Erzincan'da çeşitli törenlere katılan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ziyaretinin ikinci gününde İliç ilçesinde belediye tarafından yaptırılan şehir içme suyu şebekesinin açılış törenine katıldı.

Bakan Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, "Yapacaklarımızı, yapmaya başladığımız zaman söyleriz. Bizi asla eski tip siyasetçilerle karıştırmayın. Ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız. 'Sünebeli'ni yapacağız' dedik, yaptık" ifadelerini kullandı.

Erzincan'dan helikopterle İliç'e gelen Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, burada Erzincan Valisi Ali Güngör, AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle, İliç Kaymakamı Yakup Güngör, İliç Belediye Başkanı Ramazan Buran, daire müdürleri ve vatandaşlar tarafından karşılandı. Helikopter pistinden ilçeye hareket eden Bakan Yıldırım Erzincan Atlı Cirit Takımı ve halk oyunları ekiplerinin eşliğinde ilçe meydanında düzenlenen törene iştirak etti.

Törende, Belediye Başkanı Ramazan Buran ve Kaymakam Yakup Güngör'ün ardından konuşan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım çeşitli konulara değindi. İliç'teki içme suyu şebekesi ve benzer projelerin kendisinin çocukluğundan beri gündemde olan ve yapılması gerektiği söylenen projeler olduğunu dile getiren Bakan Yıldırım, "Bu proje, hep gelen hükümetlerin, 'Yapacağız, edeceğiz' diye bizi avuttukları, ama yapmadıkları, yapamadıkları projelerden bir tanesi. Yapamazlar, yapmazlar çünkü bunların insan sevdası yok. Bunlarınki sadece laf. Konuşurlar, konuşurlar ama adım atmazlar, atamazlar. Çünkü sizin dertlerinizle dertlenmemişler. Çünkü bu zor tabiat şartlarında doğmamışlar, burada eziyet çekmemişler, kuzu gütmemişler, rençberlik yapmamışlar. Onlar gerçek hayatı bilmezler. Şehirlerde el bebek, gül bebek büyüyüp sonra ülke idaresine gelirse o zaman İliçlinin çektiğini, Kemaliyelinin çektiğini, Refahiyelinin derdini bilmezler. Köylerde ne var ne yok, ne ihtiyaçlar var. Bunları söylediğiniz zaman şaşırır kalır. Çünkü bilmiyor, sahayı bilmeyen dertleri yaşamayan, sorunların içinden gelmeyenlerin, bu ülkenin sorunları için de söyleyeceği, üreteceği hiçbir proje olmaz. Bunu gördük yaşadık" diye konuştu.

NE ALDATAN, NE ALDANAN OLACAĞIZ
Cumhuriyet tarihi boyunca ülkede 6 bin kilometre bölünmüş yol yapıldığını dile getiren Bakan Yıldırım, kendi hükümetleri döneminde şimdiye kadar 14 bin 800 kilometre bölünmüş yol yapıldığını belirterek, sene sonuna kadar 16 bin 500 kilometrelik yolu açmış olacaklarını, 2011 yılında ise 21 bin kilometre yolu açmış olacaklarını söyledi.

Kendilerinin sadece yaptıklarını anlattıklarını ifade eden Bakan Yıldırım sözlerine şöyle devam etti: "Yapacaklarımızı, yapmaya başladığımız zaman söyleriz. Bizi asla eski tip siyasetçilerle karıştırmayın. Ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız. 'Sünebeli'ni yapacağız' dedik yaptık, 'Kemah-Refahiye yolunu yapacağız' dedik, yaptık. 'Erzincan-Sivas-Erzurum ve Kars'tan İstanbul'a kadar bölünmüş yol yapacağız' dedik, yaptık. 'Karadeniz Sahil Yolu'nu yapacağız' dedik, yaptık. 'Bolu Tüneli'ni yapacağız' dedik, yaptık. 'Ankara-İstanbul hızlı trenini yapacağız' dedik, yaptık. 'Marmaray, Projesi'ni bu ülkenin 100 yıllık hayalini yapacağız' dedik, yaptık. Bizde laf yok. Her söylenen, her söz verilen mutlaka yerine getirilir. Ama yapılmayacak bir iş olsa, asla ve asla söz vermeyiz."

Ülkenin ihracatının 36 milyar dolardan 115 milyar dolara çıktığını anlatan Bakan Yıldırım, "İşte bu çalışmakla oldu. Milli geliri 230 milyardan 659 milyar dolara çıktıysa, kişi başına milli gelir 2 bin 300 dolardan 9 bin 330 dolara çıktıysa, gece demeden, gündüz demeden çalışan, çabalayan, üreten bu milletin iktidarının sayesinde oldu. Bunu herkesin bilmesi lazım. Biz iş yapmaya çalışırken, bir plan proje içerisinde olanların ülke için neler yaptıklarını, bu ülkeye neler kazandırdıklarını anlatmaları
lazım. Anlatacakları bir şeyi olmayanların, ülke için, bu ülkenin geleceği için söyleyecekleri bir şeylerinin olmadığını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

ÜÇÜNCÜ KÖPRÜ İÇİN KRİTERLER ÖNEMLİ
Bakan Yıldırım konuşmasının ardından Erzincan ve ilçesinde yapılan yatırımlara katkıda bulunan işadamı ve hayırseverlere plaket verdi. Bakan Yıldırım'ın şehir şebekesinin açılış kurdelesini kesmesinin ardından vana açılarak su akıtıldı. İliç'te belediye tarafından verilen yemeğe katılan Bakan Yıldırım, burada Ankara'ya dönmeden önce basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.

Bakan Yıldırım, İstanbul'da yapılacak üçüncü köprünün çevreye zarar vereceği şeklindeki iddiaların hatırlatılması üzerine, "Burada dikkat etmemiz gereken birkaç önemli husus var. Bu proje kamuya ne kadar yarar sağlayacak. Yani vatandaşın ihtiyacını hangi ölçüde görecek. İkincisi çevreye ne kadar dost bir proje, çevreye herhangi bir zararı var mı. Üçüncüsü maliyet bakımından sağladığı faydayla kıyaslandığında, maliyet-fayda açısından kıyaslandığı artı bir değer taşıyor mu, dördüncüsü de bu projenin kısa zamanda planlanıp yapılıp, halkın hizmetine sunulması yönünde bir engel var mı? Biz bu tür projeler öncesinde bu tür analizleri
yapıyoruz. Bu analizlere dikkat etmek suretiyle projelere başlıyoruz." şeklinde konuştu.

DUR-KALK İÇİN 2 MİLYAR DOLARLIK YAKIT HARCANIYOR
İstanbul trafiğinin her geçen gün ağırlaştığını belirterek son 5 yıl içerisinde araç sayısının yüzde 50'den fazla arttığına dikkati çeken Bakan Yıldırım şunları söyledi:
"Yollar yetersiz kalıyor araçlar çok. Dolayısıyla insanlar işe gidip gelirken gününün çoğunu yollarda geçiriyor. Bununla da kalmıyor, sadece İstanbul'da trafikte durup kalkmalardan harcanan yakıtilacaklarını söyledi. Kendilın maddi değeri 2 milyar dolar. Bu milli servet. Bunlara biz döviz verip alıyoruz. Petrol bizim ülkemizde çıkmıyor. Onun için yapacağım üçüncü köprünün iki tane ana amacı olacak. Bir tanesi İstanbul toplu taşımacılığına by-pass yollarıyla bir nefes aldıracak, ikincisi de Batı'dan Doğu'yla olan transit trafiği İstanbul içine uğratmadan, Doğu'dan Batı'ya, Batı'dan Doğu'yla sağlamış olacağız. Böylece İstanbul'un trafiğini rahatlatacağız. Daha büyük rahatlama Marmaray bitince, tüp geçit bitince olacak. Bunlar bittiğinde İstanbul trafiği ciddi anlamda rahatlamış olacak.

Ancak hiç kimse İstanbul'un trafik sorunun tamamen çözüleceğini düşünmesin. Dünyanın hiçbir büyük kentinde trafiği tamamen çözen ülke yok, Londra'da da, Newyork'ta da Paris'te de aynı şey var. Onun için amaç, sürdürülebilir, katlanılabilir bir trafik akışını sağlamaktır. Çevre konusunda İstanbullu hangi duyarlılığa sahip ise biz de aynı duyarlılığa sahibiz. İstanbul'un akciğerleri nefes alma alanlarını elbette ki muhafaza etmek projeden daha önemlidir. Bu hassasiyeti elbette ki göstereceğiz."

Bakan Yıldırım İliç'teki programının ardından Erzincan'da da bir açılış törenine katıldıktan sonra Ankara'ya hareket etti.

Yayın Tarihi : 22 Haziran 2008 Pazar 18:41:39