eğitimde kalitenin düştüğünü belirten Çiçek, bu sıkıntının Akademi ile ortadan kaldırılmasının hedeflendiğini kaydetti. Törende daha sonra Prof. Dr. Ergun Özbudun, Adalet Akademisi öğrencileri hakim ve savcı adaylarına, “Temel Hakların Anayasal ve Uluslararası Korunması” konusunda ilk dersi verdi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, dersin ardından verilen kokteylde, Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu ve Danıştay Başsavcısı Tansel Çölaşan ile bir süre sohbet etti.