Barodan tehdit iddialarına açıklama

Tunceli Barosu, ilde yaşanan hak ihlallerine ve Tunceli Barosu eski Başkanı Avukat Hüseyin Aygün’ün, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Namık Dursun tarafından tehdit edilmesine ilişkin bir basın açıklaması yaptı.

Tunceli Yeraltı Çarşısı üzerinde bir araya gelen Tunceli Barosu’na üye avukatların, Demokratik Kitle Örgütü temsilcileriyle yaptığı ve yaklaşık bin 500 kişinin katıldığı basın açıklaması sırasında sık sık ’Albay Şaşırma, Sabrımızı Taşırma’, ’Savaşa Geçit Vermeyeceğiz’, ’Baskılar Bizi Yıldıramaz’ sloganları atıldı.

Basın açıklamasını okuyan Tunceli Barosu Başkanı Bülent Taş, son dönemde yaşanan hak ve hukuk ihlallerinin had safhaya ulaştığını, bu durum karşısında herkesin tedirgin olduğunu söyledi. Taş, "Bütün hukuk ihlallerine maruz kalanların gösterdiği adres, Tunceli Jandarma Komutanı Namık Dursun’dur" dedi. Son olarak, mesleki faaliyetlerinden ötürü avukat Hüseyin Aygün’ün, Albay tarafından tehdit edilmesiyle kaygılarının iyice arttığını ifade eden Taş, "İl Komutanı, yüz yüze ve telefonla yaptığı görüşmelerde Hüseyin Aygün’ü tehdit etmiş, mesleğini artık yapmaması veya bırakması konusunda açık mesajlar vermiştir. Aksi halde, kendisini ’bitireceğini’ ve ’elinde ciddi belgelerin olduğunu’ ileri sürmüş olan Albay Dursun, eğer anlaşabilirlerse belgeleri savcılığa vermeyeceğini söyleyerek, meslektaşımıza yönelik tehdit ve şantaj içeren ifadeler kullanmıştır" dedi.

İl Komutanı’nın, halkın vergileriyle görev yaptığını söyleyen Taş, Albay’ın hukukun üstünde ve karşısında bir konumu olmadığını belirterek, "Albay’ın suç işleme özgürlüğü yoktur" diye konuştu. Taş, Tunceli Barosu olarak, yaşayan her ferdin maruz kalabileceği hak ihlallerinin yasal takipçisi ve destekçisi oldukları gibi, barolarına bağlı mesleğini yürüten avukatın, maruz kaldığı yasadışı uygulamaların da takipçisi olacaklarını ve yargı makamlarına gerekli başvuruları yapacaklarını söyledi.

Taş, İl Komutanı’nın tehdit içeren sözlerinin, sadece avukat Hüseyin Aygün’e değil, Tunceli Barosu’na, demokratik kitle örgütlerine ve Tunceli halkına yönelik söz ve eylemler olduğunu dile getirdi.