Aydın Vali Vekili Celal Ulusoy, 90 yıl önce Kuva’yı Milliye ve Milli Mücadeleyi başlatan onurlu ve kahraman vatan evlatlarının her zaman anılması ve hatırlanması gerektiğini belirterek, “Onları ne kadar ansak, ne kadar kutlasak azdır. Onlar bizim geleceğimizdir, geçmişimizdir” dedi.
Mondros Mütarekesi’nden sonra Anadolu’nun büyük bir imtihan süreci içerisinde sıkıntılı ve çok zor günler geçirdiğini anımsatan Vali Vekili Celal Ulusoy, “İzmir’in işgalinden bir süre sonra, Ankara’da küçük bir olay yaşanır. İngilizler halka ve Kuva-yı Milliyecilere büyük baskı yapmaktadır. Kuva-yı Milliye önderlerini toplayıp hapse koymaktadırlar. Bu durumdan rahatsız olan Ankara’nın ileri gelenleri İstanbul'a padişaha durumu bildirmek ve şikayette bulunmak isterler. Ankara’nın isyanı böyle başlar. Ankara'nın isyanı aslında Aydın’da ve Anadolu’nun birçok yerinde gelişen mücadelenin hangi noktası haline gelir, Milli mücadelenin ilk örneğinin yaşandığı ilimizden bir tanesi de Aydın ilimizdir. Milli Mücadele ruhunun ilk örneğinin verildiği Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisinin kurulmasıyla aynı zamanda bu ilimiz başkentimiz oldu. İzmir işgal altında, ülkemizin muhtelif yerlerindeki Vatansever vatandaşlarımız, yüreği yanan kahraman insanlarımız vardı, bunlar örgütsüzdü. İzmir’in işgalinden sonra ilk etapta askerlerimizin silahları toplattırılır, savunmasız bıraktırılır ve hatta çoğu şehit edilir” şeklinde konuştu.
Herkesin bu olayların idraki içerisinde olması gerektiğine işaret eden Vali Vekili Ulusoy, “Manda yönetimini kabul etmeyen, ülkesini namusuyla eşdeğer tutan bu kahraman insanlarımız İzmir’de de vardı, Aydın’da da. Ülkemizin her yerinde de vardı. Aydın ilimizde 57. Alay Komutanı Albay Şefik Bey vardı, Yörük Ali Efe vardı. Daha ismini sayamayacağımız kadar kahramanlarımız vardı. Bunlar hiç kimseden talimat almadılar, vicdanlarının sesini dinlediler. Vatan namusunu, kendi namuslarına eşdeğer olarak gördüler, bu güzide kahramanlarımız evlerini eşlerini çocuklarını hayallerini bir tarafa bırakıp ilk etapta 17 kişi ile Yunanlılara karşı direnmeye karar verdiler. Bu ne kadar yüce cesaret, onurlu davranış ve tutum örneği. Onun için hepimiz bunun idrakinde olmalıyız. Bu kahramanlarımıza Milli Mücadele öncesi bazı teslimiyetci zihniyetler yunan ordusunun önünde durulamaz, vazgeçin bu sevdadan şeklinde telkinlerde bulunanlar da vardı. Hatta bazıları silahlarıyla beraber ve mücadeleye girmeden kaçanlar oldu. Vatansever kahramanımız Yörük Ali Efe kararlılığını işte burada bu topraklarda ve bu bölgede Yunanlılara karşı başlattı. Gerçekten bu üstün, onurlu ve kahraman vatan evlatlarını ne kadar ansak ve bu anlamlı günü ne kadar kutlasak azdır, onlar bizim geleceğimizdir, geçmişimizdir” diye konuştu.
ATATÜRK MİLLETİNE GÜVENİYORDU
Mustafa Kemal Atatürk’ün o dönemdeki tek güvencesinin milleti olduğunu anımsatan Celal Ulusoy, şunları söyledi: “Ege'de Efeler, Maraş'ta yiğitler, Ankara’da Efeler bütün Anadolu'nun her yerinde değişik isimler adı altında yurtsever insanlar vardı. Ülkesini, bağımsızlığını seven vatanı için kanını ve canını vermeye hazır olan milletinin unsurları vardı. Bizde her zaman kendimize güvenmeyi bileceğiz. Dünyada sömürü olduğu sürece emparyalizm olacaktır. Emperyalizm olduğu sürece mücadele olacaktır. Yörük Ali Efe ve diğerlerinin verdiği mücadele bizlere örnektir. Mustafa Kemal Atatürk’ün milletine olan güveni bizlere bir örnektir. Onun için bunları bizler de örnek alacağız