30
Nisan
2024
Salı
ULUBORLU - ISPARTA
Belediye Sayfaları
Nufus
419.845
Yüz Ölçümü
8.951
İlçe Sayısı
13
Vali
Nufus
6.878
Yüz Ölçümü
322
Belediye Sayısı
5
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Uluborlu Genel Bilgi

Akdeniz Bölgesi’nde, Göller bölgesinde, Isparta İli’ne bağlı bir ilçe olan Uluborlu, kuzeyinde Dinar, doğusunda Senirkent, güneyinde Atabey, Gönen ilçeleri, batısında Keçiborlu ile çevrilidir. Toros Dağlarının uzantısı olan kapı Dağı’nın eteklerinde kurulmuş olan Uluborlu, 1950 yılından sonra bugünkü yerine, Uluborlu Ovası’na taşınmıştır. Uluborlu’nun güneydoğusunda Kapı Dağı (2.463 m.) ve bunun uzantısı olan Yuvacça Yaylası, güneyde Şalgamlık Tepesi (2.097 m.) , kuzeyinde ise Kılıçlayan Dağları (1.800 m.) bulunmaktadır.

İlçenin belli başlı akarsuları, güneybatıda Pupa Çayı, güneydoğuda Şehir Çayı, güneyinde Şalgamlık Deresi, Halkalı Deresi ile doğusunda Su Uçan Şelalesi, Akçay Şelalesi, Değirmen Deresi, batısında İleydağı Çayı Deresi, kuzeyinde Kızıldere ve Dereköy Çayı’dır. Pupa Çayı üzerinde 1977 yılında kurulan Uluborlu Barajı ve 1995 yılında kurulan İleydağı Barajı bulunmakta olup, sulama amaçlı kullanılmaktadır. İl merkezine 69 km. uzaklıktaki ilçenin yüzölçümü 322 km2 olup, toplam nüfusu 11.691’dir.

Uluborlu İlçesi, coğrafya olarak Akdeniz Bölgesi’nde bulunmasına rağmen, tam bir Akdeniz iklimi özelliklerini taşımamaktadır. Göller Bölgesi ikliminin karakteristik özelliklerinden olan ilkbaharı kısa, sonbahar ve kışı diğer mevsimlere göre biraz daha uzun olan bir iklim özelliği taşır. Yazları sıcak ve kurak, kış ayları ise soğuk ve yağışlıdır.

Uluborlu Kalesiİlçenin ekonomisi tarım, hayvancılık ve halı dokumacılığına dayalıdır. Yetiştirilen başlıca ürünler, buğday, arpa, az miktarda elma, üzüm, nohut, armut, patates, soğandır. Uluborlu Barajının inşasından sonra meyve üreticiliği modern yöntemlerle yapılarak büyük gelişme göstermiştir. Genellikle elma, kiraz, ayva, armut gibi meyveler yetiştirilmektedir. Özellikle kirazı ile tanınmış olup, dayanıklılığı, kalitesi ve lezzeti ile ünlüdür. İlçede süt üretimi amaçlı sığır yetiştirilmektedir. Ayrıca bir çok evde halı dokuma tezgahları bulunmaktadır. İlçe topraklarında kireç taşı yatakları vardır.

Uluborlu İlçesinin tarih öncesi ve tarihi çağları tam olarak bilinmemektedir. Bununla birlikte yakınındaki yerleşim alanlarında olduğu gibi burada da, Hitit (MÖ l800-1200), Frig (MÖ 750-690), Lidya (MÖ 690-547) ve Pers (MÖ 547-334), Makedonya, Seleukos, Pergamon Krallığı, Roma ve Bizanslıların egemenliği altında kaldığı bilinmektedir

Uluborlu ilçesi sınırları içinde Apollonia antik kenti bulunmaktadır. Kent büyük olasılıkla Seleukos Kralı Seleukos I (MÖ 312-280) tarafından kurulmuştur. Kentin eski ismi Stephanus Byzantinus tarafından Mordiaeum veya Margium olarak kaydedilmiştir. Apollonia, Roma İmparatorluk dönemi (MÖ. 27-MS 395) sikkeleri üzerinde ve yazıtlarda kendini Likya ve Trakyalıların kolonisi olarak göstermektedir. Roma İmparatorluğu döneminde kentin ne kadar önemli olduğu İmparator Augustus’un ölümünden önce yazdığı vasiyeti “Res geastae Divi Augusti”nin Yunanca metninin parçalarının bulunmasından anlaşılır. Vasiyetin Latince metni ise Pisidia Antiokheia’da (Yalvaç) Propylon’da (Anıtsal Giriş) bulunmuştur.

Cirimbolu Su KemeriRomalılar yöreyi MÖ.102-49 yılları arasında Kilikia Eyaletine, sonra da Asia Eyaletine bağlamışlardır. MÖ.39 yılında Galat Kralı Amyntasın kontrolüne giren bölge, MÖ.25 yılına kadar bu durumda kalmış, daha sonra Galatia eyaleti içine alınmıştır Apollonia Roma İmparatorluğunun MS.395 yılında ikiye ayrılmasından sonra, Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) sınırları içinde kalmıştır. Kentin adı geç devirlerde “Sozopolis” olarak değiştirilmiştir.

Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Selçuklu Sultanı Melikşah tarafından Anadolu’nun fethinde görevlendirilen Süleyman Şah’ın Bizans İmparatoru VII. Mihail ile yaptığı antlaşma Selçuklu egemenliğine girmiştir. Selçuklu egemenliği yörede uzun sürmemiş, Bizanslılar’la Selçuklular arasında el değiştirmiştir. II. Kılıç Arslan zamanında yapılan Miryakefalon Savaşı (1176), ardından Uluborlu ve civarı 1182 yılında kesin olarak Selçuklu egemenliğine girmiştir. Bu dönemde Borgulu, Burgulu, Borulu, Uluborlu adını alan Uluborlu önemli bir merkez olmuştur. Hamitoğulları Beyliği (1301) hakimiyetine giren Uluborlu bu beyliğin başkentliğini yapmıştır. Uluborlu, 1361 yılında Osmanlı topraklarına katılmış, Anadolu Eyaletinin bir kazası olarak yapılanmıştır. I. Sultan Selim zamanında düzenlenen Taksimat-ı Memalik-i Osmaniye’de Hamit ilinin 21 kazasından beşincisi olarak gösterilmektedir. Tanzimat’tan sonraki idari yapılanma içerisinde de Isparta sancağına bağlı kaza statüsü kazanmıştır. 1903 Maarif Salnamesi’nden şehirde 26 medrese açıldığı ve 924 öğrencinin okuduğu öğrenilmektedir.

Alaeddin CamiMilli mücadelenin başladığı yıllarda Hafız İbrahim Demiralay’ın talimatıyla Uluborlu’da, Kaymakam Said Bey’in başkanlığında Fakızâde Faik Efendi, Müftü Tahir Efendi, Alemşahzade Vasıf Efendi, Sipahizade Nuri Efendi, Alemşahzade Nuri Efendi, Durakzade İbrahim Efendi, Çıkrıkçızade Hüsnü Efendi, Peştemalcızade Hacı Hakkı, Hacı Emirzade Yakup Efendi, Suhtezade Nazif Efendi, Kucurzade Hacı Tahir Efendi’den oluşan Uluborlu Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurulmuştur. Cemiyet, Uluborlu’dan topladığı askerlerin her türlü ihtiyacını ve teçhizatını sağlamış, geride kalan ailelerinin bakımını üstlenmiştir. Buradan Batı Cephesine asker göndererek milli mücadeleye katılmıştır. Uluborlu Türkiye için rekor kıracak şekilde 220 yedek subayla I. Dünya Savaşına ve Kurtuluş Savaşına katılmıştır. 242 İstiklal madalyası ile Uluborlu Türkiye’de en çok İstiklal Madalyasına sahip olan tek ilçesidir.

İlçede günümüze gelebilen eserlerden başlıcaları; Alaaddin Camisi (Ulu Cami), Gargılı Lala Medresesi (Taş Medrese), Karabey Hamamı, Uluborlu Kalesi, Cirimbolu Su Kemeri, Aslanlı Çeşme ve  Sivil Mimair Örnekleri bulunmaktadır.

 

Kenthaber Kültür Kurulu
 

Yayın Tarihi : 31 Mayıs 2009 Pazar 23:34:31

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR