Ergin kardeşlere müebbet hapis
Uşak Cezaevi'nde 2000 yılında 6 kişinin ölümü, 23 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan ve aralarında Nuri Ergin ile Vedat Ergin'de bulunduğu 33 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme heyeti, Ergin kardeşlerin de aralarında bulunduğu 28 kişiye müebbet hapis cezası verdi.
Atatürk Spor Salonu’nda öğle saatlerinde başlayan ve gece saat 00.30 sıralarında tamamlanan dava ile ilgili duruşmada mahkeme heyeti 28 sanığa müebbet hapis cezası, 3 sanık hakkında ise beraat kararı verdi. Yaklaşık 11 saat süren duruşma sonunda karar öncesi mahkeme heyeti, Nuri Ergin’in “Benim talimatım olmadan Uşak Cezaevi’nde yaprak dahi kıpırdamazdı. Kardeşim Vedat dahil hiç kimse benim talimatım olmadan hiçbir iş yapmadı” sözünü sanıklara sordu. Nuri Ergin’in bu sözleri mahkeme heyeti tarafından diğer sanıklara tek tek soruldu ve diğer sanıklar Nuri Ergin’in sözlerini doğruladı.
ZEVK İÇİN YAPMADIM
Bu gelişmenin ardından son savunma için söz alan sanıklardan Nuri Ergin şunları söyledi; “Her şeyden önce verilecek kararın hukuka uygun olmasını temenni ediyorum. O günkü şartlarda Uşak Cezaevinde bizim öldürüleceğimiz bilinmesine rağmen devlet bizi Uşak’a nakletti. Eğer o günkü şartlarda buradaki sanıklar benim talimatlarıma uymasalardı onlara ben sıkardım. Bu davada sanık olarak yargılanan ancak isyanda kurşun dahi sıkmayan buradaki sanıkların çoğu benimle birlikte 2006 yılında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ama bana hiç kimse sen kaç kurşun sıktın kaç kişiyi öldürdün diye soran olmadı. Bugünkü duruşmada da bunu sormadınız. Ben Uşak Cezaevi isyanında silahta sıktım, isyanda azmettirici de oldum, buradaki sanıklara isyana katılmaları için emir de verdim. Ama ben bütün bunları zevk için yapmadım. Kardeşim Vedat isyanda sadece Cezaevi Müdürü Mustafa Kurt’a bir el silah sıktı. Ben yüce mahkemenizden takdir hakkınızı kullanmanızı istiyorum. Bu takdir hakkınızı benim için kullanmayın. Burada suçsuz yere yargılanan isyanda silah dahi sıkmayan arkadaşlara kullanın”
Davada yargılanan sanıkların çoğunun isyanda silah dahi sıkmadığını sadece isyanı desteklediklerini belirten Vedat Ergin ise son savunmasında, “Ailemizin içerisine son 10 yılda devletin istihbaratçıları, ajanlar ve bir sürü adam yerleştirildi. Bunun sonucunda diğer ağabeyim, Nuri ağabeyimin oğlu vuruldu. Nuri ağabeyimin eşi kazda yaşamını yitirdi. Bunların tamamı faili meçhul olarak kaldı. Uşak Cezaevi isyanını destekleyen ancak bir tek kurşun dahi sıkmayan buradaki sanıkların çoğu suçsuz yere yargılanıyor. İsyanda tüm emirleri Nuri ağabeyim verdi. Nuri Ergin’in talimatı olmadan ben dahil hiç kimse adım dahi atamazdı. Nuri ağabeyim ve diğer sanıklarda bunu açıkça söylediler zaten. Ben ağabeyimi bazı konularda zaman zaman uyarıyor, onun emirlerini arkadaşlara iletim uyguluyorduk. Bunlar açıkça ortada olmasına rağmen devlet, istihbaratçılar ve derin güçler benim dışarı çıkmamı istemiyor. Yüce mahkemeniz lehimize olan delilleri görmezden gelerek bir karar verirse ben bu karara saygı duymam” dedi.
28 SANIĞA MÜEBBT HAPİS
Mahkeme heyeti diğer sanıkların son savunmalarını da dinleyerek karar için duruşmaya ara verdi. Yaklaşık bir saat süren aranın ardından karar sanıkların yüzüne okundu. Duruşmaya başkanlık eden Uşak Ağır Ceza hakimi İrfan Ege kararı özetle sanıkların yüzüne okudu. Buna göre Murat Yılmaz, Ahmet Karakaya ve Selim Diş beraat etti. Daha önce hayatını kaybeden 2 sanık davadan düştü. Nuri ve Vedat Ergin kardeşlerinde aralarında bulunduğu 28 kişiye ise mahkeme heyeti takdir hakkını kullanarak 2006 yılında aldıkları ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını TCK’nın 62. maddesine göre müebbet hapis cezasına çevirdi. Vedat Ergin karara tepki gösterirken sanıklar cezaevi nakil araçlarıyla yeniden kaldıkları cezaevlerine geri gönderildiler.
Nuri ve Vedat Ergin kardeşlerin de aralarında bulunduğu 33 sanık, ''taammüden işkence yapmak suretiyle birden fazla kişiyi öldürme ve öldürmeye teşebbüs, silahlı müessir fiil, görevli memura karşı müessir fiil, hürriyeti tahdit, ruhsatsız silah bulundurma'' suçlarından yargılanıyorlardı.
