Kotanlı'dan sendikalar tepki

Türkiye Bağımsız Eğitimciler Sendikası (TES) Erzurum Şube Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, siyasi özlemi ve ideolojik angajmanı olanların, sendikalarda değil, siyasi partilerde yer almasını istedi.

Kotanlı, yaptığı açıklamada, sendikaların siyaset üstü bir kurum olduğunu belirterek, "Sendikalarda, her görüşten ve her kesimden üye ve temsilciler bulunuyor fakat bir sendikanın herhangi bir partinin arka bahçesi, yan kuruluşu, eklentisi şeklinde görüntü veren faaliyetler içinde bulunması doğru değildir. Her siyasi partiye aynı mesafede olmalıdır. Sendikalar siyaset üstü kurumlar olarak kalmalıdır. Sendikamızın bu konudaki duruşu ve görüşü hiçbir zaman değişmeyecektir" dedi.

Sendikaların görev ve hedeflerinin mensuplarının hak ve çıkarlarını savunmak ve onları koruyup geliştirmek olması gerektiğini ve üyelerinin mesleki, özlük ve ekonomik sorunlarını çözmek yönünde yasal ve demokratik sınırlar içerisinde mücadele etmesi gerektiğini kaydeden Kotanlı, "4688 sayılı kanuna tabi kamu sendikaları, siyaset dışı kurumlardır. Hiçbir siyasi düşünce ve etnik mensubiyet, sendika açısından ayrıcalık veya dışlanma sebebi olamaz. Bugün TES bünyesinde her türlü siyasi görüşe mensup üyelerimiz vardır. Zaten bu da TES'in zenginliğidir. Farklı görüşlerin, konu hak ve emek olduğu zaman birleştiğini görmek bizi son derece memnun ediyor" şeklinde konuştu.

Kotanlı, Türkiye'de bazı sendikaların özellikle parti seçimlerinin yaklaştığı günlerde siyasi ve ideolojik konularla daha çok ilgilendiğini, eklentisi olduğu partinin memurlar kolu olarak partilerin şemsiyesinin altında faaliyet gösterdiğini ifade ederek, TES'in, siyaset yerine sendikal meselelerin, eğitim sistemi ve çalışanlarının ve ülke sorunlarının konuşulduğu ve çözüm arandığı bir kurum olarak duruşunu koruduğunun kaydetti.

BUNLAR UCUZ İŞLER, BUNLAR AYAK İŞLERİDİR

Siyasi partilerin ve ideolojilerin vesayetine ve boyunduruğuna karşı çıkan, siyasi partilerle hiyerarşik değil demokratik ve eşitlikçi ilişki kurarak 'Yanaşma sendika' anlayışını çöpe atan, uluslararası kuruluşların Türkiye'deki yerli işbirlikçisi ve sözcüsü gibi değil ulusal, vatansever sendikacılık anlayışıyla hareket eden bir anlayışla sendikacılık yaptıklarını söyleyen TES Şube Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı şunları kaydetti:
"Bugün gelinen noktada kamu çalışanları hayal kırıklığı içindedir. Kamu çalışanları şaşırmış durumdadır. Ekonomik ve sosyal durumlarını iyileştirmeleri için yetki verdikleri sendikaları kendilerini unutmuş, kapalı kapılar arkasında anti-demokratik yollardan ne fayda sağlarız hangi belediyeye ve hangi bakanlığa iş yaptırırız düşüncesindedirler. Her türlü anti-demokratik ve yasadışı yollardan hükümeti destekleme senaryoları üretmektedirler. Yaşanan ekonomik kriz ne Türkiye'yi ne de kamu çalışanlarını teğet geçmedi sendikalar sus pus oldular. Oysa kamu çalışanlarının sorunlarının sözcülüğünü yapması gereken sendikalar Mart ayında siyasi partilerin peşinde koşmaktalar, Nisan ve Mayıs ayının sonuna kadar da kaç üye yaparımın, yetkiyi nasıl alırımın hesabına düşecekler. Daha sonra yine kamu çalışanlarını bir kenara itip kendi işlerine bakacaklardır. Kamu çalışanları bankaların kredi kartlarının faizi altında inim inim inlemekte, borç batağında ezilmektedir. Sırtına bir kambur gibi yüklediği faiz ve icra
sarmalında olduğunu gören ve dile getiren tek bir yetkili sendika var mı? Ancak siyasi olarak ne koparabilirimin peşinde koşan sendikaları kamu çalışanları görmekte ve ibretle izlemektedir."

Bazı sendikaların belediye seçimleri öncesinde siyasi ve ideolojik sendika anlayışı içinde hareket ederek, bir kısım siyasi partilerin sözcüsü gibi davrandıklarını bu durumun emeğiyle geçinen kesimlerin olmazsa olmaz kuruluşu olan sendikalara duyulan güvenin azalmasına neden olduğunu söyleyen Kotanlı, "Bunlar ucuz işler, bunlar ayak işleridir. Bunlar sendikacılığı da ayağa düşürmüşlerdir. Bu sendikalar 'Ayakçılık' dönemini aşarak 'Kıyakçılığa' başlamışlardır. Oysa ki sendikalar siyaset üstü kurumlar
olarak kalmalıdır" şeklinde konuştu.