2
Mayıs
2024
Perşembe
KARS

12 Eylül’ün bakanı değil mağduruyum

AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ABDULKADİR AKSU, KARS'TA

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İçişleri Eski Bakanı Abdulkadir Aksu, partisinin düzenlediği toplantıya katılmak için Kars'a geldi.

12 Eylül 2010 tarihinde yapılacak referandum öncesinde partililerle bir araya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, muhalefetin milleti anlamakta da direndiğini, darbelere karşıyız dediklerini ama darbelerin anayasalarını korumak için mücadele ettiklerini ileri sürdü.

Kars Halk Eğitim Salonu'nda yapılan toplantıya katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, AK Parti'nin içeride ve dışarıda hamle üstüne hamle yaptığını, dış politikada Türkiye'nin artık denileni yapan değil, dediğini yaptıran bir ülke olduğunu söyledi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu, "Artık sağa sola bakıp kim ne diyer diye dertlenen bir Türkiye yok. Türkiye ne diyor diye düşünülen bir ülke var. Etrafında gelişen olaylara seyirci kalan değil, milli menfaatlerinin gerektirdiği müdahaleleri tereddütsüz yapan bir ülke var. Bir yandan Avrupa Birliği (AB) ile tam üyelik görüşmelerini sürdüren, diğer yandan Orta Asya ile Ortadoğu ile Afrika iler aramızdaki ilişkileri ve işbirliğini geliştiriyoruz. Bunları sırayla değil aynı anda yapıyoruz. Türkiye içine kapanık pasif bir ülke olmaktan çıktı. Dışa açık aktif bir ülke haline geldi" dedi.

 

"BUNLAR HERŞEYE HAYIR DEMEYİ HAYATLARIN EN BÜYÜK HEDEFİ HALİNE GETİRMİŞLER"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, muhalefetin iktidarın 'ak' dediğine 'kara' demeyi alışkanlık haline getirdiğini ifade etti.

Aksu, "Ülkeyi yöneten iktidar değil, muhalefette dahil olmak üzere tüm siyasi kadroların bir numaralı görevi demokratik standartları yükseltmek olmalıdır. Bu ülkenin vatandaşları demokrasinin nimetlerinden ne kadar çok yararlanıyorsa o ülke hızla gelişir ve hızla zenginleşir. İnsanların haklarını arayamadığı yasakların gölgesinde kaldığı anti-demokratik kurumların ve zihniyetlerin baskısı altında ezildiği demokratik haklardan mahrum kaldığı bir yerde ekonomik kalkınmada gelişme ilerleme olabilir mi? İşte AK Parti bu işleri yapmak için, bu anlayışı sözde bırakmamak için, özde uygulamak için yola çıktı. İnsan hakları, özgürlükler, demokratik standartlar sadece iktidarın derdi olmamalıdır. Muhalefet de bu işlere biraz olsun dahil olmalıdır. Ama ne gezer bizde durum çok farkı bizim sosyal demokratlarımız ve muhalefetimiz herkes Mersin'e giderken, tersine gitmeyi muhalefet yapmak sayıyorlar. İktidarın 'ak' dediğine 'kara' demeyi vazife biliyor, muhalefeti yapılan her işe ezberden karşı çıkmak olarak görüyorlar.

Hatırlarsanız Anayasa paketini kendilerine sunmak için gideceğimizde gelirsiniz kapağını açmadan Anayasa Mahkemesi'ne gidersiniz. Ezberden kafadan her şeye 'hayır' denmeyi muhalefet zannediyoruz. AK Parti'nin 'evet' dediğine 'hayır' demeği hayatlarının en büyük hedefleri haline getirmişler. Hal böyle olunca aslında bunlar AK Parti'ye değil millete muhalefet olmuşlardır" diye konuştu.

 

"BEN 12 EYLÜL MAĞDURUYUM"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, Rize'de 40 günlük valiyken 12 Eylül yönetiminim kendisini görevden aldığını belirtti.

Iğdır'da muhalefet liderlerinden bir tanesinin kendileri hakkında 'bunlar 12 Eylül bakanları' dediğine dikkat çeken Aksu, "Muhalefet lideri Iğdır'da konuşurken benim için, değerli arkadaşım Cemil Çiçek için 'bunlar 12 Eylül'ün bakanları' demiş, el insaf yalanın iftiranın bu kadarı olmaz. Ben 12 Eylül mağduruyum. 12 Eylül'den önce Rize'de vali iken, 12 Eylül yönetimi beni valilikten aldı. 40 günlük vali iken valilik görevimden aldı. Ben 87 yılında milletvekili oldum, rahmetli Özal'ın Anavatan Partisi'nden, 88 yılında da Özal hükümetinin İçişleri Bakanıydım. Şimdi durum böyle açık net ortadayken bana ve arkadaşıma nasıl 12 Eylül'ün bakanı bunlar diyebiliyorlar? El insaf aziz milletimizin takdirine sunuyoruz. Bunlar aziz milletin üzerine konan yasakları savunmanın adına muhalefet diyorlar. 12 Eylül'den kalan tortuları gelin kaldıralım diyoruz, 'hayır' diyorlar, insanımızın haklarını genişletelim önlerindeki engelleri kaldıralım, devletin karşısında daha güçlü hale getirelim vatandaşımızı diyoruz 'hayır' diyorlar. Yasakların gölgesinden kurtulalım diyoruz 'hayır' diyorlar. Siz değil misiniz bu 12 Eylül darbesini yiyen diyoruz, evet öyle amma dün dündü bugün bugündür diyorlar. Anlaşılması zor bir muhalefetimiz var. Milleti anlamakta da direnen bir muhalefetimiz var. Bugüne kadar aziz milletimizi anlayamadılar" şeklinde konuştu.

 

"POSTMODERN DARBECİLER"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, muhalefetin postmodern darbecilerle işbirliği yaparak iktidarı düşürmeye çalıştıklarını dile getirdi.

Abdulkadir Aksu daha sonra özetle şunları söyledi: "Muhalefet darbelere karşıyız derler ama darbelerin anayasalarını korumak için mücadele ederler. Müdahalelere karşıyız derler 28 Şubat'ta postmodern darbecilerle işbirliğine soyunup, ülkenin seçilmiş iktidarını düşürmeye soyunurlar. Muhtıralara karşıyız derler, ama 27 Nisan sabahında zil takıp oynamaktan çekinmezler. Bir şeye destek vermek için önlerine çıkan her mikrofona da demeç verirler sonradan da kendilerine halkın partisi derler. Hani İsmet Paşa'nın bir lafı vardı 'hadi canım sen de' işte bu söz bunlara en uygun düşen bir sözdür."

Halk Eğitim Merkezi Salonu'nda yapılan toplantıya AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, Kars Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, AK Parti İl Başkanı Av. Ensar Erdoğdu, İlçe Belediye Başkanları, oda başkanları partililer ve çok sayıda vatandaş katıldı.

AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ABDULKADİR AKSU, KARS'TA
AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ABDULKADİR AKSU, KARS'TA
İHA
Yayın Tarihi : 4 Ağustos 2010 Çarşamba 16:26:02
Güncelleme :4 Ağustos 2010 Çarşamba 16:56:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?