4
Mayıs
2024
Cumartesi
ERZURUM

"Erzurum bu durumda olmamalı"

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Erzurum Şubesi'nce "İslam Dünyası ve İş Hayatı" konulu konferans düzenlendi.

Uluslararası İş Forumu Başkanı Erol Yarar, kalkınmanın çok çalışmakla mümkün olabileceğini belirterek, "Tembel olanların kalkınma şansı yok. Hele çalışanların rekabetinin olduğu yerde hiç yok. Allah çalışanı aziz ediyor, çalışmayanı zelil ediyor. Herkese yaptığının karşılığını veriyor. Kimseden himmet beklemememiz lazım" dedi.

Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen konferansa sanayici, işadamı ve akademisyenlerin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı.
Türkiye Yazarlar Birliği Derneği Erzurum Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Canım'ın sunumunu yaptığı konferansta konuşan MÜSİAD Erzurum Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Güvenli, ekonomi ve iş dünyasına hizmeti amaç edinmiş bir sivil toplum kuruluşunun yöneticisi olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.

Görevi devraldıktan sonraki süreçte yapmış olduğu çalışmalarda Erzurum ekonomisi ve iş dünyası ile ilgili karşılaştığı tabloyu aktaran Başkan Güvenli, "18. Yüzyılda Erzurum Osmanlı'nın, İstanbul ve İzmir'den sonraki 3. büyük gümrüğü olmasına rağmen, zaman içerisinde çeşitli sebeplerden dolayı maalesef bu önemli özelliğini koruyamamıştır. Oysa ki Türkiye'nin kara sınırı bulunan 8 komşu ülkenin beşi Doğu Anadolu Bölgesi sınırlarındadır. Bu ülkelerin hemen devamında da Türk Cumhuriyetleri vardır. Türk Cumhuriyetleri ile Avrupa Gümrük Birliği'nde olduğu gibi, bir Gümrük Birliği Anlaşması yapılarak bu ülkelerin Erzurum'da Ticari Ataşelik kurmaları sağlanmalıdır" şeklinde konuştu.
Erzurum'un ekonomisi ve iş dünyası ile ilgili acil yapılması gerekenleri anlatan Başkan Güvenli, komşu ülkelerle ticaret için önemli bir altyapı olan Lojistik Merkez'in bir an evvel kurulması gerektiğini vurguladı. Güvenli, şunları kaydetti:
"Buna paralel olarak da Erzurum-İran, Erzurum-Trabzon, Erzurum-GAP demiryolları hızlı bir şekilde yapılmalıdır. MÜSİAD Erzurum Şubesi olarak, bu konularda yaptığımız çalışmaları rapor haline getirerek, 6-7 Mart tarihlerinde Hatay'da yapılan MÜSİAD Genel İdare Kurulu (GİK) toplantımızda Başbakan Yardımcısı ve Gümrüklerden Sorumlu Devlet Bakanı Sayın Hayati Yazıcı'ya sunduk. Sayın Sağlık Bakanımızdan ve Milletvekillerimizden Erzurum ve bölgemiz için hayati önem taşıyan bu projelerimizin takipçisi olmalarını bekliyoruz."

İslam ülkeleri arasında işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla 1995 yılında kurulan Uluslararası İş Forumu'nun (IBF) Başkanı ve MUSİAD Kurucu Başkanı olan Erol Yarar ise konuşmasına Erzurum'da valilik yapan ve kabri Erzurum Şehitliği'nde olan dedesini anarak başladı. Yarar, "Dedemin yaptığı tabyalar beni sadece gururlandırmıyor, aynı zamanda sorumluluklarını hatırlatıyor. Dedem Erzurum için tabyalar yapmış. 'Sen ne yaptı Erol' diye sorulunca, orada durmak lazım. Erzurum bir şehir olmanın ötesinde çok önemli değerler ihtiva ediyor" ifadelerinde bulundu.

ERZURUM BU DURUMDA OLMAMALI

Osmanlı'nın en büyük 3. gümrüğü ve en büyük ticaret merkezlerinden olan Erzurum'a, bugünkü halin yakışmadığına dikkat çeken Erol Yarar, "Erzurum bu durumda olmamalı. Erzurum'da insanların işsizlikten, yoksulluktan, açlıktan bahsetmeleri bizi üzüyor. Erzurum veya ülkemizin haline bakıp ağlama yerine bu gidişatı nasıl değiştirebiliriz diye düşünmeliyiz. Bizim bugün tarihi yazmak diye bir mükellefiyetimiz var. Herkes kendi döneminin tabyalarını yapmakla meşgul olmalı. Toplumun her kesiminde ciddi bir çalışma, ciddi bir mücadele vermemiz lazım. Sen Erzurum'u kalkındırmak istiyorsan, göç ederek, kaçarak Erzurum'u kalkındıramazsın. Erzurum'a sahip çıkacaksın. Erzurum'da kalıp çözüm yönünde seferber olacaksın. Kalkınmanın temeli, çalışmak, çalışmak, çalışmak ve de çok çalışmaktır. Çalışan bir milleti Allah aç bırakmaz. Bu Allah'ın adaletine aykırıdır. Çalışana verir, Müslüman çalıştı mı daha çok verir" ifadelerini kullandı.

ÇALIŞMADAN, ARAŞTIRMADAN, DÜŞÜNMEDEN ZENGİNLİK OLMUYOR

Erzurum'un potansiyeli büyük bir şehir olduğuna vurgu yapan Yarar, Erzurum'la tabiat ve iklim şartları benzerlik gösteren İsviçre'yi örnek göstererek, şöyle devam etti:
"İsviçre de Erzurum gibi dağlık ve karlıdır. Ama bugün fert başına düşen milli gelirine baktığımızda dünyanın en zengin ülkesidir. Çünkü saat gibi çalışıyorlar. Çalışarak Avrupa'nın en zengin ülkesi oldular. Avrupa Birliği'ne girmemiştir ama dünyanın en zengin ülkesidir. Bize ne diyorlar? 'Avrupa Birliği'ne gireceğiz zengin olacağız.' Bizleri kandırıyorlar. Çalışmadan, araştırmadan, düşünmeden zenginlik olmuyor. Bugün dünyanın en ünlü saat markalarını İsviçreliler üretiyor. Adamlar ürettikleri bir saati 20 bin dolara satıyor. İsviçreliler, 'Biz saat gibi çalışmasaydık bu başarıyı elde edemezdik' diyorlar. Kibirli bir milleti Allah hiçbir zaman yüceltmez. Dünyada tembel olup da bir yerlere gelmiş olan yok. Tembel olanların kalkınma şansı yok. Hele çalışanların rekabetinin olduğu yerde hiç yok. Allah çalışanı aziz ediyor, çalışmayanı zelil ediyor. Herkese yaptığının karşılığını veriyor. Kimseden himmet beklemememiz lazım. Devletin yakasını bırakın. Hiç kimse devletten fayda beklemesin."

ERZURUM'UN ÖNCELİKLE KENDİ POTANSİYELİNİ İYİ BİLMESİ GEREKİYOR

Erzurum'un kalkınması için yapılabileceklere örnekler veren Yarar şöyle konuştu:
"Bir şehir tarihte büyük başarılara imza atmışsa, bir unvan kazanmışsa bu çalışmakla olmuştur. Erzurum'un öncelikle kendi potansiyelini iyi bilmesi gerekiyor. Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde 30 bin öğrenci var. Üniversitenin binlerce akademisyeni, araştırma görevlisi var. Bunlar Erzurum'un tarihini değiştirecek çoğunlukta, ama bu öğrenciler doğru yönlendiriliyor, yetiştiriliyor mu? Bu Erzurum'un kalkınması için çok önemli. Erzurumlu öğrenciye sahip çıkacak, yetiştirecek. Öğrenciler, öğretim üyeleri başarıda, hayırlı işlerde birbirleri ile yarışacaklar. Erzurum önce kendini büyütecek adamlarını iyi yetiştirecek. Sonra bu yetişen adamlar, Erzurum'un kalkınması ve gelişmesi için planlar yapacaklar, stratejiler geliştirip uygulayacaklar. Gelişme insanla başlar, insanla devam eder, insanla süreklilik kazanır. Araştıracaksın, geliştireceksin, eserler ortaya koyacaksın. Erzurum'un başarı hikayesini sizler oluşturacaksınız. MÜSİAD, üniversite Erzurum için büyük bir değer. İlimle sanayi birbirinden kopuk
olmamalı, olamaz da. Ama bizim ülkemizde kopuktur. İlim, hayata uygulamak için, yön vermek için, insanların problemlerini çözmek, hayatı aydınlatmak içindir. İlim hayattan kopuk olamaz. Erzurum'un Doğu'nun ilim merkezi olmak gibi bir hedefi olsa, bütün Doğu'nun talebesini çekseniz, Türk Cumhuriyetlerinden insanlar Erzurum'da okumak için sıraya girse, Erzurum'u üniversiteler şehri yapsanız, Erzurum'un ekonomik kalkınması sağlanır. Dünyada üniversite şehirleri var. Buralarda bütün ekonomi üniversite etrafında sıralanmış. Seviyeli bir ilim merkezi oldun mu, para ile ilim almak için sıraya giriyorlar. Sen kaliteli ilim verdin mi para kendisi geliyor. Ekonomik sorunun kalmıyor."
 

iha
Yayın Tarihi : 22 Mart 2009 Pazar 14:41:43


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?