2
Mayıs
2024
Perşembe
UŞAK

Bakan Aydın Uşak'ta

Devlet Bakanı Mehmet Aydın, AB demokrasisisin 11 Eylül saldırılarının ardından kırılgan hale geldiğini, bunun insanlık için bir felakete neden olabileceğini bildirdi.

Uşak Üniversitesince düzenlenen ''1. Uluslararası Avrupa Birliği, Demokrasi, Vatandaşlık ve Vatandaşlık Eğitimi Sempozyumu''nun açılış törenine katılan Bakan Aydın, ''Reel ve İdeal Politika Arasında Demokrasi ve Yönetişim'' konulu sunum yaptı.

Avrupa Birliği'nde 11 Eylül saldırılarından sonra yaşanan gelişmelerin demokrasinin geleceği açısından endişe verici olduğunu kaydeden Aydın, şöyle dedi:

''AB demokrasisi, saldırıların ardından kırılgan olmaya başladı. Avrupalılar hala kendilerine gelemedi. Burada bir sıkıntı var. Ancak şöyle bir gerçek var. Avrupa demokrasileri kırılganlığa düşer ise insanlık için bu bir felaket olur. Çıkan entegrasyon yasalarına bakın. Bazı ülkeler vatandaşlık testlerinde ayrıştırma yapıyor. Türk kökenli çocukların okullarında hangi dili konuşması gerektiğine kadar ayrıştırma yapılıyor. Bizim ülkemize gelen Avrupalılar, ülkemizde yeterince dil varken, yeni dil icat ediyorlar. Ancak kendi ülkelerinde yaşayan çocukların diline karışıyorlar. Bütün bu ayrıştırmaların nedeni güvenlik sorunu. Demek ki demokrasi ve Avrupalılık için en anahtar terim artık 'güvenlik' terimi. Din ve güvenlik denkleminde biz çok ama çok acı çektik. Bakınız bu gün bile şehit askerlerimiz var. Demek ki güvenliği biz onlardan daha çok istiyoruz. Demokrasinin olmaması bir güvenlik sorunudur. Biz demokrasiyi de güvenliği de çok önemsiyoruz.''

-BAZI KOMŞULARIMIZ DEMOKRASİYE HASRET-

İslam dünyasında son yıllarda yapılan araştırmaların çarpıcı sonuçlar içerdiğini, demokrasi ihtiyacının baskıcı yönetimlerde en önemli ihtiyaçlar arasında ilk sırada yer aldığını bildiren Mehmet Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İslam dünyasında yapılan araştırmalarda bazı komşu ülkelerimizde demokrasi hasreti hat safhada. Araştırmalara göre, toplumun yüzde 98'i ilk ihtiyaç olarak demokrasi diyor. Demek oluyor ki oralarda demokrasi yok. Çünkü demokrasinin değeri iyi günlerde değil, zor günlerde anlaşılır. İşte bu yüzden Avrupa demokrasisisin kırılgan olması ciddi sıkıntılar doğurur. Hiç kimseye tepeden bakmadan, kültürel bir birliktelik kurulmak isteniyor ise demokrasi bunun en önemli yöntemidir. Avrupa'da son dönemde kültürcü argümanlar can yakıyor. Kültürcü argümanlar köktencidir, kısmen ırkçıdır. İnsanları kutuplaştırır. Avrupa Parlamentosu seçimlerinde siyasetçiler, Türk karşıtı propaganda yaparak oy istiyor. Bu anlayış ahlaki değildir. Bizimle ilgili öyle şeyler söylüyorlar, inanılır gibi değil. Türkiye üzerinden oy almaya çalışıyorlar. Amaç Türkiye aleyhtarlığı üzerinden oy almak.''

-HİÇBİR GÜÇ BİZE GERİ ADIM ATTIRAMAZ-

Bakan Aydın, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) sürecinin devam ettiğini, hiçbir gücün Türkiye'ye geri adım attıramayacağını kaydetti.

Türk inadının meşhur olduğunu, havlu atma niyetinin bulunmadığını bildiren Aydın, ''İngilizler için kolay mı oldu sanıyorsunuz AB üyeliği? Onlar için ne kadar zor olduysa bizim içinde zor olacaktır. Sabırlı olmalıyız'' dedi.

Türkiye'nin, 1963 yılında Avrupalı olduğunu, 5 milyondan fazla Türkün, AB ülkelerinde yaşadığını ifade eden Aydın, hükümetin bunda kararlı olduğunu söyledi.

Bakan Aydın, ''TBMM'nde Temmuz ayına kadar 120 yasa çıkartmayı hedefliyoruz. Biz, hukuk devletini sımsıkı tutarak kararlılıkla ilerliyoruz. Kültürel farklılıkları öne sürüyorlar. Her ülkenin kültürü farklıdır. İngiliz kültürü ile Alman kültürü ne kadar birbirine yakın ise bizim kültürümüz de Avrupa'ya o kadar yakındır. Ancak yapmamız gerekenler yok değil mi, elbette var'' diye konuştu.

Aydın, Hükümet üyesi olarak son beş yılda Avrupa'ya 150 ziyaret yaparak, Türkiye'nin görüşünü ve perspektifini anlatmakla uğraştığını bildirerek, AB'nin çok büyük bir süreç olduğunu söyledi.

Aydın, şunları kaydetti:

''Türkiye müzakere tarihi aldığına göre, müzakere eden bir ülke olduğuna göre, önemli bir mesafe alınmış demektir. Çünkü Türkiye'nin AB üyeliği, küresel boyutta önemli bir çalışmadır. Her kültürün bugün geldiği noktada dinin çok önemli katkısı vardır. Türkiye'nin AB üyeliğinin yavaş yavaş başlama imkanı ortaya çıktığı süreçte, üyelik konusunun daha resmi bir çizgiye geldiği süreçte, kültür konusu ön plana çıktı. Kimlik konusu ön plana çıktı. Türkler kimdir sorusu tartışılırken, Avrupalılık nedir sorusu sorulmaya başlandı. Yani Türkiye, Avrupa'ya yeni bir kapı açtı. Bir tek Avrupa yoktur. Pek çok Avrupa vardır. Ancak şu bir gerçek, Avrupa sadece Hristiyan değildir.''

Avrupalılığı Anlamak ve Türkiye'de Avrupa Vatandaşlığını Teşvik Etmek Projesi çerçevesinde düzenlenen, Türkiye, Almanya, Avusturya, İspanya ve İngiltere'den çok sayıda bilim adamının katıldığı, 80 sözlü 20 poster bildirinin sunulacağını sempozyumda, Leicester Üniversitesinden Dr. Chris Wılkins açılış tebliğini okudu.

Törene, Uşak Valisi Kayhan Kavas, Cumhuriyet Başsavcısı Burhan Çobanoğlu, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Şişman, Adıyaman, Aksaray, Balıkesir üniversiteleri rektörleri, akademisyenler ve davetliler katıldı.

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, sempozyumun ardından Uşak Organize Sanayi Bölgesini (UOSB) ziyaret etti. UOSB'nin yeni giriş kapısını açan Bakan Aydın, iş adamlarından kentin ekonomisi ile ilgili brifing aldı.

AK Parti Uşak İl Başkanlığını da ziyaret eden Bakan Aydın, daha sonra Ankara'ya hareket etti.

 

iha
Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2009 Perşembe 18:42:40


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?