30
Nisan
2024
Salı
YENİŞARBADEMLİ - ISPARTA

Yenişarbademli Genel Bilgi

Akdeniz Bölgesi’nde, Isparta İli’ne bağlı bir ilçe olan Yenişarbademli, doğusunda Konya iline bağlı Beyşehir ilçesi, batısında Aksu ve kuzeyinde Şarkikaraağaç ilçeleri ile çevrilidir. İlçe, Beyşehir Gölü’nün batısında Toros Dağlarının kuzey uzantısı olan Anamas Dağları ile bütünleşir. İlçe toprakları dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Engebeli arazinin ortasında Melikler Yaylası bulunmaktadır. İlçede 2.898 m. yükseltili Dedegül Dağları’nın 2.335 m. dorukları arasında 2.500 m2 büyüklüğünde bir buzul krater gölü olan Karagöl yer almaktadır. İlçenin denizden yüksekliği 1150 m.dir. İl merkezine 177 km. uzaklıktaki ilçenin yüzölçümü 184 km2 olup, toplam nüfusu 6.665’tir.

İlçenin Akdeniz iklimi ile kara iklimi arasında kara iklimine daha yakın bir geçiş iklimi vardır. Yazları sıcak ve kurak, kış ayları ise soğuk ve yağışlıdır.

Buzul Krater Gölü Karagölİlçenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Yetiştirilen ürünler, buğday, mısır, arpa, fasulye, nohut, domates, biber, soğan, ıspanak, pırasa, marul, lahana, elma, armut, kiraz, vişne, şeftali ve duttur. Hayvancılıkta büyük ve küçükbaş hayvan besiciliği yapılmaktadır. Yaylalarda peynir, çökelek, süt ürünlerine dayalı mandıralar bulunmaktadır. Arıcılık da yapılmakta olup, bal üretimi ekonomisinde önemli yer tutmaktadır.

Yenişarbademli, tarih boyunca birçok uygarlığa sahne olmuştur. Yörede yapılan araştırmalara göre, M.Ö. 4000 yıllarında Hititler, M.Ö. 1500 yıllarında Frigyalılar, M.Ö. 800 yıllarında İonyalılar, M.Ö. 600 yıllarında Lidyalılar, M.Ö. 446 yıllarında Persler, M.Ö. 190 yıllarında Romalılar, M.S. 395 yıllarında Bizanslılar yörede egemen olmuşlardır.

Anamas DağlarıMalazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Oğuz boyları bölgeye yayılmaya başlamıştır.Ancak Bizanslılar ile Anadolu Selçukluları sürekli çatışmış, Isparta yöresi de her ikisi arasında sürekli el değiştirmiştir. Bölgenin Selçuklu topraklarına tamamen katılması II. Kılıç Arslan zamanında yapılan Miryakefalon Savaşı’ndan sonra olmuştur. 1182 yılından önce Karaağaç, Yenişarbademli ve çevresi Selçuklu egemenliğini tanımıştır. Anadolu Selçukluları döneminde yapılan eserlerden en önemlisi 1228’de Alaaddin Keykubad’ın yaptırdığı Kubad-ı Abad Sarayıdır. Bu saray Alaaddin Keykubad tarafından bölgenin doğal güzelliğinden etkilenerek ünlü veziri Saadettin Köpek’e yaptırılmıştır. Sarayın yapılmasıyla söz konusu yerin adı Kubad-ı Abad olmuştur. Ancak saray korunamamış, 1945’e kadar Alanya civarında olduğu düşünülmüş ve bu bölgede aranmıştır.

Kubadabad SarayıBeyşehir Gölü içerisinde bulunan 17 adet adada Selçuklu ve Bizans kalıntıları dikkati çekmiş, ardından Kızkalesi adı verilen adada sarayın kalıntıları bulunmuştur. Bu sarayı ilk kez 1949’da Konya Müzesi Müdürü Zeki Oral bulmuş, 1965-1966 yıllarında K.Otto-Dorn ve Mehmet Önder ilk kazıyı yapmışlardır. Ardından Ankara Üniversitesi’nden Prof.Dr.Rüçhan Arık 1980’den sonra kazı çalışmalarını sürdürmüştür. Kubadabad Sarayının en önemli noktası XIII.yüzyıl Anadolu Selçuklu sanatının alçı süsleme ve çini sanatı örneklerini ortaya koymasıdır. Bu çinilerde başta sultan olmak üzere saray erkanı, mitolojik yaratıklar, çift ve tek başlı kartal figürleri, hayat ağaçları, kuşlar ve çeşitli av hayvanları canlandırılmıştır. Bu kazılarda ele geçen çiniler Konya’da Karatay Çini Eserler Müzesinde sergilenmektedir. Hamitoğulları Beyliğinin kurulmasından sonra bu beyliğin egemenliğine giren bölge, İlyas Bey zamanında, Karamanoğulları tarafından ele geçirilmiştir. İlyas Beyin oğlu Kemaleddin Hüseyin Bey 1380 yılında, Osmanlı Padişahı I. Murat ile yaptığı anlaşma sonucunda 80.000 altın karşılığında Karaağaç bölgesini, Isparta ve çevresi ile birlikte Osmanlı egemenliğine bırakmıştır.

Kubadabad Sarayı ÇinisiBeylikler, Ankara Savaşı’ndan (1402) sonra Osmanlı Devletinin içerisinde bulunduğu güç durumdan faydalanarak eski topraklarını ele geçirmişler; Ancak, Hamidoğlu toprakları içinde kalan Karaağaç ve çevresi Timur tarafından Karamanoğullarına verilmiştir. Çelebi Mehmet’in l4l4 yılında Karamanoğullarından tekrar geri alınmıştır. Timur’un oğlu Şah Bahadır komutasındaki askerler Eğirdir’den Beyşehir’e giderken Yenişar’a da uğramış, Kubad-ı Abad Sarayı dahil yöre tamamen talan edilmiştir. Bu yıllardan sonra Yenişar, eski önemini kaybetmiş, “Şarköy” adıyla anılmaya başlamıştır.

Osmanlı döneminde Yenişar, Beyşehir Sancağının Yenişehir Nahiyesi adı altında yönetilmeye başlamıştır. 1810 yılında Konya vilayetine bağlanmış, bu durum 1868 yılına kadar devam etmiştir. Bundan sonra Yenişar adıyla anıla gelmiştir. 1875 yılından sonra Hoyran (Gölyaka), Kurucuova köyleri Beyşehir’e bağlılıklarını korurken, Bademli, Muma (Gölkonak), Kürtler (Pınarbaşı) ve Yenice köyleri Şarkikaraağaç’a bağlanmıştır. Bu köyler Bademli merkez olmak üzere1950-1954 yılları arasında nahiye olarak yönetilmiştir. 1954’de Muma dışındaki köyler birleştirilmiş ve Yenişarbademli Belediyesi kurulmuştur. Yenişarbademli 1991 yılında Şarkikaraağaç ilçesinden ayrılarak, Isparta iline bağlı bir ilçe olmuştur.

Balıkçıkmazı Şelalesiİlçe ve yöresinde günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Yenişarbademli çevresinde 25 civarında ören yeri bulunmaktadır. Ayrıca, tepeler üzerine kurulmuş çeşitli zamanlara ait kale kalıntıları vardır. Bunların başlıcaları; Kestel (küçükkale), Kaledost (geledost), Doğdu, Çataltepe, Asar (kaletepe), Ortatepe, Mandras, Maltepesi, Aktepe (Gavur harmanı) dir. Ayrıca, vadilerde kurulan 12 yerleşimde ise sarnıçlar, kaleiçi ve yer altı evleri bulunmaktadır. Psidia bölgesine dahil olan Yenişarbademli’deki kalıntılar, Roma ve Bizans dönemlerindeki Gorgorum antik kenti olarak anılmaktadır. Yöredeki en önemli kalıntı Kızkalesi’ndeki Alaaddin Keykubad’ın yaptırmış olduğu Kubadabad Sarayı’dır. Ayrıca ilçede Pınargözü Mağarası bulunmaktadır.


Kenthaber Kültür Kurulu

Yayın Tarihi : 31 Mayıs 2009 Pazar 23:58:49

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR