18
Mayıs
2024
Cumartesi
AYDIN

Türk Kamu-Sen'den 8 Mart açıklaması

Türkiye Kamu-Sen Aydın Kadın Komisyonu Başkanı Şenay Caner, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün kadınların tek yürek, tek ses, tek vücut olduğu gün olduğunu belirtti.

Kadınların toplumda hak ettiği, layık olduğu yere gelmesi çalışmalarının sürdürüldüğü bu tür özel günlerin toplumların kanayan yarası haline gelmiş olan sorunların gündeme gelmesi ve tartışılması açısından önemli olduğunu vurgulayan Şenay Caner, “Bugün dünyada ve ülkemizde kadınlar birçok açıdan sorunlar yaşamaktadırlar. Özellikle savaşın hüküm sürdüğü ülkelerde kadın, tüm acımasızlıklara boğun eğmek zorundadır. Kadın savaş silahı olarak kullanılan tecavüze ve cinsel sömürüye uğrar, ülkesinden sürülür, çatışmalar sırasında işkence görerek yaşamını yitirir. İşte Irak, Afganistan, Lübnan, Filistin, Kosova. Erkek saldırılarının aracı olarak kullanılan kadın ne yazık ki acının, gözyaşının adı olmaktadır” dedi.

Türk kadınını Atatürk’ün sayesinde diğer ülke kadınlarından önce kazanımlar elde ettiklerinin altını çizen Caner, “Değişimin ve gelişimin öncü kuvveti Türk kadını kısa zamanda siyasi, sosyal ve kültürel hayata uyum sağlamış ve cumhuriyet döneminde ve öncesinde de toplumun yönlendirilmesinde etkili olmuştur. Hayatın her döneminde var olan kadın, anne, eş, evlat, kardeş olarak, aileyi toplayan, üreten olarak toplumun temelini oluşturur. Bütün bu özelliklere sahip olan kadın, çağımızda da bazı haklarını elde etmek için mücadele etmek zorunda kalır. Günümüzde iyi bir eş, iyi bir anne, iyi bir iş kadını olmak yetmiyor. Hızla değişen dünyamızda kadına yüklenen sorumluluk artmaktadır. Bu durumda kadının, bilgi birikimini, manevi değerlerini, milli kültürünü kaybetmeden gelecek nesillere aktarma gibi sorumluluğu da vardır” diye konuştu.

Kadınların iş ve siyasi yaşamda daha fazla yer alması gerektiğini savunan Caner, şöyle konuştu: “Katılımcı demokrasi bilinci yerleşmesinde sivil toplum kuruluşlarının yerinin önemli olduğu düşünüldüğünde kadınlar kendilerini ifade edebilmek, sosyal hayatta yer alabilmek adına sivil toplum kuruluşlarındaki yerini almalıdır. Zira eğitim çalışanlarının yüzde 44'ünü kadınlar oluşturmasına rağmen kadınlar arasındaki sendikalaşma ve kadınların sendikaların yönetimine katılma oranı oldukça düşüktür”

iha
Yayın Tarihi : 8 Mart 2009 Pazar 12:45:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?