Seçimlerde Erzurum’un kazançlı olarak çıkmasını istediklerini belirten Lütfü Yücelik, “Ben ve ekibim bu göreve talipli olduk. Seçimlerde kırmızı renkli oy pusulaları bizim ekibimize ait olacak. Bizlere destek olacak ve yüreklendirecek arkadaşları kırmızı listeye oy vermeye çağırıyoruz.” dedi.

Sivil kitle örgütlerinin gücü ve algılamasıyla sadece tespit yapamayacağını söyleyen Yücelik, “Çözümleri ve zorlayıcı sebepleri de ortaya koymanız lazım. Biz buna talibimiz. ETSO çözüm üreten bir kuruluş olmalıdır. Aşkale Çimento bu anlamda güzel bir örnektir” diye konuştu.

NEFESLER TUTULDU
21 Şubat 2009 Cumartesi günün saat 09.00’da ETSO binasının arka kısmında bulunan Merkez Anadolu Lisesi’nde yapılacak olan ETSO seçimleri için nefesler tutuldu.
Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) seçimleri için ekibi ile birlikte yola çıktıklarında “Söz değil eylemler önemli. Sloganlarla ve hamaset nutukları ile bu şehir bir yere gitmez. Erzurum’un sorunları ve çözümleri ile alakalı binlerce dosya raflarda bekliyor” dediklerini hatırlatan Lütfü Yücelik, Erzurum’un sosyal ve ekonomik sıkıntılarını bildiklerini söyledi. Yücelik, “Bu güne kadar aldığımız görevlerde ticaret ve sanayicinin sorunlarını tespit etmeye ve sorunlara çözüm üretmeye çalıştık. ETSO’nun, sadece gücüyle, algılamasıyla sorunları tespit eden değil, aynı zaman da çözüm üreten bir kuruluş olması gerektiği inancındayız. Bu anlamda; yola çıktığımız arkadaşlar çözüm üretme noktasında ehil insanlardır” diye konuştu.

KÜÇÜK ESNAF KORUNMALI
Erzurum ticaret ve sanayi yaşamının mutlak suretle yerel unsurlar manasında güçlendirilmesi gerektiğini hatırlatan Lütfü Yücelik, “Erzurum esnafı perişan. Özellikle küçük ve orta ölçekteki işletmeler bitme noktasında gelmiştir. Bu tarz işletmelerin suretle bir araya gelmesi, birleşmesi şarttır. Şu anda yönetiminde bulunduğumuz Aşkale Çimento gerçeği ortadadır. Aşkale Çimento büyük paralar toplanarak alınmadı. Erzurum ve bölge insanının birlikteliği ve güveni ile Türkiye’nin marka şirketlerinden biri olmuştur” dedi.

21 Şubat Cumartesi günü yapılacak ETSO seçimlerinin, Erzurum açısından bir dönüm noktası olmasını arzuladıklarını belirten Yücelik, “Ben ve ekibim bu göreve talipli olduk. Seçimlerde kırmızı renkli oy pusulaları bizim ekibimize ait olacak. Bizlere destek olacak ve yüreklendirecek arkadaşları kırmızı listeye oy vermeye çağırıyoruz. Muhakkak ki, bu seçim demokratik ve Erzurum’un daha güzele gitmesi için yapılan bir gayretin kilometre taşlarından biridir. Yinede son sözü oda üyesi arkadaşlarımız verecektir. Bu güne kadar devam eden hoşgörünün ve vakarın, seçim salonlarında da devam etmesini istiyoruz. Sonuçta; sandıklardan kim çıkarsa çıksın kazanan Erzurum olacaktır” şeklinde konuştu.

ORTAK PAYDAMIZ: ERZURUM
Erzurum’a ve Erzumlu’ya hizmeti yaşam şekli olarak seçtiklerini, bu seçimler vesilesiyle bu gerçeği bir kez daha pekiştirdiklerini söyleyen Lütfü Yücelik, “Kimi zaman Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ‘5 Şehir’inde bulmak mümkündür Erzurum’u. Kimi zamanda Nazım Hikmet’in “Erzurum'un kışı zorludur balam,…” dizelerinde. Şehirler kimlikleriyle varolur muhakkak. Yani insanlar gibi, şehirlerinde kimlikleri vardır. Erzurum şehir kimliği bu anlamda zengindir. Ve esasında tarih boyunca hep değerli olan bu şehir, derdini de anlatamamıştır bir türlü kimselere. Her nedense; unutmuştur kendi dertlerini. Başkalarının dertleri ile dertlenmiştir. Erzurum’un anlamını ‘kardelen’ çiçeğinden bulmak mümkündür. Karların arasında inadına ve tüm güzelliği ile filizlenen bir kardelendir Erzurum. Erzurum bizim ortak paydamızdır.” dedi.

ÇALIŞMA İLE REFAHA ÇIKARIZ
İnsanın gerçekten yüreğini ortaya koyması ve fedakârlığı baştan kabul etmesi haline başarının her yerde geleceğini, hiç kimsenin elinde sihirli değnek olmadığını belirten Yücelik, “Herkes işini en iyi şekilde yapmaya çalışsın, işini hakkı ile severek yapsın, yaşadığı yeri, çevresini sevsin, etrafına karşı duyarlı olsun. Tüm gücünün işine, ailesine, toplumuna versin ülke o zaman refaha çıkar. Çalışma ile çıkarız refaha ancak. Sloganlarla olmuyor bu iş. `Benden bir şey olmaz, buradan bir şey çıkmaz, biz yapamayız’ dememeli. Bakacaksın bir gün o zihniyet, o gayret, o çalışma sizi bir yere taşımış. Hayat çalışanı boş çevirmez. Bunu 16 yıldır Aşkale Çimento’da yürekten yaşayarak gördüm.” şeklinde konuştu.

İŞTE MUTLULUĞUMUN TARİFİ
Pazar günü bile en büyük tatilinin, en büyük mutluluğum Aşkale’ye gitmek olduğunu belirten Lütfü Yücelik, “Bu durum bende anormal bir sevda haline dönüşmüştü. Bu kesinlikle para kazanma hırsı değil, yanlış anlaşılmasın. İşi başarmak hırsı. Çıtayı daha yükseğe taşıma hırsı. Bugün Aşkale’deyiz veya Trabzon, Erzincan, Gümüşhane, Ağrı, yarın Ankara’dayız, öbür gün bir başka yerdeyiz. İşler çoğalıyor ama çoğaldıkça da yaşam kalitesi de artıyorsa, çocuklarımız daha iyi okullarda okuyorsa buna değer diye düşünüyorum. Ve arkadaşlarıma hep onu telkin ediyorum. Evet biz burada çalışalım, işimize sahip çıkalım, ama ailemize de sahip çıkalım, çocuklarınız çok iyi okullarda eğitimlerini alsınlar. İnsanların mutluluğu artıkça biz de onlarla birlikte mutluluğu buluyoruz. Aşkale, varlık vergisi zamanında sürgün yeri. Maalesef böyle bir dönem yaşanmış. Ama şimdi biz orada hakikaten mucizevî bir iş başardık. Ben bunun başka izahını bulamıyorum. Bunu yaşayanlar bilir ancak.” dedi.

İha

Yayın Tarihi : 18 Şubat 2009 Çarşamba 16:37:26