6
Mayıs
2024
Pazertesi
KARS

"Hadiseye oy vereceğiz"

Azerbaycan'ın Kars Başkonsolosu Hasan Sultanoğlu, 'Azerbaycan'da Hadise'ye oy verilmeyecek' yönündeki haberlerin asılsız olduğunu, bu tür iddialara gülüp geçtiklerini söyleyerek, "Hadise'ye ben oy vereceğim. Bütün Azerbaycan Türkleri oy verecekler. Hadise bizim kızımız. Hadise Türk milletini temsil etmekte" dedi.

Yeniçağ Gazetesi'nin 13 kişilik yazar kadrosu Türkiye-Ermenistan sınırındaki Doğukapı'da yaptıkları basın açıklamasından sonra bugün de Azerbaycan'ın Kars Başkonsolosu Hasan Sultanoğlu'nu makamında ziyaret ettiler. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkonsolos Sultanoğlu, sözlerine 'Hadise' tartışmasıyla başladı. Sultanoğlu, 'Doğukapı açılacak' iddialarından sonra 'Türkiye'nin Eurovision temsilcisi Hadise'ye oy verilmeyecek' yönünde bazı Azerbaycan ve Türkiye medyasında yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Bu tür haberlere gülüp geçtiklerini de vurgulayan Sultanoğlu, "Hadise'ye ben oy vereceğim. Bütün Azerbaycan Türkleri oy verecekler. Hadise bizim kızımız. Hadise Türk milletini temsil etmekte" şeklinde konuştu.

Sultanoğlu, daha sonra Ermenistan meselesiyle ilgili şunları söyledi:
"2002 yılından bu yana Kars'ta sınırların açılmasıyla ilgili konuşmalar oluyor. Ermenistan'dan gruplar Kars'a geliyorlar. Bunlar istedikleri zaman zaten buraya gelebiliyorlar. Bu anlamda sınırlar zaten açık. Sadece diplomasi alakalar yoktur. Kars'a çok geliyorlar, toplantılar yapıyorlar. Ben bu tür durumlara çok üzülüyorum. Avrupa ülkelerinden bile bana gelip soru soruyorlar. Niçin barış istemediğimizi soruyorlar. Ben herkese diyorum ki Türkiye'de çok konuşuluyor, Kafkaslarda barış olsun istiyorlar. Ben de bu sözleri söylüyorum. Ama siz bir Ermeniden, onun ister Cumhurbaşkanı olsun ister ocakçısı olsun birinden duydunuz mu, 'Gelin kapıyı açalım, dost olalım, kardeş olalım.' Onlar talep ediyorlar ki, 'Siz sınırları açacaksınız' Niye talep ediyorlar? Ermeniler diyor ki, 'Siz açacaksınız, burası bizim topraklarımız, biz buraya gireceğiz.' Halen sınırlar açılmamış ve Kars'a gelen Ermenilerden bir hoşgörü niyet görmedik. Gelenlerin elinde haritalar, Ermeni izleri arıyorlar. Her gelen Ermeni önyargılı geliyor.

Burada panel düzenliyorlar ve utanmaz utanmaz Karslıların gözünün içine bakarak utanmadan, 'Burası bizim şehrimiz, Ani bizim şehrimiz' diyorlar. Yani bu işler burada 2002 yılından beri hep oluyor."

ERMENİLER SINIRI TANIDILAR MI Kİ SINIRI AÇMAK İÇİN MÜCADELE EDİYORLAR

Sultanoğlu, ayrıca, Ermenilerin, Türkiye'nin sınırlarını tanımadıklarını da hatırlatarak, "Sınır açılacak diyorlar ama hiç anlamıyorum hangi sınır açılacak. Ermeniler sınırı tanıdılar mı ki sınırı açmak için mücadele ediyorlar? Ermeniler için mevcut olmayan sınır nasıl açılır? Sonra soykırımı kabul etmek Türkiye'yi bölmek demektir. Sınırı açmak, soykırımı kabul etmek konusunda ve Karabağ'da yalnız kaldık. Karabağ da elden gitti. Sonrası ne oldu? Biz nerede yaşayacağız? Şartlar yerine getirilmeden
sınırları açmak; bizim çocuklarımız için, geleceğimiz için çok kötü bir iz bırakacak" endişesini taşıdığını kaydetti.

KAPININ AÇILMASINA KESİNLİKLE KARŞIYIZ

Yeniçağ Gazetesi yazarı Ahmet Yabuloğlu, "Ermeni sınır kapısının açılmasıyla tartışmalarına son vermek ya da bununla ilgili tavır koymak adına Türkiye ve Azerbaycan'ın iki kardeş ülkenin zararına olacak bu gerişimi tepkimizi ortaya koymak adına yazar arkadaşlarımızla birlikte Doğukapı'ya gittik. Bu kapının Azerbaycan'daki işgal kalkmadıktan sonra, işgale son verilip oradaki kardeşlerimiz topraklarına kavuşmadıktan sonra böyle bir şeye kesinlikle karşı olduğumuzu her platformda söylüyoruz. Bu vesile ile
sizi de ziyaret ettik" ifadelerini kullandı.

SİZİN SAÇINIZIN BİR TELİNDEN BİLE VAZGEÇMEYİZ

Yazarlardan Mustafa Aslan da, "Dostun dosta yanlışının adı konulabilir, yanlış denir, hata denir. Arkadaşa arkadaşın yanlışının da adı koyulabilir. Kardeşin kardeşe yaptığının adı tek kelimeyle ihanet olur. Biz, Türk milleti olarak Azerbaycan'daki kardeşlerimizin, soydaşlarımızın neresi ağrıyorsa aynı ağrıyı, aynı acıyı biz sizinle hissediyoruz. Siyasetler günlüktür geçici sürelerdir, baki değildir, kalıcı değildir. Ben duyarlı Türk milliyetçisi, duyarlı Türk milleti temsilcilerinin süratle
Azerbaycan'daki kardeşlerimizin yanında tavır koyacaklarına çok eminim. Sizin saçınızın bir telinden bile vazgeçmeyiz" diye konuştu.

POSTALLARIMIZI GİYER GELİRİZ

Yazar Yavuz Selim Demiral ise "Bugün o sınırın kapısındaydık. Eğer o sınır açılacaksa, biz Erivan'a doğru yürümek için açarız. Başka türlü de açtırmayız. Nasıl bugün gidip o kapının önünde durduysak, yarın öyle bir şey olursa yine geliriz, o kapının önünde yatarız, bizi de çiğnemeden kimse o kapıyı açamaz. O konuda müsterih olun. Biz Azerbaycan Türkleriyle, öyle yıllar ve yüzyıllar değil, Galu-Bela'dan beri kardeşiz, birlikteyiz. Bu konuda hiçbir endişeniz olmasın. Bugün geldik, yarın öyle bir durum olursa, bu sefer postallarımızı giyer geliriz. Öyle de geliriz inşallah" dedi.

Yazarlardan Arslan Bulut, Kars'a geldiklerinde Kiziroğlu Mustafa Bey'in köyünden geçtiklerini belirterek, şunları söyledi:

"Kiziroğlu Mustafa Bey, Köroğlu destanı bu coğrafyanın, Azerbaycan Türklerinin özellikle. Orta Asya'da da var ama Türkiye ve Azerbaycan'da ağırlıklı bir destan. Bu toprakların tarihi mührü bizim elimizde ama bizim buralara yeteri kadar sahip çıkamadığımız anlaşılıyor. Aslında Ermenilerin bu topraklara baktığı gibi bakmamız halinde bir meselemiz kalmayacak, ben ona inanıyorum."
Muhittin Nalbantoğlu'nun da konuyla ilgili görüşlerini dile getirmesinden sonra Başkonsolosla bir süre sohbet eden Yeniçağ Gazetesi'nin yazar kadrosu bugün havayoluyla Kars'tan ayrıldı.

iha
Yayın Tarihi : 16 Nisan 2009 Perşembe 14:44:36


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?