Kahramanmaraş'ın Andırın ilçesinde, içinde bulunduğu askeri aracın mıcıra kapılmasıyla meydana gelen kazada şehit olan Kütahyalı Jandarma Er Mehmet Üstünel'in ölmeden önce bir vasiyet yazdığı ve bu vasiyeti de cüzdanının içinde taşıdığı ortaya çıktı.

Şehit er Mehmet Üstünel'in 23 Haziran 2006 tarihli vasiyetinde, "Naaşımı ağabeyimin yanına gömün. Gamzem, seni çok seviyorum" yazdığı, bu vasiyetini annesi Kadriye Üstünel'in gördüğü ve korkarak tekrar geri cüzdanına koyduğu ortaya çıktı. Anne Üstünel, "Bu vasiyeti bulduğum zaman 'Oğlum neden böyle bir şey yazdın?' diye soramadım. Meğer şehit olacağı içine doğmuş" dedi.

"Çocuğumu bana sormanıza gerek yok" diyen anne Üstünel, "Ben onu çok seviyordum. Allah benden çok seviyormuş. Dayanılmaz güzeldi. Çok akıllıydı" diye konuştu. Şehit er Üstünel'in gitmeden önce dolabına ve çatıya Türk bayrağı diktiğini gözyaşları içerisinde anlatan Kadriye Üstünel, "Askere gitmeden önce çatıya bayrak dikti. Bu beni çok üzmüştü. 'Oğlum yapma, beni üzme' dedim. 'Anne o bayrağı ben indireceğim. Ben gelmeden sakın indirmeyin' dedi. Bu bayrağı çatımızdan nasıl indireceğiz şimdi? Benim çocuğum bayrak şehidi oldu. Asker deyip gönderiyoruz. Ben oğlumu gönderirken, bir damat gibi, bir yiğit gibi gönderdim. Allah başka aileleri yakmasın. Ben 21 sene öncesi küçücük bebeğimi kaybettim. Mehmet'imi onun yerine büyütürüm demiştim. Ancak bu evladım da şehit oldu. Ben yavrumu çok seviyordum. Günde on defa değil, bin defa gitse, pencereye koşar arkasından izlerdim. Böyle olacağını bilmiyordum. Oğlumun yazdığı vasiyeti okuyunca çığlık atarak, 'Allah' diye bağırmışım. Hemen geri kilitli dolabına koydum. Babasına bile göstermedim. İzne geldiğinde benim bu vasiyeti görmediğimi zannederek cüzdanına koyup tekrar geri götürdü" diye konuştu.

Baba Kamil Üstünel, iki oğullarını da doyamadan kaybettiklerini ifade ederek, "Bizim bundan 21 sene önce yine ismini Mehmet verdiğimiz bir çocuğumuz olmuştu. Ancak ömrü kısaymış, 9 aylıkken kaybetmiştik. İkinci oğlum olunca onun ismini vermiştik. Maalesef onu da kaybettik. Bir vasiyet bırakmış ölürsem beni ağabeyimin yanına gömün diye. Biz de onu şehitliğe değil buraya, ağabeyinin yanına gömdük. Oğlum ile şehit olmadan bir gün önce Babalar Günü'nde üç kere konuştuk. Ben oğlumu askere koçlar gibi gönderdim ve koçlar gibi gelmesini bekliyordum" şeklinde konuştu.

Kamil Üstünel, en büyük hayalinin oğluna askerden geldiğinde şanlı bir düğün yapmak olduğunu ifade ederek, "Oğlumu askere koçlar gibi göndermiştim. Ancak tabuta sarılı halde geldi. Benim en büyük arzum ve hayalim, oğluma şanlı şöhretli bir düğün yapmaktı. Ancak nasip değilmiş. Oğlumu evlendiremedim. Şehit oldu yavrum. Vatanımız için, bayrağımız için şehit verdik. İnşallah başka aileler bizim yaşadığımız acıları yaşamaz. Ama biliyoruz ki oğlumuz şehit oldu. Cennete gitti. İnşallah bizlere de şefaatçi olacak. Tek tesellimiz bu" ifadelerini kullandı.

Şehit er Mehmet Üstünel'in nişanlısı Gamze Elmas'a cep telefonundan mesaj çektiği ve bu mesajda kendisinin öldüğü takdirde üzülmemesini, hayata sıkı sıkı bağlanmasını istediği de ortaya çıktı. Mezarı başında şehit nişanlısına dua etmeye giden Gamze Elmas, mesajı okur okumaz ağlamaya başladığını ifade ederek, "Bu mesajı bana Temmuz ayının 21'inde yazmıştı. Okuyunca çok duygulanmıştım. Mesajında 'Ağlama sen, ağlama, ben de uyandım aniden. Aşkım yanlış anlama ama, ölürsem de hayata küsme. Mutlu ol. Hayata
sımsıkı tutun. Senden tek isteğim bu ve beni ağabeyimin yanına gömün' yazıyordu" diyerek gözyaşlarına boğuldu.

Şehit er Mehmet Üstünel, 20 Haziran günü askeri törenle Tavşanlı ilçesinde toprağa verilmişti.