4
Mayıs
2024
Cumartesi
ERZURUM

Feminizm konferansı

Fulbright Araştırmacısı Amerikalı Catherine Jaffee, feminizmin erkek düşmanlığı olmadığını belirterek, “Feminizm demek kısa saçlı kadınların, erkek düşmanlığı demek değildir.  Feminizm insan haklarını, eşitliği savunur” dedi.

Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi Orhan Yavuz Anfisinde bir konferans veren Fulbright Araştırmacısı Amerikalı Catherine Jaffee, Türkiye’de Feminizm ve kadın hakları üzerine konuştu. Eskiden feminizmin kısıtlayıcı olduğunu düşündüğünü ve feminizm akımlarına inanmadığını ifade eden Jaffee, “Feminizmi eskiden çok soyut buluyordum. Aldığım feminizm dersleri fikrimi değiştirdi ve ne kadar yanıldığımı anladım. Feminizm, tarih boyunca kadınların özgürlüklerine ve haklarına kavuşması için mücadele etti. Feminizme en yakın kavram insan haklarıdır.”dedi.

Feminizmde kesinlikle kültür, din, ırk ayrımı olmadığını belirten Jaffee, “Feminizm asıl gücünü kuramlardan ve kadın-erkek eşitliği istatiklerinden alır. Feminizm kadınlara daha çok hak tanımayı, baskı altında olan kadınlara özgürlük vermeyi amaçlar. Son zamanlarda bazı siyasetçilerde kadınlara hak vereceklerini savunur ve feminizmle siyaset yapmaya çalışır. Amerikan Başkan George Bush, feminizmi savunmadı fakat politika olarak kullandı. Çok merak ediyorum kaç Afganlı Bush ile konuşma fırsatı buldu.”diye konuştu.

Feminizmi kadınları baskıdan kurtarmaya çalışan bir halk organizasyonu olarak tanımlayan Jaffee, “Siyaset çift başlı bir kılıçtır. Siyaset toplumu birleştirir de ayırır da. Fakat nasıl olur da feminizm toplumu bölebilir. Her yıl 30 bin kadın hamile olduğu için işten çıkartılıyor. İş verenlerin çoğu size ihtiyacımız yok diyorlar. Kadınlar da bunu bir tesadüf olduğunu düşündüğü için hakkını aramıyor. Oysaki bütün kadınlar birbirini dinlese, işten niçin çıkarıldıklarını anlatsalar, harekete geçerler ve haklarını ararlar.”şeklinde konuştu.

Türkiye’de feminizmin tarihçesini anlatan Jaffee, şunları kaydetti:

“Feminizm Türkiye’de Osmanlı döneminde Fatma Nesibe’nin öncülüğünde başlamıştır. Nesibe, kadın haklarını savunmuştur. Ziya Gökalp de kadın haklarını savunmuştur ve Mustafa Kemal Atatürk, Ziya Gökalp’ten etkilenerek Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarken, kadınlara birçok hak vermiştir. 2003 yılında aile mahkemesi, 2005 yılında da medeni kanununda düzenlemeler yapıldı ve kadınlar haklarına tekrar kavuştu.”

Jaffe son olarak, “Feminizm’in tüm dünyada yaygınlaşması için erkeklerin ve kadınların birbirini dinlemeleri, ortak çözüm aramaları gerekir” dedi.
 

iha
Yayın Tarihi : 15 Nisan 2009 Çarşamba 10:24:46


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?