7
Mayıs
2024
Salı
ERZURUM

Trafik stresi ruh sağlığını bozuyor

Trafik stresinin insanlarda ruh hastalığına neden olduğunu bildirildi. 

Trafikte en büyük strese neden olan olayın sürücülerin yaptığı hak ihlalleri olduğunu söyleyen REEM Nöroloji Merkezi Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, trafikte gerilen sinirlerin, uğranılan zaman kaybı, yakıt kaybı ve ciddi ekonomik zararlardan çok herkesi birer ruh hastası ettiğini söyledi. 

Hak hukuk dinlemeden başkalarının yol haklarını hiçe sayarak dünyanın merkeziymiş gibi araç kullanan kişilerin benlik anlayışlarında sorun olduğunu söyleyen Dr. Mehmet Yavuz, "Sıkışık trafikte bir araba daha öne geçebilmek için, diğer sürücüleri sıkıştıranlar, makaslama yaparak seyredenler, özellikle otobanda giderken nerdeyse arka tampona kadar yaklaşanlar ve en önemlisi, sıkışık trafikte sanki kendileri uyanık, diğer kişiler aptalmış gibi emniyet şeridinde seyredenler, önü kapalı olduğu halde, sağdan gelip öne geçmeye çalışanlar başlıca trafik stresi oluşturan unsurlardır" dedi. 

İnsanları yoğun ve sıkışık trafikten dolayı yol alamamalarından ziyade, şerit ihlalleri, yakın mesafeden takip etmeler, sağdan sollamalar, emniyet şeridi ihlalleri, yol gaspları, bir şeridin trafiği dururken, diğer şeridin akıcı seyretmesi, uzun farları yakarak seyretmeler , tepkilerini hoyratça korna çalarak verenlerin ciddi strese neden olduğunu anlatan Dr. Yavuz, şöyle devam etti: 

"Yoğun trafikte milim milim giderken, birilerinin emniyet şeridinden hızla yol almaları tüm sürücüleri germekte ve strese sokan bir durum olmaktadır. Ayrıca şeridinde gitmeyen araçlar, sürekli sol sinyali yanıp sönen ve sürekli şerit değiştiren minibüsler, yol ortasında trafiğin durmasına aldırmadan yolcu indirip, bindiren minibüsler, trafik ışıklarını yok sayan yayalar ve arabalar, uygunsuz yer ve zamanda yapılan yol çalışmaları, trafiğin en yoğun olduğu saatlerde yollara çıkarak trafiği felç eden çöp
arabaları, duraklarında yolcu indirmeyen otobüsler de stres nedeni olmaktadır."

TRAFİK KURALLARINA UYMAYARAK
KOMPLEKSLERİNİ BASTIRIYORLAR
"Aşağılık kompleksi olan kişiler trafikte kurallara uymadıkları zaman kendilerini trafik kurallarına uyan kişilerden daha üstün görürler ve böylelikle komplekslerini bastırmış olurlar. Bununla birlikte trafikte başka bir sürücü tarafından geçilmeyi hakaret sayarlar. Yaptıkları çılgınca sollamalar, 'Varoluşlarını araba kullanarak göstermeleri' şeklinde izah edilebilir. Çünkü bu kişiler, genelde kendilerini başarıları, kariyerleri ve gelişmişlikleriyle kanıtlayamamış kişilerdir" diyen Dr. Yavuz, daha sonra şunları kaydetti: 

"Şehir içi trafiğin böylesine sinir hastası yapan tavrını, duyarsız bir şekilde izleyen belediyeler de ayrı bir derttir. Plansız çarpık yapılanmaya izin vererek, trafiğin işin içinden çıkılmaz bir hale gelmesine neden olan belediyeler, maruz kaldığımız trafik işkencesinin başlıca sorumluları arasındadır. Yeni yapılanmalarda park yeri mecburiyeti, yasa ile zorunlu tutulmasına rağmen, birtakım sebeplerden dolayı pratikte uygulanmıyor olması, insanların araçlarını yollara park etmelerine neden olmaktadır. 

Bu ise 3 şeritli yolu 2 şeride, 2 şeritli yolları ise tek şeride düşürmekte, özellikle mahalle içi yolların Arap saçına dönüşmesine neden olmakta, sinirler de gerildikçe gerilmekte, uğranılan zaman kaybının ve yakıt kaybının sebep olduğu ciddi ekonomik zararlar bir yana, hepimiz birer ruh hastası olup çıkmaktayız."

iha
Yayın Tarihi : 30 Kasım 2008 Pazar 14:37:51


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?