Türkiye, genç bir nüfusa sahip olmasıyla beraber giderek yaşlı nüfusu da artan bir ülke konumunda. Sadece Türkiye’de değil gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yaşlı nüfusu giderek hızla artıyor.

Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre, önümüzdeki günlerde gelişmekte olan ülkelerin yaşlı nüfuslarında yüzde 240 artış yaşanacak. Toplumu oluşturan yaşlı nufüsunun artması sonucunda yaşlı kişilerin bakımı ve bu alanlarda ki düzenlemeler ve organizasyonlar da önem kazanmaya başladı. Ülkemizde Yaşlıların, hemen hemen hiçbir bağımsız maddi gelirlerinin olmaması, çocuklarının veya yakın çevrelerinin desteklerine muhtaç bir durumda olması onların sağlıklı ve huzurlu bir dönem geçirmelerinde güçlükler ortaya çıkarıyor.

Günümüz hızlı nüfus artışı, endüstrileşme ve kentleşme ile beraber gelen çekirdek aileye dönüşüm, konutların küçülmesi ve bunla beraber bakım ve sağlık sıkıntları, fiziksel sorunlar, yardıma muhtaç olmaları, maddi sebepler Yaşlıların Huzurevleri ve bakım evlerine yönelmelerini fazlasıyla etkiliyor.

Artık günümüzde Huzurevleri, yaşlı bireyler için kaliteli bir yaşlılık döneminin geçirileceği yerler olarak görülmekten çok Yaşlılar için sığınılacak bir yer anlamına geliyor. Buna bağlı olarak Türkiye genelinde Huzurevleri sayısı gün geçtikçe artıyor. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de son 10 yılda Huzurevi sayısı 154’e çıktı. Buna göre İzmir'de 30, Ankara'da 18, Antalya'da ve Mersin'de 5 adet özel huzur evi bulunuyor. Ayrıca Aydın'da 2 adet özel huzurevinin olduğu Türkiye'de diğer huzur evleri ise Adana, Balıkesir, Bursa, Denizli, Eskişehir, Gaziantep, Isparta, Kayseri, Nevşehir ve Uşak'ta bulunuyor. Sayıları 7'yi bulan azınlıklara ait huzurevlerinin tamamının ise İstanbul'da yer aldığı tespit edildi. Kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan 6 adet huzurevinin ise 3'ü İstanbul'da, 1'i Ankara'da, 1'i Mersin'de diğeri ise İzmir'de yer alıyor.