TEMA Aydın İl Temsilcisi Mehmet Özdemir, 16-22Eylül Avrupa Hareketlilik Haftası etkinlikleri kapsamında herkes için temiz hava çalışması yapılması gerektiğini belirti.

Özdemir bu haftada; toplu taşıma günü, bisiklet günü, yaşayan sokaklar-yeşil yollar günü, otomobilsiz kent günü, çevreye duyarlı sağlık günü, sorumlu araba kullanma günü, sağlıklı eğlence ve alış-veriş günü gibi her günün ayrı bir etkinlikle kutlanması gerektiğini ifade etti.

Bu haftada sürdürülebilir olmayan ulaşım biçimlerine dikkat çekildiğini kaydeden TEMA İl Temsilcisi Özdemir, şehir içinde yaya ve bisikletli ulaşımın faydalarının gündeme getirildiğini söyledi.

Vatandaşların ulaşım alışkanlıklarını, karbondioksit salınımını azaltacak yönde gözden geçirmesi ve bunu gündelik hayatlarına yansıtmasının hedeflendiğini belirten Özdemir, “Dünyada sanayi ve teknolojinin hızla gelişmesi, plansız şehirleşme, hızlı nüfus artışı ve sınırlı olan doğal kaynakların aşırı ve bilinçsizce tüketilmesi, çevre sorunlarının artmasına sebep olmuş, çevre kirliliğinin sınır tanımaz özellikte olması küresel bir soruna dönüşmüş, tüm dünyada küresel ısınma ve iklim değişikliğinin hissedilmeye başlamasıyla birlikte konunun önemi bir kat daha artmıştır. Ülkemiz ve dünya bilim adamları ve uzmanların açıklamalarından anlıyoruz ki; yaşam biçimlerinin ve çalışma koşullarının değişmesi nedeniyle, özellikle kentlerdeki insanları; hareketsizlik, hava kirliliği, su kirliliği, çevre kirliliği, kurşun başta olmak üzere ağır metal kirliliği, solunan havada her geçen gün artan karbondioksit ve diğer sera gazları tehdit etmektedir. Arabalara, motorlu taşıtlara dayalı ulaşım, arabaların; kaldırımları, boş alanları, şehirlerimizin kullanılabilir tüm yüzeyini kaplaması, çocuklarımıza, yaşlılarımıza, özürlülerimize hareket imkanı tanımamakta, şişmanlık, kalp hastalıkları, eklem rahatsızlıkları, astım, yüksek tansiyon, kanser, öğrenme bozuklukları, sinir sistemi rahatsızlıklarının giderek artmasına sebep olmaktadır” dedi.

Dünyanın birçok bölgesinde görülen manzaranın Türkiye’de de farklı olmadığının altını çizen Özdemir, “Ülkemizde yoksul ve dar gelirli kesimin rağbet ettiği, çoğu iki zamanlı motorlara sahip mobilet, motosikletlerin çoğunda yakıtın büyük bölümü yakılmadan eksozla havaya salınmakta, bu motorların modern (katalitik konvektörlü) bir otomobile göre, araç kilometre başına 07-10 kat daha fazla; dizel motorlu araçlara göre de biraz daha az partikül madde (hidrokarbon) ve CO saldığı belirtilmektedir. Motorlu taşıtlar için yapılan yollar, kentleri genişletmiş, evlerin alış veriş merkezlerinden uzaklaşmasına neden olmuş, trafik kazaları dışında özellikle kent içi araba kullanımı insanlarımızı hareketsizliğe zorunlu kılmış, sağlık sorunlarında önemli artışlara yol açmıştır” diye konuştu.