Antalya, Gündoğmuş’ta aylardır evler, araçlar yakılıyor, insanlar vuruluyor. Ama failler bir türlü bulunamıyor...
Antalya Gündoğmuş Belediye Başkanı DYP’li Mustafa Zafer Arslan’ın kardeşinin evi 3, teyzesinin evi 1 kez yakıldı, eniştesinin aracı kundaklandı, yeğeni kurşunlandı, kardeşinin yazlığındaki havuza zehir atıldı. "İlçede resmen devlet yok. Her gün ölümle karşı karşıyayım" diyen ve kardeşine ait evin önünde jandarmanın nöbet tutmaya başladığı Arslan’ın iddiasına göre her şey, 28 Mart seçimlerinde belediye başkanlığına aday olmasıyla başladı.
AKP’li başkan adayıyla rakip olunca, AKP İlçe Başkanı Mustafa Aksöz’le araları açıldı. Ardından önce teyzesinin, seçimden 2 gün sonra da kardeşinin ve ablasının evleri kundaklandı. Arslan, AKP’li Aksöz’ün yeğenleri Şükrü ve Hakan Aksöz’e ait akaryakıt istasyonunu 6 Nisan’da kapatınca, gerilim arttı.
Emniyete de suçlama
Ardından, Arslan’ın kardeşinin yazlığındaki havuza zehir atıldı, Manavgat’ta oturan yeğeni ayağından vuruldu, eniştesinin minibüsü yakıldı.
Başvurdukları halde gereği yapılmadığı gerekçesiyle Gündoğmuş Emniyet Amir Vekili Başkomiser Volkan Dağ hakkında Savcılığa suç duyurusunda bulunarak şikâyetçi olan Arslan, iddialarına şunları da ekledi:
"AKP İlçe Başkanı Mustafa Aksöz nüfuzunu kullandığı için olayların üzerine gidilmiyor. Bizi siyasi olarak sindirmek, gözdağı verip akaryakıt istasyonunun açılmasını sağlamak istiyorlar. Emniyet amiri, 5 ay önceki olayın failini bulamıyorsa, devletin zaafı, ihmali var demektir. Defalarca ’Beni vuracaklar’ dememe rağmen, güvenliğimiz sağlanmadı."
’Hepsi komplo teorisi’
Suçlanan AKP İlçe Başkanı Aksöz ise, Arslan ve ailesinin komplo teorisi ürettiğini savundu ve şöyle konuştu:
"Kundaklamalar, halkı çok rahatsız etti. Bunlar hiç tasvip edilemez, ama bu tamamen belediye başkanı ve taraftarlarının karalama politikası oyunudur. Çünkü Emniyet’i suçluyorlar. Akaryakıt istasyonunun kardeşimin oğluna ait olduğunu herkes bilir. İlçemizde defalarca yangın oldu, ama ne hikmetse itfaiye aracında su olmadı."
Hakan Aksöz ise, minibüsünü kundaklamakla suçlandığı Günal’ın öz dayısı olduğunu ifade etti ve, "Evler yanıyor, araçlar kundaklanıyor, insanlar kurşunlanıyor. Ortada fail yok, ama hep ben suçlanıyorum. Suçlu bir gün bulunacak" dedi. Ayağından kurşunlanan Ali Cumhur Günal da, vurulmasının Gündoğmuş’taki olaylarla bağlantılı olduğunu ileri sürdü.
İşte olaylar...
9 Mart 2004: M. Zafer Arslan’ın teyzesi Hatice Sözen’in evi yakıldı.
30 Mart 2004: Arslan’ın kardeşi Hasan’ın evi yakıldı. Aynı gün ablası Selime Ceylan’ın evi de yakılmak istendi.
5 Nisan 2004: Hasan Arslan’ın evi ikinci kez yakıldı.
5 Eylül 2004: Hasan Arslan’ın yazlığındaki havuza zehir atıldı.
24 Kasım 2004: Arslan’ın yeğeni Ali Cumhur Günal Manavgat’ta ayağından vuruldu.
10 Aralık 2004: Hasan Arslan’ın evi üçüncü kez yakıldı.
12 Aralık 2004: Mustafa Ruhi - Şükran Günal çiftine ait minibüs yakıldı.