19
Mayıs
2024
Pazar
POLİS/ADLİYE

Yayınevi sahibine hapis cezası

Peri Yayınevinin sahibi Ahmet Önal, yazarı Evin Aydar Çiçek’in yurtdışında bulunduğu "Tutkular ve Tutsaklar" adlı kitapta "Atatürk’ün hatırasına sövme" suçunun işlendiği gerekçesiyle 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı, yayınevi sahibi Ahmet Önal’ın kitabın yazarının kendisi olmadığına dair belgeyi ibraz ettiğini, ancak eser sahibinin yurtdışında olması nedeniyle 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 11. maddesinin bu durumlarda eseri basana sorumluluk getirdiğini belirtti.

Savcı, Önal’ın 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’un 1/1 ve 2/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmasını talep etti. 

Son savunması sorulan Ahmet Önal, kitapta şiddet ve hakaret bulunmadığını, düşünce özgürlüğü çerçevesindeki eserin değerlendirilmesinin kamuoyuna bırakılması gerektiğini belirterek, beraatini istedi.

Hakim İrfan Adil Uncu, verilen aranın ardından açıkladığı kararla, Ahmet Önal’ı 1 yıl hapis cezasına çarptırdı. Bu cezayı suçun basın yoluyla işlenmesi nedeniyle 1 yıl 6 ay hapis cezasına yükselten Uncu, sanığın duruşmadaki iyi hali nedeniyle cezayı 1 yıl 3 ay hapse indirdi. Uncu, "sanığın aldığı ceza miktarı ve geçmişteki hali itibariyle cezasının ertelenmesi halinde bir daha suç işlemeyeceği kanaati oluşmadığı" gerekçesiyle Önal hakkındaki hapis cezasını paraya çevirmedi.

HASİP KAPLAN’IN DAVASI

Bu arada, bir televizyon kanalında yayınlanan "Alternatif" adlı programda yaptığı konuşmada "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek"le suçlanan avukat Hasip Kaplan’ın yargılanmasına aynı mahkemede başlandı.

Duruşmada sorgusu yapılan Kaplan, programın Mersin’de Nevruz kutlamalarında meydana gelen bayrak olayının ardından yapıldığını belirterek, "Programda dava açmayı gerektirecek bir durum yoktu. Ben, takım elbiseli provokatörün yakalanması halinde olayın aydınlatılacağını söylemiştim. Ayrıca Genelkurmay Başkanı’nın ’sözde vatandaş’ açıklamasını eleştirmiştim" dedi.

Suçun unsurları yönünden "yakın tehlike ve şiddet"in oluşması gerektiğini belirten Kaplan, bunlar oluşmadığı için böyle bir suçla itham edilmesine şaşırdığını söyledi.

Kaplan’ın avukatlarından Ercan Kanar da, aslında bu davanın reddedilmesi gerektiğini ileri sürerek, "Dava, Genelkurmay Askeri Savcılığının ihbarı sonucu açılmıştır. Çağdaş ülkelerde Genelkurmayın ihbarı sonucu dava açıldığı görülmemiştir" dedi.

Kanar, suçun unsurlarının oluşmadığını savunarak, kamu davasının sona erdirilmesini istedi.
 
Duruşma, Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki görüşünü hazırlaması amacıyla ertelendi.
Dava iddianamesinde, Kaplan’ın, bir televizyon kanalında 3 Nisan 2005 tarihinde katıldığı "Alternatif" programında yaptığı konuşmada "halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği ve aşağıladığı" iddiasıyla 1.5 ile 4.5 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

FERHAT TUNÇ’UN DAVASI

Yeniden Özgür Gündem Gazetesinde yer alan "Analiz" adlı köşede yayınlanan "Bir Devrimci Leyla ve Bir Şarkı" başlıklı yazıda "adliyenin manevi şahsiyetini neşren tahkir ve tezyif ettiği" öne sürülen türkücü Ferhat Tunç ile gazetenin sorumlu yazıişleri müdürü Mehmet Çolak’ın yargılanmasına da aynı mahkemede devam edildi.
 
Tutuksuz sanıklardan Ferhat Tunç Yoslun’un katıldığı duruşmaya, diğer sanık Mehmet Çolak ise gelmedi.
Duruşmada, avukat Ercan Kanar’ın, "sanıklar hakkında 1 Haziran 2005 tarihinden önce işlenen suçları düzenleyen eski TCK’nın 159.
maddesinden dava açılması için 160. madde uyarınca Adalet Bakanlığından alınması gereken iznin müsteşar yardımcısı imzasını taşıdığını, oysa siyasi bir karar olan bu iznin bakan imzasını taşıması gerektiği" yönündeki talebi ele alındı. 

Görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, yasanın 160. maddesi 2 fıkrasında "Adalet Bakanlığı izni" gerektiğinin ifade edildiğini, bu nedenle verilen iznin geçerli olduğunu belirterek, Kanar’ın talebinin reddini istedi. Hakim İrfan Adil Uncu da, yargılamanın Adalet Bakanlığının iznine tabi olduğunun ilgili maddede açık olduğunu belirterek, verilen iznin müsteşarın bakan oluruyla görevlendirilmesi nedeniyle avukat Kanar’ın talebinin reddine karar verdi. 

Uncu, sanık Mehmet Çolak’ın bir sonraki duruşmada hazır edilmesi için yazı yazılmasını kararlaştırarak, duruşmayı erteledi. Dava iddianamesinde, Tunç ve Çolak’ın, Yeniden Özgür Gündem adlı gazetenin 19 Ocak 2004 tarihli sayısında Ferhat Tunç tarafından yazılan "Analiz" isimli köşede "Bir Devrimci Leyla ve Bir Şarkı" başlıklı yazıda "adliyenin manevi şahsiyetinin neşren tahkir ve tezyif edildiği" gerekçesiyle 6 ay ile 3’er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları, Çolak’ın cezasının ise 5680 sayılı Basın Kanunu’nun 16/1. maddesi uyarınca paraya çevrilmesi isteniyor. İddianamede, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün TCK 160/2. maddesi uyarınca takibat izni verdiği bilgisi de yer alıyor.
.
Yayın Tarihi : 31 Mayıs 2006 Çarşamba 15:51:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?