Törende konuşan Başkonsolos Sultanoğlu, Azerbaycan halkının son 200 yılda Ermeni şövenist milliyetçilerin devamlı olarak etnik temizleme ve soykırım siyasetine maruz kaldıklarını söyledi.

Başkonsolosluktaki anma törenine; Başkonsolos Hasan Sultanoğlu, Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Kafkasya ve Orta Asya Araştırma Merkezi Müdürü ve Yeni Azerbaycan Yardımlaşma ve Kültür Derneği Başkanı Prof. Dr. Hacali Necefoğlu, KAÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Memmedov, öğretim üyeleri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Başkonsolos Hasan Sultanoğlu, Azerbaycan halkının son 200 yılda Ermeni şövenist milliyetçilerin devamlı olarak etnik temizleme ve soykırım siyasetine maruz kaldıklarını söyleyerek, "Azerbaycan Türk halkı tarihi topraklarından kovulmuş, zorunlu göçmene çevrilmiş ve tüm bunlar Ermeniler tarafından toplu kıyımlarla takip edilmiştir. Hocalı Soykırımı 20. yüzyılın faciasıdır. Tüm uluslararası hukuk kurallarına aykırı olarak Ermenistan devleti Dağlık Karabağ'ı kendine birleştirmek istiyor. Bu yolla her türlücinayet ve vahşiliği yapmaya hazır olduklarını gösterdiler. 20. yüzyılın faciası olan Hocalı Soykırımı da bu saldırgan ve cinayetkar Ermeni siyasetinin neticesidir. 20. yüzyılın sonunda vuku bulan bu facia yalnız Azerbaycan halkına değil, bütün insanlığa, beşeriyete karşı yönelmiş en ağır cinayetlerden biridir.

Hocalı soykırımı geçen yüzyılın Hatın, Hiroşima, Nagasaki ve Songmi gibi dehşetli faciaları ile bir sırada duruyor. Ermenilerin, Hocalı kentini hedefe almaktaki amaçları, bir taraftan Karabağ'ındağlık kısmında Azerbaycanlılardan oluşan stratejik önemli engeli aradan kaldırmak, diğer taraftan Hocalı'yı yer yüzünden silmektir. Çünkü Hocalı, Azerbaycan tarihinin eski dönemlerden çağımıza kadar tarih ve kültür geleneklerini yansıtan bir yaşayış meskeni idi. Bu kültür tarih literatüründe Hocalı-Gedebey kültürü gibi anılmaktadır. Hocalı'nın son tunç ve ilkin demir dönemlerine ait maddi medeniyet abideleri insan cemiyetinin gelişim dinamiğini yansıtan örneklerdir.

Ermeni işgalinden sonra bütün bu maddi medeniyet abidelerinin imha edilmesi ve dünyanın en kadim mezarlıklarından sayılan Hocalı mezarlığının teknik araçlarla darmadağın edilmesi Ermeni Vandalizminin bariz numunesi olmakla birlikte dünya kültürüne karşı bir eylemdir. 26 Şubat 1992 tarihinde Ermenistan askeri birlikleri 7 bin nüfuslu Hocalı kentinde soykırım yaptılar. Ermenistan askeri birlikleri kente saldırdıklarında burada 3 bine yakın insan kalmıştı. Ablukada kaldığı 4 aydan fazla zaman süresinde nüfusun bir kısmı kentten çıkmak zorundakalmıştı" dedi.

Sultanoğlu, Hocalı Soykırımında 106'sı kadın, 63'ü çocuk, 70'i ihtiyar olmak üzere 613 kişinin öldürüldüğünü de vurgulayarak, şunları söyledi:
"Bin sivil insan kurşun yarasından sakat kaldı. 8 aile tümüyle yok oldu, 25 çocuk anne ve babasını, 130 çocuk ise ebeveynlerinden birini kaybetti. Facia gecesinde bin 275 sivil rehine alındı, onlardan 150'sinin kaderi şimdi de bilinmiyor. Hocalı soykırımının teşkilatçıları ve failleri hak ettikleri cezaları almalıdırlar. Suç cezasız kalmamalıdır. Ermenistan'ın askeri-siyasi saldırısı dünya topluluğu tarafından itham edilmelidir. Uluslararası kurumlar, dünya devletlerinin parlamentoları ErmenistanCumhuriyeti'nin Azerbaycan topraklarında yaptığı askeri suçu Hocalı Soykırımını gerçek soykırım hadisesi gibi değerlendirmelidirler."

KAÜ Kafkasya ve Orta Asya Araştırma Merkezi Müdürü ve Yeni Azerbaycan Yardımlaşma ve Kültür Derneği Başkanı Prof. Dr. Hacali Necefoğlu da, "Dağlık Karabağ meselesi sadece Azerbaycan'ın meselesi değildir. Dağlık Karabağ meselesi Türklüğün meselesi, Türk milletinin meselesidir. Azerbaycan'ın zararına olan bir şeyin Türkiye'nin de zararına olduğunu ve Azerbaycan'ın çıkarına olan bir şeyin de Türkiye'nin çıkarına olduğunu belirtmek istiyorum. Aynı şekilde Türkiye'nin zararına olan bir şey Azerbaycan'ın da
zararınadır ve Türkiye'nin çıkarına olan bir şey de Azerbaycan'ın çıkarınadır. Bizim milli çıkarlarımız birdir. Türkiye Ermenistan münasebetlerinde Türkiye'nin şartları var.

Bu münasebetlerin olması için Ermenilerin soykırım iddialarından çekilmeleri, Ermenilerin Türkiye'den toprak talebinden vazgeçmeleri ve işgal altındaki Karabağ'dan çekilmeleridir. Biz inanıyoruz ki Türkiye Ermenistan münasebetlerine bu şartlar halledilmeden geçmez" diye konuştu.
KAÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Memmedov ise, Azerbaycan Kars Başkonsolosluğu'nun burada Ermeni meselesiyle ilgilenmesinden dolayı memnun olduklarını ve Azerbaycan devletinin bu siyasetini desteklediklerini ifade etti.
Törene katılanlar daha sonra Hocalı katliamında yaşanan olayların anlatıldığı fotoğraf sergisini gezdiler

İha

Yayın Tarihi : 24 Şubat 2009 Salı 20:48:41